Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Leyla meşe

Leyla meşe
@1leylamese
KENDİME NOTLAR..
Bizim için sorun çok basit. Biz olmadan Vahşi Kadin ölür. Vahşi Kadın olmadan da, biz ölürüz. Gerçek hayat icin , her ikisi de yaşamalıdır.
Reklam
...İliklerine kadar sömürülen kadınların ruhsal yaralanmalarina "sinir krizi" adi verildigi; sımsıkı korselere sokulan, sımsıkı gemlenen ve sımsıkı dizginlenen kadinlarin "edepli", "zarif" görüldüğü bir zamandı ve hayatın sayili anlarında yakalarını kurtarmasını beceren diğer kadınlar ise "kötü " damgası yediler.
Hepimiz vahşiye özlemle doluyuz. Bu özlemin kültürel olarak onaylanmış pek az panzehiri var. Bize bu tür bir arzudan utanç duymamız öğretildi. Uzattığımız saçlarımızı duygularımızı saklamak için kullandık. Ama Vahşi Kadin'ın gölgesi gündüz ve gecelerimiz boyunca pusuya yatmış bir halde varlığını sürdürmekte. NEREDE OLURSAK OLALIM, ARKAMIZDA TIRIS GİDEN BU GÖLGE KESİNLİKLE DÖRT AYAKLI

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Hayvanlar doğanın dengesini örnekleyen birer öğretmen gibidir.
Reklam
Doğa neredeyse bütün canlı yaratıklara tehlike tehdidine karşı birbirine çok benzer sinir sistemi tepkileri bahşetmiştir. Ancak tüm canlı türleri arasında uzun dönemli travma etkileri geliştiren yalnızca tek bir tür vardır: İNSAN.
İnsanoğlunun eşsizliğini gösteren bütün o empoze edilen büyüklük ve heybet, ortaya çıkışını, insanoğlunun bugün hala hayvanlarla paylaşmakta olduğu o eski tarihi nitelikler üzerine kurulu yapısına borçludur.
Siz olmanız gereken kişi olana kadar ben olmam gereken kişi olana kadar ben olmam gereken kişi olamam ve ben olmam gerekeni olana kadar da sizin olmanız gerekeni olmanız mümkün değildir. İşte hakikatin iç içe geçmiş yapısı budur.
Eylemlerin sonuca ulaştırılarak tamamlanmaları gerekir. Başlangıç noktaları ne olursa olsun sonu güzel olacaktır. Bir eylem ancak tamamlanamadığında değersiz sayılır.
İçindekini dışarıya çıkarırsan eğer, İçinde olan Kurtuluşun olur. İçindekini dışarıya çıkamadığında ise, İçinde olan Tüketecektir seni.
Reklam
Putlar yalnızca taştan ve ağaçtan yapılmaz. Sözcükler put haline getirilebilir, makineler put haline getirilebilir, önderler, devlet, iktidar, ve siyasal gruplar da put haline getirilebilir, öyle ki Tanrı bile put haline getirilebilir.
Fromm, kapitalizmle insana bulaşan hastalığın nekrofili olduğunu söylemektedir. Yani ölüye duyulan cinsel istek ve arzu... Evler, arabalar,lüks eşyalar, markalar,giyim,kozmetik,para... Yani cansız bütün nesnelere karşı hazla ve arzuyla bir çekilim göstermektedir çağımızın insanı. Tıpkı bir nekrofilin cansız bedenlere duyduğu cinsel istek gibi..
Günümüz toplumları tamamen *sahip olmak* ilkesine göre yaşamaktadır. İster kapitalist ister sosyalist olsun tum düzenler; mal, mülk, kazanç, daha çok kazanç tutkusu, aç gözlülük,şöhret, iktidar gibi yanlış temeller üzerine kurulmuştur. Karl Marx " ne kadar azsan, yaşamını ne kadar az görkemli kurmuşsan o kadar çok şeyin var demektir ve görkemsiz yaşamin o denli büyüktür..." der.
Düşünmek günah işlemeye benzer, insan zevkini bir kere tattı mı artık ondan vazgeçemez
İnsanın kattığı anlam dışında yaşamın hiçbir anlamı yoktur; insan başkalarına yardım etmediği sürece yapayalnızdır.
59 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.