“Nefret etmemek çok zor. İnsanlardan, olaylardan, kurumlardan… Ruhunu sömürüp acı çekişini izlemekten zevk aldıklarında mantıklı gelen tek duygu nefret oluyor.”
Bir ülkenin yöneticilerine, halkların direniş ruhunu korudukları arada bir hatırlatılmazsa, bu ülke özgürlüklerini nasıl muhafaza edebilir? Bırakalım silaha sarılsınlar.
Toplumun gücü büyük ölçüde, insanlann siyasete müdahil olabilmeleri, karşı çıktıkları değişiklikleri durdurabilmeleri ve temel toplumsal ve siyasi taleplerini dayatabilmeleri için "kolektif eylemde" bulunabilme sorununu çözmeleriyle alakalıdır. Kolektif eylem sorunu, bir grup insanın siyasal eyleme katılmaları çıkarlarına olduğu halde, grup üyelerinin bireysel olarak "çaba harcamadan sonuca ortak olmak istemeleri", kendi işlerine bakmaları ve grup çıkarlarını korumak için gereken gayreti göstermemeleri, hatta olan bitenden haberdar olmamalarıyla ilişkilidir.
"Çok düşündüm, biliyor musun, insana aç mısın diye yalnızca yuvasında sorarlar, eğer bir kadın sana aç mısın diye sorarsa bil ki orası senin yuvandır."
Osman bunu anlamıştı; sen durursan ve zaman yürürse ölüyordun, sen yürürsen ve zaman durursa deliriyordun; her değişim bir duruşla mümkündü, bütün keskin değişimler bir duruşla gerçekleşiyordu.