Gecenin Krallığı tabi ki sürekli hükmünü sürdürmezdi ama biz kendi gecemizi yaratmanın yolunu bulmuştuk. Günün ilk ışıkları belirir belirmez eski binanın tüm panjurlarını kapatır, bir kaç mum yakardık. Bu mum ışığında ruhumuz düşlere dalardı, bazen de yazar; kitap okur veya konuşurduk, taa ki karanlık çökene kadar..