Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Arda Grș

Arda Grș
@ArdaG
Siz bilmezsiniz albayım: İnsanlık tek başına kollarımda can verdi. Yanında kimseler yoktu.
Oğuz Atay
Oğuz Atay
Hıristiyanlıkta, Tanrı'dan sonsuz uzaklığın ve onun huzurundaki mütevazılığın yanında Tanrı'yla bir olmak ideali de yaşar. Bu, Tanrı'yla bir olma arzusu ve -cüretkar bir ifadeyle- Tanrı olmak arzusu bütün dinlerin ve dönemlerin gizcilerine nüfuz eder.
Sayfa 21 - Beyoğlu KitapeviKitabı yarım bıraktı
Reklam
Nietzsche vitalist bir tonlamayla bu dünyada ve şimdiki anda görkemli bir yaşam sürmenin istencini dile getirirken, Hıristiyanlık sürekli biçimde öte-dünyanın şanı için hareketsizliği ve sabırla beklemeyi ve çile çekmeyi telkin eder. Böylelikle ölmüş bir Tanrı'nın yarattığı boşlukla kötülüğün ve acının karşılıksızlığı nedeniyle Schopenhauer, Tanrı'nın zayıfların tanrısı olarak ölümüne şahitliği nedeniyle de Nietzsche kötümserlik ve nihilizm sorunundan yola çıkarak ateizmin gerekliliğine varır.
Sayfa 20 - Beyoğlu KitapeviKitabı yarım bıraktı
Simmel, Schopenhauer'in karamsarlığının şu ilkeye dayandığını belirtmektedir: "Kötülük yaşamın a priori'sidir. Arzunun bir işlevidir ve yaşamın özüdür." Kötülük meselesi, iyiliklerin tüm toplamından büyüktür.
Sayfa 19 - Beyoğlu KitapeviKitabı yarım bıraktı

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
64 syf.
·
Puan vermedi
·
12 günde okudu
Eros'un Istırabı
Eros'un IstırabıByung-Chul Han
8.1/10 · 854 okunma
Teorinin bugünkü krizinin, edebiyatın ve sanatın kriziyle pek çok ortak noktası vardır. Nouveau roman'ın Fransız temsilcisi Michel Butor bu durumu entelektüel kriz olarak görüyor: "Sadece ekonomik kriz ortamında yaşamıyoruz, aynı zamanda bur edebiyat krizi ortamında yaşıyoruz. Avrupa edebiyatı tehdit altında. Şu anda Avrupa'da yaşanan şey bir entelektüel kriz."
Sayfa 54 - MetisKitabı okudu
Reklam
Bugün de internet "modern öznenin arzulayan özne olarak deneyim özlemi çeken şeylerin veya yaşama biçimlerinin hayalini kuran ve bundan hayali ve sanal bir ortamda deneyimleyen bir özne olarak" konumlanmasına katkıda bulunmaktadır. Modern benlik arzularını ve duygularını giderek daha hayali yollardan, metalar ve medya imgeleri üzerinden algılanmaktadır. Hayal gücü her şeyden önce tüketim malları piyasası ve kitle kültürü tarafından belirlenmektedir.
Sayfa 42 - MetisKitabı okudu
"kadınların ve erkeklerin bir partner'de olmasını arzuladıkları özellikler ve/ veya ortak yaşama dair beklentiler konusunda taleplerini değiştirmiş seviyelerini yükseltmiştir". Böylelikle, bugün insan daha çok "hayal kırıklığına uğrar". Hayal kırıklığı da "hayal gücünün badnam bakiresidir".
Sayfa 41 - MetisKitabı okudu
... İnternet imgelemi... bütüncül değildir, bir vasıflar toplamını temel alır; bu özel dizilimde, elinde bir enformasyon fazlası bulunduran insanın, idealleştirme durumuna girmesi daha zor gibi görünmektedir. İllouz bunun yanı sıra, giderek artan tercih özgürlüğü arzunun "rasyonelleşmesini" beraberinde getirdiğini savunur. Arzu artık bilinçdışı aracılığıyla değil, bilinçli bir seçim aracılığıyla belirlenmektedir. Arzunun öznesi "tercihte bulunma zorunluluğu ve bir başkasında arzulanması makul kriterler konusunda sürekli ikaz edilir ve sorumlu kılınır."
Sayfa 41 - MetisKitabı okudu
Turizm ise Agamben için hacılığın sekulerleşmiş formudur. Bir kutsal mekândan diğerine yolculuk eden hacıların bugünkü muadili, Agamben'e göre, bir müzeye dönüşmüş dünyada hiç durmadan seyahat eden turistlerdir.
Sayfa 36 - MetisKitabı okudu
Hegel'in köle-efendi diyalektiği bir ölüm kalım savaşını betimler. Daha sonra efendiye dönüşen taraf ölümden korkmaz. Özgürlük, tanınma ve egemenlik arzusu onu çıplak yaşam derdinden kurtarır. Gelecekteki köleyi Başka'ya tabi olmaya iten ölüm korkusudur. Köleliği, ölüme tercih eder. Çıplak yaşama sarılır. Bu mücadelenin sonucunu belirleyen tarafın fiziksel üstünlüğü değildir. Daha çok, "ölme becerisi" belirleyicidir.
Sayfa 27 - MetisKitabı okudu
Reklam
Ficino'ya göre aşk, "bulaşıcı hastalıkların en fenasıdır". Bir "dönüşümdür". "İnsanı kendi doğasından çıkararak yabancılaştırır ve beraberinde yabancı olanı getirir."
Sayfa 26 - MetisKitabı okudu
Bellek, geçmişte olmuş olanı hatırlamaya yarayan, bir 'eski haline getirme' organı değildir. Eskiden olmuş olanlar, bellekte sürekli değişime uğrar. İlerleyenz canlı, anlatımlı bir süreçtir.
Sayfa 22 - MetisKitabı okudu
Aşk bir imkan değildir, bizim inisiyatifimize bağlı değildir, bir temeli yoktur, bize aniden gelir ve bizi incitir.
Sayfa 21 - MetisKitabı okudu
Bu krizler, yaygın kabul gören kanının aksine, kapitalizmin bir din olmadığını açıkça gösterir çünkü her din borçla ve borçtan kurtarmayla iş görür. Kapitalizm ise sadece borçlandırır. Suçluları suçlarından özgürleştirecek bir kefaret imkanı tanımaz.
Sayfa 18 - MetisKitabı okudu
Becerebilirsin, becermelisin'den bile daha çok baskı üretir. İnsanın kendi kendine uyguladığı baskı, bir başkasının uyguladığı baskıdan daha ölümcüldür, çünkü kişinin kendine karşı koyması mümkün değildir.
Sayfa 18 - MetisKitabı okudu
722 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.