Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Armağan Noyan

Armağan Noyan
@ArmaganNOYAN
33 okur puanı
Mayıs 2020 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
80 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Korku ne kadar etkilidir ? Hayatımızda ne kadar yer tutar ? Nelere sebep olabilir ? Korkunun cezaya dönüşme sürecini okuyoruz. Suçlunun cezasını alana kadar yaşadığı süreci, yaşadığı korkuya tanık oluyoruz. Cezanın kimden geldiğinin ne kadar önemli olduğunu anlıyoruz. Zweig vurucu anlatımıyla çok değerli psikolojik ve toplumsal çıkarımlarda bulunuyor. Korkunun insan yaşamındaki yerini ve önemini sorguluyor. Çok beğendim ve etkilendim. Vurucu anlatımı olan kitaplar önerirseniz sevinirim..
Korku
KorkuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Yayınları · 2022103,1bin okunma
Reklam
6/10 puan verdi
Olmadı, dayanamadım yarıda bıraktım. Bu büyük buhrana bir türlü sonu gelemeyen muhabbetlere dayanamadım. Edebiyatımızın ilk psikolojik romanı, o zamana kadar topraklarımızda nerdeyse hiç işlenmemiş bir konuyu işleyen ‘Eylül’ kitabının tarihimiz ve edebiyatımız için önemini tartışmayacağım. Ancak ben inanıyorum ki bazı kitaplar yazıldığı devirlerde anlam kazanıyor. Şu an yaşadığımız çağda Suat ile Necip’in aşkı o kadar sönük ve ağdalı geldi ki bana bir türlü sempati duyamadım. Psikolojik tahlillerini çok beğendim ancak bu tahlilleri öyle uzatmış öyle sündürmüş ki Mehmet Rauf dikkatim dağılmadan okuyamadım bir türlü. En sonunda da yarı da bırakıp daha önce kitabı okuyan eşimden sonunu anlatmasını istedim.. Sizin yarım bıraktığınız kitaplar var mı? Nedenlerini konuşalım ..
Eylül
EylülMehmet Rauf · Can Yayınları · 202039,7bin okunma
87 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 saatte okudu
Tolstoy sahip olduğu fikir evreniyle zamanının çok ötesinde kitaplar kazandırdı edebiyata. Ancak bu kitaplarının kimisinin konusu o kadar işlendi ki onunkiler sıradanlaştı. 1886 yılında yazılan bu kitap döneminde çok konuşuldu ancak arada geçen 130 yılın ve sahip olunan fikir tecrübesinin sonucunda etkileyiciliğini kaybetti. Ölüm anının öyle vurucu anlatılmalarını okudum ki malesef bu eser beni etkileyemedi. Söylemeden geçemeyeceğim tek konu ise ölüm ve hastalığın fiziksel boyutunun dışında psikolojik boyutunun da olduğunu tariflemesi dönemine göre müthiş yenilikçi bir durum. 130 yıl önce farkeden Tolstoy nerede bizim hala yaşlılarımıza davranışımız nerede ? Unutmayalım onların da bir zamanlar hayattan zevk aldıklarını ve duydukları manevi destek açlığını..
İvan İlyiç'in Ölümü
İvan İlyiç'in ÖlümüLev Tolstoy · Can Yayınları · 202045,3bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
536 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Dan Brown esrarlı ve müze kıvamındaki dünyasını çok güzel kurguluyor yine.. Bu kitaptaki konumuz varolan en eski soru belki de, Nereden geldik ? Nereye gidiyoruz ? Birkaç güzel fikir ve ilgi çekici bir konusu olmasına rağmen, yazarın ortalamasının altında bir kitap bana göre.. Yine kendini okuttu yine o büyüleyici sanat eserlerini gözümde canlandırdı fakat diğer kitaplarındaki gibi bir bağ kuramadım bu kitabıyla.. Yazarın dilini çok sevenler okusun ancak yazarla yeni tanışacaklar için yanlış bir tercih olacaktır..
Başlangıç
BaşlangıçDan Brown · Altın Kitaplar · 201722,3bin okunma
·
Puan vermedi
Birkaç gündür bölüm bölüm okuyorum..Her gece uyumadan okuyacağım ve üzerine çıkarımlar yapacağım bir kitap haline geldi. Her bölümde hayata dair bir konuda tanınmış düşünürlerin konu hakkındaki görüşlerine yer verilmiş. Her bölümünde yüzyılların birikimini hissediyorum.. Her akşam etkilendiğim bölümler hakkında yorumlarımı hikaye olarak paylaşmayı planlıyorum, birlikte yeni çıkarımlar yapmamıza zemin hazırlayacağını umuyorum..
Dervişin Teselli Koleksiyonu
Dervişin Teselli KoleksiyonuMecit Ömür Öztürk · Hayykitap · 20176,8bin okunma
Reklam
64 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Nefesim kesildi, nutkum tutuldu. Beynime hücum eden duyguların önüne geçemedim. Hiç beklemediğim bir şokla baş başa bıraktı beni Zweig. Kahramanın benliğinde hapsolduğu hisler o kadar canlıydı ki insanlıktan çok sanki doğanın ilkel hislerinden biriydi. Hepimizin çok derinlere ittiğimiz medeniyet uğruna yok saydığımız Freud’un ‘id’ diye adlandırdığı o insan üstü hisler. Stefan Zweig’in birkaç kitabını okuyup günümüzde ki popülaritesini fazla abartılmış bulmuştum şimdiye kadar. Ancak şu kısa sayılacak eserdeki yoğunluk daha önce tatmadığım bir lezzetti. Muhtemelen de bu yoğunluk hem arayacağım his olacak. Lütfen yazarın bu yoğunluğa sahip kitaplarından beni haberdar edin..
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021111,7bin okunma
528 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Dan Brown’u bu denli akıcı ve etkileyici yazmaya iten motivasyonun ne olduğunu çok merak ediyorum. Okuduğum her kitabı müthiş bir çalışma ve hazırlık eseri. Konunun akıcılığının yanında içinde barındırdığı sanat ve kültür öğeleri o gizemli dünyaya bizi almaya yardımcı oluyor. Kitabın en başındaki bu kitaptaki gerçek olan unsurları yazması da sanki okuyucuya bir davet oluşturuyor. Robert Langdon malumumuz baş karakterimiz ancak bu kitap için üretilmiş bir Mal’akh karakteri var ki gerek gelişimi gerek amacı olsun kendine hayran bıraktırıyor. Okuduğum kitaplarda gelişimine ortak olduğum karakterlere büyük sempati duyuyorum. Her ne kadar kötü karakter bile olsa Mal’akh karakterini de okuması çok keyifliydi..
Kayıp Sembol
Kayıp SembolDan Brown · Altin Kitaplar · 200917,5bin okunma
520 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Kitap kabaca tırtılın kelebeğe dönüşmesi olarak tanımlanabilir. Yerde sürünen tırtılın kanatları olanlara beslediği düşsel saygıdan oluşan koza sürecinin sonunda elde ettiği uçuş deneyimi.. Kitabın asıl büyüleci yanı ise geçirdiği bu süreçlerin ustalıkla işlenmesi. Yazar olmaya çalışan denizcinin sürecine tanığız. Bir kaç yıl siz okudukça ilerliyor sanki siz her anında kahramanla birlikteymişsiniz gibi hissediyorsunuz. Bu kadar uzun bir kitapta başı ile sonu arasında kopma olmaması beni çok etkiledi. Kitabı bitirdiğinizde şöyle bir Martin Eden’a bakıp, ‘nerdeeeeenn nereye’ diyebiliyorsunuz.. Aynı zamanda otobiyografik öğelerde barındırması, gerçeklik duygusunu yükseltiyor. Çevirmen Levent Cinemre’ye ise büyük bir teşekkür borçluyuz. Okunuşu müthiş zenginleştiren ek notları ve de takdire şayan şiir çevirileri ile şahane bir anlatıya sahip oluyor Jack London..
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202391,2bin okunma
176 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Şeytan Tozu yazıldığı dönem itibariyle Almanya’da Adolf Hitler’in şansölye olmasının ardından yasaklanmıştır. Dönem trendlerinden tanrı inancının azalması konusunu ele alıp buna bir cevap aramıştır. Almanca çeviri yapması zor bir dil olmasına rağmen Zehra Aksu Yılmazer çok iyi bir iş çıkarmış. Okuması rahat ve açık bir anlatımı var. Çok hoşuma giden bir kitap oldu. İnanç konularına ilgisi olanların çok hoşuna gidecek bir kitap, ben çok beğendim..
Şeytan Tozu
Şeytan TozuLeo Perutz · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20191,495 okunma
156 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Mektuplardan oluşan bir bilgiseli Doğu Mektupları. 18. yy’ın başında Lale Devri öncesi İstanbul’a İngiltere büyükelçisi olarak atanan Edward Wortley Montagu’nun eşi mektupların sahibi. . . Lady Mary Montagu 1710 yılında çıktığı İstanbul yolculuğunu arkadaşlarına yazdığı mektuplarda anlatmış ve o dönem Avrupa’da barbar olarak bilinen Osmanlı’nın sosyal hayatını Avrupa toplumu için çok çarpıcı şekilde anlatmıştır. Osmanlı’nın o dönemki zenginliği ve kadınlar sosyal hayatta elde ettiği ve edemediği hakları yer yer subjektifte olsa gerçekçi bir şekilde aktarmıştır. . . İngiltereye geri döndükten sonra ilgi odağı haline gelmiş ve gördüklerini aktarmaya devam etmiştir. Osmanlı’nın sosyal hayatının Avrupa’da tanınmasında ön ayak olmuştur. . . Döneme ilgisi olan ve rakiplerinin Osmanlı’yı nasıl gördüğünü merak edenler için şahane bilgiler mevcut büyük kısmını ilgiyle notlar alarak okudum. Ancak bazı mektuplar benim ilgimin dışında kaldığı için çok sıkıcı oldu atlamak mecburiyetinde kaldım..
Doğu Mektupları
Doğu MektuplarıLady Montagu · Ark Kitapları · 2004174 okunma
Reklam
147 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Istrati Romanya doğumlu bir Osmanlı vatandaşı. Gençlik yıllarını Osmanlı şehirlerinde gezerek geçirdi. Yalnızlığına çare bulamayınca 37 yaşında intihar girişiminde bulundu. Yalnızlığı bu kadar derin hisseden birinden çıkan bu eser sevgiye ve arkadaşlığa dair bir başyapıt. . . Birçok kitabının daha başkahramanı olan Adrian ile Mihail arasında gelişen arkadaşlığı konu alıyor kitap. Bu arkadaşlığın dayandığı temel, ortak soy ve de umut çareyi sevgide arayanlar için yeni bir kapı aralıyor. Bu kapının ardında ise sevgi var, erişmesi zor ancak tarifi Panait Istrati’nin kaleminden dökülmüş.. . . Dorlion Yayınevi baskısında kelime hataları okurken rahatsız ediyor. Diğer yayınevlerini öneririm..
Arkadaş
ArkadaşPanait Istrati · Dorlion Yayınları · 20181,548 okunma
176 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Sırça Köşk kitaba ismini veren ve diğer öykülere göre çok daha önce yazılmış bir hikaye. Kitaptaki hikayelerin her biri dönem halkını anlatır ve hicivlerle süslüdür. Anlattıklarını hafifçe acı acı gülümseyerek okudum ben bir yandan anlatılanın gerçekliğine sinirlenirken bir yandan da mest oldum. Tekrar tekrar okunulası.
Sırça Köşk
Sırça KöşkSabahattin Ali · Can Yayınları · 201956,5bin okunma
158 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
26 saatte okudu
Onur mu Açlık mı ?
Onurlu ve şerefini kaybetmeden nasıl doyabilirsin ? Aç birinin onurunu ön plana alması naiflik gibi geliyor ancak yazar açlığı onurunu kaybetmeye yeğliyor. Hayat o kadar zor ki hem aç hem onurlu yaşayan birine, hiç böyle vurucu tarifini okumamıştım yokluğun. Onur, şeref, açlık ve hayat üzerine çok etkileyici bir kitap. Bu kitaptan sonra hayata daha farklı bakacağıma eminim..
Açlık
AçlıkKnut Hamsun · Varlık Yayınları · 201727,9bin okunma
304 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Zaman Takası
Herkesin bildiği bir gerçek düşünün, herkesin doğruluğunu kabul ettiği karşı konulamaz bir gerçek. İnsan öyle bir varlık ki öyle bir hilekar ki kendi benliğini bile bu doğruyu yadsımaya zorluyor. Sanıyoruz ki böylesi daha iyi daha yüksek daha tatminkar... Öyle bir an geliyor ki ‘eyvah deyip ben ne için çabaladım’ diyor insan, bundandır yaşlı insanlar hoş sohbetleri, havayı koklamaları, erken uyanmaları.. Onların da gözlerinde bir keder pişmanlığın kederi. Öyle bir takas ki sanki büyümeden anlayamıyorsun zamanı ne ile değiştiğini. Ne kadar erken farkedersen o kadar mutlusun hayatta.
Momo
MomoMichael Ende · Pegasus Yayınları · 201766bin okunma
96 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Toz Tutmayan Kitap
Tolstoy’un o büyüleyici romanlarının yanında hikayeleri bir yol gösterici niteliğinde. Her bir hikayesi bize hayat için doğru yolu gösteriyor gibi. Bu hikaye kitabı da okuduktan sonra hayatın şifresine erme hissiyatı oluşturdu bende. Kitaplığımdaki yeri asla toz tutmayacak bir kitap olacak..
İnsan Neyle Yaşar?
İnsan Neyle Yaşar?Lev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2019191,7bin okunma
376 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Sanki Başka Bir Yazar
Antik Yunan’dan çağlayarak gelen meşhur Truva şehrinin fatihi Akhilleus’un can yoldaşının gözünden yaşamı. Yaşadığı değişimler, üzerindeki baskılar, kendinden bile gizlediği hisler açığa çıkıyor. Mitoloji seviyor ve Yunan mitolojisini az biraz biliyorsanız çok seveceksiniz. Adını bildiğiniz o dağın, hiç gitmediğiniz patikalara davetlisiniz. Büyülenmiş halde coşkuyla okuyacaksınız. Yazarla ‘Ben,Kirke’ kitabı ile tanıştım malesef tam bir hayal kırıklığıydı. Ancak bu kitap unutturdu onu ve şöhretini sonuna kadar hakeden bir yazar olarak kabullendim Madelline Miller’i.
Akhilleus’un Şarkısı
Akhilleus’un ŞarkısıMadeline Miller · İthaki Yayınları · 202013,5bin okunma
Reklam
331 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Uyanamadığım Kabus
Körlük bir kişiden başlayıp yayılıyor. Kitabın en vurucu bölümleri bu yayılmayı engellemek için alınan uygulamalardan birinde tecritte yer alıyor. İnsanın neler yapabileceğini, anarşinin doğuracağı ortamı tüm çıplaklığı ve çirkinliği ile vuruyor suratımıza José Saramago. Öyle bölümler var ki gözümü kapatmak istedim seyretmek istemedim ancak ne yazık ki bu bir film değildi ve zihin okurken kontrolden çıkıyor.. Yazarın yazım tarzı okumayı bir hayli güçleştiriyor. Kendine has kullanmadığı noktalama işaretleri sayfa boyunca süren cümleler bırakıyor geriye. Bu durum sakin bir ortamda tüm dikkatinizle okurken müthiş bir derinlik algısı oluşturuyor ben kayboldum resmen kitabın içinde. İçine girdiğim ve çıkamadığım bir kabusa hapsoldum. Bir yandan korktum, iğrendim, rahatsız oldum bir yandan da uyanmak istemedim. Hiç sevmediğim intikam duygusunun gelmesini bekledim ve istedim..
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022103,9bin okunma
436 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Unutma burası Türkiye..
Ritüelleri ve kuralları olan seri katil 5 yıl sonra tekrar ortaya çıkar. Dosya cinayet büroya, Başkomiser Nevzat’a gelir ve artık o tanıdığımız babacan Başkomiser ile birlikte biz de başlarız ipin ucunu bulma çabasına. Sadece bir polisiye değil aynı zamanda yakın dönem Türkiye toplum sorunlarına da şöyle içten bir bakış atıyor yazar düşüncelerini kahramanları ağzından söyletmekte de hiç geri durmuyor. Basmakalıp sorunlardan değil de göçmenlerin yaşadığı toplumsal sorunlardan varoluş çabalarından bahsediyor. Bunu da çok açık bir dille vurucu kelimelerle başarıyor. Akıcı, Türk toplumunu hile hurda olmadan anlatıyor. Heyecan sürekli zirvede değil zaman zaman yavaşlayıp şöyle bir bakıyorsunuz ‘ne durumdayız’ diye benim çok hoşuma gitti bu. Gerçeklikten koparmıyor hiçbir zaman sizi yazar unutmayın diyor burası hala Türkiye. Bu sayedede kurgu olduğunu çok kolay yadsıyabiliyorsunuz..
Kırlangıç Çığlığı
Kırlangıç ÇığlığıAhmet Ümit · Yapı Kredi Yayınları · 201931,6bin okunma
392 syf.
6/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Sığ Suda Yüzmenin Heyecanı Yok
Resmî bir genelevde çalışan Leyla’nın öldürüldüğü anda başlıyor kitap. Ve Leyla’yı ölümüne getiren süreci doğumundan itibaren Leyla’nın hayatından kesitlerle anlatıyor Elif Şafak. Kitaba adını da veren süre ölümün ardından vücuttaki sinirsel aktivitenin devam ettiğinin düşünüldüğü süre. Bu süre içinde de Leyla kendi hayatını tekrar gözden geçiriyor. Elif Şafak kitabı İngilizce kaleme almış bu sebepten olacak kendi kültürümüzün insanını bir yabancı anlatıyor hissini kapılıyorsunuz. Hikaye bizden ancak kullanılan kelimeler iğreti. Kurgulanması güzel kendini okutuyor kitap geçtiği dönemdeki tarihi konulara da değinmeye çalışmış ancak o kadar yüzeysel geçiyor ki her konudan empati kurmak zorlaşıyor Leyla ile. Çünkü yeterli derinliğe ulaşamıyorsunuz okurken birçok şey okuyor ancak daha benimseyemeden yeni bir konuya dahil oluyorsunuz. Malesef yazar eski zamanlarını aratıyor.
On Dakika Otuz Sekiz Saniye
On Dakika Otuz Sekiz SaniyeElif Şafak · Doğan Kitap · 20195,6bin okunma
112 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
İlk Cümleden Spoiler
Kitabın ilk cümlesinden kimin öleceğini öğreniyoruz ve bu hiç merakımızı gidermiyor. Herkesin sevdiği biri herkesin bildiği bir sabah öldürülüyor. Katillerin dahi istemediği bu cinayetle toplumu tarifleyen yazar kendine hayran bırakıyor. Marquez’in kaleminden bu sürprizi olmayan olay toplum psikolojisini çarpıcı şekilde gözler önüne seriyor..
Kırmızı Pazartesi
Kırmızı PazartesiGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202177,8bin okunma
89 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
Sürükleyici Macera
Soluk almadan okunacak bir macera. Güzel senaryolu akıcı bir film izlemiş gibi hissettim kendimi. Sürükleyici ve merak uyandırıcı bir hikaye. Çocukluğumdan bu yana çok severim Jules Verne’ü bu kitabında yine onun tarzında bir yolculuk ve arayış içeriyor. Hayal gücünü besleyen onu çalıştıran bir anlatımı var. Elinizin altında bulunsun ne zaman canınız sıkılır açın okuyun kendinizi hayal gücünüzün kollarına bırakın..
Buzullar Arasında Bir Kış
Buzullar Arasında Bir KışJules Verne · İş Bankası Kültür Yayınları · 20203,968 okunma
286 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Kırmızı, Gri ve Sitah
Günahın Üç Rengi’nde fahişelik, homoseksualite ve sado mazoşist hayatları tanıyor ve onları anlamaya çalışıyoruz. Okuması keyifli ve sizi bunaltmıyor. Konu itibariyle rahatsız edici birkaç yer var ancak onlar da kitabın gerçekçiliğini sağlamlaştırıyor. Benim tek eksik bulduğum yanı kahramanların iyileştikten sonraki anlarını tadamamış olmamız, bir eksiklik kaldı kitabı bitirince. Kral Kaybederse’yi ya da Camdaki Kız da hissettiklerimi hissedemeden. Gülseren Hanım kitaplarıyla insana kendi hayatını sorgulatıyor, verdiği bir demeçte de amacının bu olduğunu söylemişti. Bu kitapta da toplumun uç kesimlerinden üç insanı temele alarak insanı ve travmalarını inceliyor, bize de seyredip düşünmek kalıyor. Biz okuduğumuz her kitaptan sonra eşimle sohbet ederiz ancak Gülseren Hanım’ın kitaplarından sonra bu sohbetler bir hayli uzuyor, yorum yapacağımız konuşacağımız farklı farklı kapılar açılıyor önümüzde.
Günahın Üç Rengi
Günahın Üç RengiGülseren Budayıcıoğlu · Remzi Kitabevi · 201314bin okunma
Reklam
289 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Kapı Deliğinden Don Kişot
Derler ki Don Kişot okumayan okur yazar olamaz. Malumunuz asıl Don Kişot iki ciltten oluşan büyük bir dünya. Bu kitapta ise o dünyayı kapı deliğinden seyrediyoruz. Don Kişot’u tanıyor, Sancho Panza’ya gülüyoruz. Karakterleri tanıyıp, maceraları gizlendiğimiz ağaç arkasından seyrediyoruz sanki öyle içine alıyor hikaye bizi. Kitap bölümlere ayrılmış ve her bir bölüm başlı başına bir macera bir hikaye tüm bölümler ise bir bütün oluşturuyor. Reşat Nuri’nin çevirisi şahane karakter isimleri ve yerler haricinde yabancılık çekmiyorsunuz katiyen maceralar evrensel. Muhakkak bu dünyaya bir bakış atın, uyurken çocuklarınıza okuyun, çocuklar kitaptan neler alacaklarını bilirler..
Don Kişot
Don KişotMiguel de Cervantes · Yapı Kredi Yayınları · 202122,9bin okunma