Aysun Kılınç

Aysun Kılınç
@Aysunklnc
-Siz bir subaysınız öyle mi? Ne zaman? Nerede? -Umumî harpte, muhtelif cephelerde bulundum. -Kolunuzu nerede kaybettiniz? -Çanakkale’de… dedim -Ha ha, öyle ise siz mükemmel bir Kemalistsiniz. -Bir Kemalist mi? Evet. Fakat, Çanakkale’de harp ettiğim için değil, sade bir namuslu Türk olduğum için…
Reklam
Ben Kemal Paşa’dan yana olmam da, kimden yana olurum? Çünkü, o, yarın bu dev işini başaracak olan serdengeçti gönüllülerin başıdır. Top seslerinin yirmi beş-otuz kilometreden geldiği anda bile zafere inanıyorum.
-Biliyorum beyim sen de onlardansın emme. -Onlar kim? -Aha, Kemal Paşa’dan yana olanlar… -İnsan Türk olur da, nasıl Kemal Paşa’dan yana olmaz?

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Gözü doymak bilmeyen bir iki garp devletinin zenginleri, günde dört öğün yemek yiyecek diye, fukaranın lokması elinden alındı. Nice yuvalara kundak sokuldu, nice ev bark yıkıldı. Şimdi, Vestminster’in pembe derili lordu çatlak tabanlı Anadolu köylüsüne karşı bir sürgün avı yaptırıyor. Neresini yiyecek, bu zavallı yaratıkların? Hangisinin göğsünden, ona, bir bifteklik et çıkabilir? Hepsi de sade deri, sade kemik.
Türk ordusu dağılmadı. Ve Ankara’nın üstünden, “Düşman ilerleyebilir, düşman Ankara’ya kadar da gelebilir. Fakat biz, yurdumuzun en son kayası üstünde de kendimizi savunacağız. Düşmanı vatanın harimi ismetinde boğacağız,” diye bir ses yükseldi. Bu, O’nun sesidir. Bu, insana ümit, kuvvet ve metanet veren sestir. İşte, yeni bir azimle toplanan Büyük Millet Meclisi. O’nu geniş yetkilerle Başkumandan tâyin etti. Savaş meydanına bizzat, O geliyor… Altın başı ufukta bir çoban yıldızı gibi parıldamağa başladı.
Reklam
Reklam
Geri13
57 öğeden 46 ile 57 arasındakiler gösteriliyor.