Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
Ozdemir
Ozdemir
@BabalarVeKizlari
Kitap ve Ötesi (instagram.com/kitap_otesi) Kitap Kulübü Lideri
Kadınlara ve kız çocuklarına yönelik her türlü ayrımcılık her yerde sona ermeli..! #babalarvekizlari
Instagram : instagram.com/babalar_kizlari
Mühendis
Üniversite
İSTANBUL
138 okur puanı
Ocak 2021 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Okuması için kızıma verdiğim kitap
Ayben Ünal'ın "Makul" kitabı, okurlara bireysel sorgulamalar ve toplumsal yapılar üzerine derin düşünceler sunan bir eser olmuş.
Kitap, günlük yaşamın rutinleri içinde kaybolmuş bir öğretmenin, hemen her kadının içine düştüğü veya düşebileceği şiddet sarmalını çok güzel bir dille anlatmış.
"Makul", toplumsal normlar ve bireysel değerler arasındaki gerilimi, kimi zaman sert kimi zaman da duyarlı bir şekilde irdelemiş.
Ayben Ünal, "Makul" ile okurlarına sohbet diliyle, belki her gün şahit olduğumuz dinlediğimiz veya haberlerde izlediğimiz kadına şiddet örneğini etkili bir şekilde aktarmış
Gönül rahatlığıyla 2024 yılı içinde okuduğum en iyi kitap diyebilirim
Katharine Burdekin'in "Swastika Geceleri" (orijinal adıyla "Swastika Night"), distopya türünde yazılmış, zamanının oldukça ilerisinde bir eser olarak kabul edilir. 1937 yılında Murray Constantine takma adı altında yayımlanan bu roman, Nazi Almanyası'nın yükselişini ve faşizmin sonuçlarını karanlık bir gelecek
Umberto Eco'nun "Yanlış Okumalar" adlı kitabı, okuyuculara farklı bir perspektif sunan ve düşündürücü bir deneyim yaşatan bir eserdir. Eco, kitapta çeşitli metinleri, resimleri ve sembolleri yanlış okuma ve yorumlama üzerine odaklanarak, okuyucuları düşünmeye ve sorgulamaya teşvik etmektedir.
Kitap, Eco'nun akıcı ve sürükleyici üslubuyla yazılmış olup, okuyucuları farklı düşünme ve yorumlama biçimleriyle tanıştırmaktadır. Eco, metinlerin ve resimlerin altında yatan gizli anlamları keşfetmek için okuyucuları cesaretlendirirken, aynı zamanda bilgi ve kültür birikimini de paylaşmaktadır.
"Yanlış Okumalar", sadece bir kitap değil, aynı zamanda bir düşünme ve analiz aracıdır. Eco'nun derinlemesine araştırmaları ve zengin bilgi birikimi, okuyucuları kitabı bitirdikten sonra bile düşünmeye ve tartışmaya yönlendirir. Kitap, farklı disiplinlerden gelen okuyucular için de ilginç ve değerli bir okuma deneyimi sunmaktadır.
Sonuç olarak, Umberto Eco'nun "Yanlış Okumalar" kitabı, zengin içeriği ve düşündürücü yaklaşımıyla okuyucuları etkileyen bir eserdir. Eco'nun derinlemesine analizleri ve sorgulamaları, okuyucuları düşünmeye ve keşfetmeye teşvik ederken, aynı zamanda keyifli bir okuma deneyimi sunmaktadır.
Okur Takip Önerileri
"Benito Cereno," Herman Melville'in 1855 yılında yayımlanan bir novellasıdır. Kitap, Amerikan edebiyatının önemli eserlerinden biri olarak kabul edilir. Roman, gerilim ve tarihi unsurları bir araya getirerek denizcilik dünyasında geçen bir hikayeyi anlatır. Hikaye, gerilim dolu bir atmosfere sahip olup, kölelik ve insan doğasının karmaşıklığını ele alır. Kitapta, bir Amerikan gemisi olan San Dominick'in kaptanı Benito Cereno ve gemideki gizemli olaylar etrafında şekillenen bir hikaye anlatılır. Roman, okuyucuları insan doğasının karanlık yönleriyle yüzleşmeye ve toplumsal eleştirilere yönlendirir. Melville'in dili ve anlatımıyla da edebi bir başyapıt olan "Benito Cereno," zamanının toplumsal
ve siyasi sorunlarına dair derin bir eleştiri sunar.
Saul Bellow'un Yağmur Kral kitabı, yazarın en önemli eserlerinden biri olarak kabul edilir. Roman, Amerikan edebiyatının postmodern dönemine damgasını vurmuş ve Bellow'un edebi tarzının en iyi örneklerinden biri olarak görülmüştür.
Yağmur Kral, baş karakteri Charlie Citrine'in hikayesini anlatır. Charlie, bir yazar olarak başarılı olmuş ancak hayatının bir noktasında krize girmiştir. Roman, Charlie'nin hayatındaki değişimleri, içsel çatışmalarını ve yaşadığı zorlukları ele alırken, aynı zamanda Amerikan toplumunun ve kültürünün eleştirisini yapar.
Bellow, Yağmur Kral'da dil ve anlatımı ustalıkla kullanır. Roman, zengin bir dil ve derinlikli karakterlerle doludur. Bellow, Charlie'nin iç dünyasını ve düşüncelerini incelerken, okuyucuya derin bir içgörü sunar. Ayrıca, Amerikan toplumunun çeşitli yönlerini eleştirel bir şekilde ele alırken, mizah ve ironi kullanmayı da başarıyla başarır.
Yağmur Kral, insanın varoluşsal sorunlarına, başarı ve başarısızlık arasındaki ince çizgiye, aşkın ve ilişkilerin karmaşıklığına odaklanır. Bellow, karakterlerin iç dünyalarını ve duygusal çatışmalarını derinlemesine incelerken, okuyucuya insan doğasının karmaşıklığını ve evrensel sorunlarını gösterir.
Sonuç olarak, Saul Bellow'un Yağmur Kral kitabı, edebi değeri yüksek bir roman olarak kabul edilir. Bellow'un dil ve anlatım ustalığı, derin karakterler ve evrensel temalarla birleşerek, okuyucuya unutulmaz bir deneyim sunar. Yağmur Kral, Amerikan edebiyatının önemli bir eseri olarak değerlendirilir ve Bellow'un en iyi eserlerinden biri olarak kabul edilir.
Harika baba
Jordan Shapiro'nun "Feminist Baba" kitabı, modern baba rolünü ele alan önemli bir eserdir. Kitap, geleneksel cinsiyet rollerine meydan okuyarak, babaların çocuklarıyla ilişkilerini nasıl daha eşitlikçi bir şekilde kurabileceklerini ele almaktadır.
Shapiro, kitapta babaların çocuklarıyla olan ilişkilerindeki cinsiyet stereotiplerini
Yeterince erkek olmak bir kere elde edilip sonuna kadar süren bir şey değildir!
Pınar Selek'in "Sürüne Sürüne Erkek Olmak" kitabı, toplumsal cinsiyet rolleri ve erkeklik üzerine derinlemesine bir inceleme sunuyor. Kitap, erkeklik kavramının nasıl şekillendiğini, toplumun erkeklerden beklentilerini ve bu beklentilere nasıl uyum sağlandığını ele alıyor.
Selek, erkeklik kavramının sadece biyolojik cinsiyetle
Kitap, 20. yüzyılın başında İtalya'nın Ferrara şehrinde geçen bir hikayeyi anlatır. Roman, ahlaki çöküş, aşk, ihanet ve toplumsal değişim gibi temaları ele alır.
Bassani'nin dil kullanımı oldukça etkileyici ve duygusal bir atmosfer yaratır. Ferrara'nın detaylı tasviri, okuyucuyu o döneme götürür ve zamanın ruhunu yakalar. Kitap, ana karakteri olan doktor olanlara odaklanır ve onun çevresindeki insanların hayatlarına dokunur. Bassani, karakterlerin iç dünyalarını derinlemesine incelerken, aynı zamanda dönemin İtalyan toplumunun dinamiklerini de yansıtır.
Altın Gözlük, birçok eleştirmen tarafından Bassani'nin en iyi eserlerinden biri olarak kabul edilir. Kitap, insan ilişkileri ve toplumsal değişim konularını ustalıkla ele alırken, aynı zamanda dönemin siyasi ve sosyal atmosferine de bir gönderme yapar. Bassani'nin sürükleyici anlatımı ve karakterlerin derinliği, okuyucuları hikayenin içine çeker ve onları düşündürür.
Altın Gözlük, duygusal bir okuma deneyimi sunan ve İtalyan edebiyatının önemli bir eseri olarak değerlendirilen bir kitaptır. Bassani'nin ustalığı ve derinlikli anlatımıyla, okurların zihninde iz bırakacak bir etki yaratır.
Ömür Kurt'un "Cepheye Koşan At" adlı kitabı, Milli Mücadele döneminde geçen etkileyici bir hikayeyi anlatır. Kitap, atların ve insanların savaşın acımasız gerçekleriyle yüzleştiği bir ortamda geçerken, dostluk, cesaret ve umut gibi evrensel temaları ele alır.
Hikaye, bir atın cepheye koşulmasının ardından yaşananları takip eder. Bu at, sahibiyle birlikte savaşa katılmak zorunda kalır ve çeşitli zorluklarla karşılaşır. Kitap, savaşın yıkıcı etkilerini ve atın gözünden savaşın korkunç gerçeklerini görmemizi sağlar.
Ömür Kurt, kitapta savaşın insan ve hayvanlara olan etkilerini derinlemesine incelerken, okuyucuya duygusal bir deneyim sunar. Anlatımı etkileyici ve akıcıdır, böylece okuyucuyu hikayenin içine çeker. Ayrıca, insanlık değerlerini ve hayvan sevgisini vurgulayarak, okuyucuda düşündürücü bir etki bırakır.
"Cepheye Koşan At", savaşın insanlığa ve doğaya verdiği zararları anlatan güçlü bir roman olarak öne çıkıyor. Ömür Kurt'un dikkat çekici anlatımı ve temalarıyla, okuyucuları derin düşüncelere sevk ediyor ve empati kurmalarını sağlıyor. Eğer savaş temalı kitaplar ilginizi çekiyorsa, bu kitabı okumak isteyebilirsiniz.
"Peri Gazozu" adlı kitabın yazarı Ercan Kesal, Türk edebiyatının önemli isimlerinden biri olarak bilinir. Bu kitabı okuyanlar, genellikle Kesal'ın dokunaklı anlatımı ve derin karakter analizleriyle dikkat çeken bir eserle karşılaşırlar. Kitap, genellikle çocukluk dönemine dair nostaljik bir atmosfer sunar ve okuyucularını kendi geçmişlerine götürür.
Kesal, "Peri Gazozu"nda sıradan bir kasaba yaşamının içine gizlenmiş büyük düşler ve umutlar temasını işler. Karakterler arasındaki ilişkilerin incelikli çözümlemeleriyle kitap, insan doğasını ve toplumsal dinamikleri derinlemesine irdeleyen bir yapıya sahiptir. Kesal'ın dil kullanımı oldukça etkileyici olup, okuyucuyu hikayenin içine çeker.
Kitap, sadece bir çocuğun gözünden değil, aynı zamanda yetişkin bir bakış açısıyla da dünyayı değerlendiren bir anlatı sunar. Bu şekilde, hem genç okuyucular hem de yetişkinler arasında geniş bir okuyucu kitlesi bulur.
"Peri Gazozu", güçlü bir anlatı ve derin karakterlerle dolu bir eser olarak Türk edebiyatının değerli kitapları arasında kendine sağlam bir yer edinir. Kesal'ın eserindeki samimiyet ve insanlık teması, okuyucuları derinden etkiler ve kitabı bitirdikten sonra uzun süre unutulmaz bir iz bırakır.
"Kadın Krallığı" kitabı, modern edebiyatın önemli eserlerinden biri olarak öne çıkıyor. Yazar, karmaşık karakterler ve zengin bir dünya yaratma konusundaki ustalığıyla okuyucuları derin bir düşünce yolculuğuna çıkarıyor. Kitap, güçlü kadın karakterlerin liderlik rollerini ele alarak toplumsal cinsiyet rolleri ve eşitliği üzerine önemli
“Anneler, Kızları ve Beden Algısı” kitabı, genellikle kadın bedeni ve beden algısı üzerine odaklanan bir eser olarak bilinir. Bu kitap, annelerin kızlarına beden algısı konusundaki etkilerini inceler ve toplumdaki beden normlarına dair önemli mesajlar içerir. Yazar, genellikle kadınların bedenleriyle olan ilişkilerini ele alırken, toplumsal beklentilerin ve medyanın beden algısına olan etkilerini de derinlemesine araştırır.
Kitabın değerlendirmesi, genellikle eleştirmenlerden ve okuyuculardan olumlu yönde gelir. Yazarın konuyu derinlemesine işleme şekli, içerikteki incelikler, güçlü karakter gelişimi ve toplumsal mesajlar, okuyucular tarafından takdir edilir. Ayrıca, kitabın kapsamlı araştırması ve duygusal derinliği, birçok okuyucunun kitabı etkileyici bulmasına sebep olur.
Ancak, her okuyucunun kitapları değerlendirme şekli farklı olabilir, bu yüzden bazıları kitabın belirli yönlerini eleştirebilir veya farklı bir bakış açısına sahip olabilir. Genel olarak, “Anneler, Kızları ve Beden Algısı” kitabı, kadın bedeni ve toplumsal cinsiyet normlarına dair derinlemesine düşündürücü bir okuma sunar ve bu yönüyle okuyucuları etkileyebilir.
Norbert Elias'ın "Zaman Üzerine" kitabı, sosyolog Norbert Elias tarafından kaleme alınan önemli bir eserdir. Kitap, zamanın toplumsal ve bireysel yaşam üzerindeki etkilerini inceler.
Elias, zamanın toplumlar ve insan ilişkileri üzerindeki değişimleri nasıl etkilediğini derinlemesine analiz eder. Kitap, toplumsal değişimlerin zamanla nasıl birbirine bağlı olduğunu ve bu değişimlerin toplumsal yapıyı nasıl etkilediğini anlamamıza yardımcı olur.
Elias'ın çalışması, zaman kavramının bireysel ve toplumsal düzeyde nasıl şekillendiğini ve nasıl değiştiğini gösterir. Ayrıca, modern toplumların zaman algısının nasıl evrildiğini ve zamanın hızlanmasıyla birlikte yaşanan dönüşümleri ele alır.
Elias'ın analizleri, zamanın toplumsal ilişkilerdeki rolünü derinlemesine anlamamıza yardımcı olurken, bazen karmaşık bir şekilde sunulabilir. Kitap, sosyoloji, tarih ve felsefe alanlarına ilgi duyanlar için değerli bir kaynaktır.
"Zaman Üzerine" kitabı, Elias'ın sosyal teorisi ve toplumsal değişim üzerine düşünceleri hakkında derin bir anlayış sağlar.
"Karanlık Zihinler" kitabı, yazar Alexandra Bracken tarafından kaleme alınmış bir roman serisidir. Seri, genç yetişkin ve distopya türlerine aittir ve heyecan verici bir hikaye sunar.
Kitap, ana karakter Ruby Daly'nin güçlü bir yetenek olan telekineziye sahip olduğu bir dünyada geçer. Ruby, diğer gençleri de etkileyen bir virüsün sonucunda ortaya çıkan bu gücü nedeniyle bir tehlike olarak görülür ve bir "rehabilitasyon" kampına gönderilir. Ancak, kampın aslında Ruby ve diğer gençleri kontrol altına almak ve onları kullanmak amacıyla kurulduğunu keşfeder.
Roman, Ruby ve diğer gençlerin kampı terk edip özgürlüklerini kazanma mücadelesini anlatır. Yazar, okuyucuları zamansız dostluklar, aşk ve haksızlığa karşı savaşma konularında derin düşüncelere sürükler. Karakterlerin duygusal gelişimi ve aralarındaki bağlar, okuyucuları hikayeye bağlar ve onları olayların içine çeker.
Alexandra Bracken, "Karanlık Zihinler" serisinde akıcı bir anlatım kullanır ve okuyuculara sürükleyici bir dünya sunar. Kitap, distopya severler ve genç yetişkin kurgusu sevenler için mükemmel bir seçimdir. Sürprizlerle dolu bir macera ve güçlü karakterlerle dolu bir hikaye arayanlar için tavsiye ederim.
Osho'nun "Çocuk/Kendin Olma Özgürlüğü" kitabı, çocukluğun önemini vurgulayan ve bireyin kendini keşfetme sürecindeki özgürlüğünü ele alan bir eserdir. Kitap, çocukluğun ne kadar değerli olduğunu ve yetişkinlerin çocukluk dönemlerinde kaybettikleri özgürlüğü yeniden kazanmaları gerektiğini anlatır.
Osho, kitapta çocukluğun saf, masum ve özgür bir dönem olduğunu belirtir. Çocuklar, içlerindeki yaratıcılığı, merakı ve keşfetme isteğini kaybetmeden dünyayı deneyimlerler. Ancak yetişkinlerin toplumun kuralları ve beklentileri tarafından sınırlanmasıyla birlikte, bu özgürlük ve masumiyet kaybolur.
Yazar, kitapta yetişkinlerin çocukluk dönemlerinde kaybettikleri özgürlüğü yeniden kazanmaları gerektiğini vurgular. Kendi içlerindeki çocuğu keşfetmeleri, yaratıcılıklarını ortaya çıkarmaları ve toplumun baskılarından kurtulmaları gerektiğini söyler. Osho, bu sürecin kişinin kendini gerçekleştirmesi ve mutluluğu bulması için önemli olduğunu savunur.
Kitap, çocukluğun değerini anlatırken aynı zamanda ebeveynlerin çocuklarına nasıl daha özgür bir ortam sağlayabileceklerini de ele alır. Osho, çocukların doğal olarak öğrenme isteği olduğunu ve onları sınırlamadan, kısıtlamadan desteklemek gerektiğini belirtir
