Neden olmasın? Anayasa dediğimiz şey hukuktur, bir hukukî metindir, belli hukukî normlara dayanır. 20. ya da 21. asır fark etmez. Yeter ki kısa ve özgürlükçü olsun. Unutmayalım, zaman kavramı hukuk normlarını eskitmez, hukukçunun kendisi eskir.
1960 askeri hareketinin "Kudretli Albay"ı Alpaslan Türkeş, kendisi gibi Irkçı-Turancı görüşleri taşıyan ve "14'ler" adı verilen subay arkadaşlarıyla birlikte, 13 Kasım 1960'ta bir iç darbeyle Milli Birlik Komitesi'nden uzaklaştırılmış, yurt dışına sürgüne, Hindistan'a gönderilmişti. İki yıl sonra Türkiye'ye geri dönmüştü.
Alpaslan Türkeş, artık ordu içinde güçsüzdü, ekibi tasfiye edilmişti. Darbe yolunun kapandığını görünce, sivil siyaset arenasına girerek iktidar olmayı istedi.
Oysa Araplara belki çok karışmadan onlarla birlikte olmayı bilmeliyiz ; bunu yapmak zorundayız çünkü bu dünya ile iç içeyiz... Oradan üzerimize ateş de gelebilir, barış rüzgârlarının serinliği de. Marifet bilgili ve becerikli olmaktır. Ortadoğu dünyası romantizmle veya buluğ çağı bebesinin kinciliğiyle yanaşılacak bir saha değil. Çünkü bilsek de bilmesek de ; istesek de istemesek de Ortadoğu'dayız.