Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ayşe

Ayşe
@Ayyssee
Antalya
12 okur puanı
Eylül 2018 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Bazı eski alışkanlıkları, unuttuğu hareketler, yokluyordu onu. Kitapçı vitrinlerinin önünde biraz fazla kalıyordu, duraklara en kısa yoldan çıkmıyordu; duraktaki insanlardan daha hesaplı davranıp dolmuşa önce o binmiyordu; bu beceriklilik, kendisini üstün saymasında oldukça önemli bir noktaydı oysa. Hafızasında da bazı boşluklar oluyordu: kendini birdenbire, elinde anahtarla kapının önünde buluyordu.
Reklam
İnsan bunları neden görür? Daha doğrusu neden bunlara takılır aklı? Basit: demek yürümeyen birşeyler var. Evet, ama yürümeyen şey nerede? Eşyada mı? Yoksa....
Bir cümle kaldı yalnız aklında: "Güzel bir gün ve ben yaşıyorum."

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Hayat, düşünceleri tutan bir hapishanedir.
Denizin med ve cezri var, ayın yarımlığı tamlığı var, zamanın yazı ve kışı var, ama hakikat dönüşmez, yok olmaz, değişmez, niçin hakikatin yüzünü çirkinleştirmeye çalışıyorsunuz?
Sayfa 75
Reklam
"Güzel olan yegâne şey hakikattir. Sadece sevilmeye değer odur." Boileau
Sayfa 10
Tutkuya dönüşen eğilim tüm düşünceleri göz ardı eder ve inanılmaz bir güç ve sebatla her türlü engeli aşar.
Sayfa 10
Gözlerinden karanlık şarkılar geçiyordu
İnsanlar yeryüzünü izler, yeryüzü gökleri, gökler Yol'u izler Yol ise olanı
Sayfa 53
Reklam
"Ben iç dünyama dönüyorum. Orada hayal kırıklığına yer yok."
Bütün insanlar kendi esenlikleri için harcadıkları düşünceyle değil, insana verilen sevgiyle yaşar.
Biçim veremediğimiz şeylerin Biçimini alıyoruz.
Sayfa 55
Bıçağın ucundaydı insanın hafızası. İnsan unutandır ve unutulmaya mahkûm olandır.
Sayfa 19
Yeterki sen beni Hiç yazamayacağım bir romanın kollarına atma.
Sayfa 73
Reklam
Tehlikeli sayılmam artık, Kalbimi kalın bir kitabın arasında kuruttum.
Sayfa 66
Sen tüm kentten daha yalnızdın. Okyanus gibi bir yalnızlık.
Sayfa 8
Yaşamın daha doğrusu yaşamın tam ortasında, tüm özlemlerimin doyumsuz kaldığını nasıl da algılıyorum.
Sayfa 11
Meyhanelerde umutsuz bir bekleyiş vardır. Kendi kendini bekleyiş..
Sayfa 61
Beni öldürdüm, her insanı öldürmek kanısıyla öldürdüm.
Sayfa 16
Hayat, düşünceleri tutan bir hapishanedir.
Reklam
Tesirsiz ne kadar söz varsa ruh cebimde biriktirdim ki zaten ben küçükken de meraklıydım suya yazılar yazmaya.
Sayfa 77
Hiç düşündünüz mü? Ölen bir insanı gerçekten bir kez daha görebilir misiniz? Ölen bir okula gidebilir misiniz? Ölen bir evde uyuyabilir misiniz? O yıllar öldü. O yılları bize öldürecek biçimde yaşattılar.
Sayfa 24
Yaşam, şimdi ancak kavranılması ve anlaşılması gereken; oysa yaşanması, gerçeğine inilmesi ilerideki yıllara atılan bir yabancı öğe gibi önümüze getirilmiş. Coğrafya derslerine getirilen yerküre gibi. Kimse yaşadığımız mevsimin, günlerin ve gecelerin yaşamın kendisi olduğundan söz etmiyor. Her an belirtilen bir öğretiye, bizler hep hazırlanıyoruz. Neye?
Sayfa 23
Vaziyetimdir; Dalgınlığına gelmek istiyorum Ve kaybolmak o dalgınlıkta.
Sayfa 21
İnsanlar aradığında gelmezler, aramadığında keşke beni çağırsaydın derler.
Sayfa 85
Her şeyin yıprandığı, her şeyin helak olduğu bu dünyada güzellikten daha fazla unufak olan, kendisini daha tümüyle yok eden ve arkasında çok daha iz bırakan tek bir şey vardır; o da kederdir.
Sayfa 30