Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ogün Yavuz

80 syf.
8/10 puan verdi
Şiir benim için iyisi çok az bulunan bir maden gibidir, bu yüzden şiiri çok sevmem belki bu bir madeni arayıp bulmanın gerektireceği emektendir. Lakin iyi şiiri bulunca onu ilk cümlesinden, ilk harfinden hisseder anlarım, çok başka bir histir bu , altıncı histir ya da yedinci. Çünkü bu iyi şiir bir yerinden tutup yakalar seni, bir hüzün çukuruna atar bazen ezdikçe ezer seni posanı çıkartır, sonra yeni bir şey olursun sen. Bu şeyin ne olduğunu bilmezsin ama bir şey olmuştur, bu iyi şiirdir bana göre. İşte Birhan Keskin'in bu kitabı bana bir şey yapacak bir güce sahip olduğu için benim için iyi hatta çok iyi şiirdir. İyi okumalar.
Fakir Kene
Fakir KeneBirhan Keskin · Metis Yayıncılık · 20173,586 okunma
Reklam
63 syf.
3/10 puan verdi
Bu yazılanlara şiir demektense ne yazık ki "zırva" demek daha doğru olur. Şiirler o kadar alelade, o kadar basit ki herhangi bir çocuk da böyle şiirler yazabilir. Güçlü olmayan sanat yerden yere vurulmalıdır ki güçlü sanat öne çıksın.
Seçme Şiirler
Seçme ŞiirlerCahit Irgat · Adam Yayınları · 1999309 okunma
152 syf.
8/10 puan verdi
Mutluluk istenci... Tüm insanlığın ortak gayesi, bunu inkâr edip acı çekmek istiyorum diyenin bile acının içindeki mutluluğu sevmesi gerçeği. Kitabın ana izleği mutluluğun bir arzu olarak sürekli içimizde var olmasıdır. Marseult en kötü haldeyken bile içindeki mutluluk isteğinin farkındadır, bu kadar güçlü bir arzu bir conayeti doğuracak ama cinayet de büyük mutluluğa hizmet edecektir. Camus'un eserde yapmak istediği şeyi başardığını kendi iç felsefesini romana edebi bir kimlikle yedirebildiğini düşünüyorum. Var oluşsal sancılar genelde kitaplarda cümleye dönüşünce yapay kalır ve hatta acıdır ki komik görünür, oysa biz Marseult'u hep ciddiye alıyoruz roman boyunca, cinayetin ardından peşine düştüğümüz Marseult'a olan duruşumuzun değişmemesi de ilginçtir. Belki de onun mutluluk istencine yüksek bir saygı duyduğumuzdan olsa gerek. İyi okumalar.
Mutlu Ölüm
Mutlu ÖlümAlbert Camus · Can Yayınları · 20164,807 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
326 syf.
5/10 puan verdi
Bir kitapta yazar farklı bir dünya inşa ederek bize sunar ve biz yazarla bu dünyaya inanıp içine gireceğimize dair bir ön sözleşme yaparız. Tüm mesele karşılıklı bir anlaşmadır çünkü okur bu dünyalara girmeye gönüllü kişidir, bundan zevk aldığı için bu kitaba gelmiştir fakat eğer okur bu dünyanın bir dünya değilde yapay bir hikaye olduğunu fark ederse ve metnin içindeyken bu yapaylığı fark ederse artık anlaşma bozulmuştur. Hesse de bu kitapta anlaşmaya uygun olmayan yapay bir metinle, edebi değeri düşük daha öncesinden bütün çizgileri tasarlanmış bir hikâyeyle karşımıza çıkıyor. Kısacası yapay, edebi değeri olmayan bir metin bu.
Narziss ve Goldmund
Narziss ve GoldmundHermann Hesse · Yapı Kredi Yayınları · 20221,366 okunma
222 syf.
9/10 puan verdi
Bir öğrenci-Ahmet Hamdi Tanpınar- hocasını-Yahya Kemal'i- anlatıyor. İncelemeye farklı bir gözle bakmak istiyorum. Benim gibi sıradan bir insan, Ahmet, Mehmet vs. bu kitabı neden okumalı? Bir sürü kitap var, her gün yüzlerce yenisi çıkıyor, gözümüze sokulan edebiyatlar ve fikir dünyaları var. Bütün bunların içinden neden Tanpınar'ın Yahya Kemal incelemesi okunsun. Biliyorum aslında bu soruyu sorup da bu eseri okuyan fazla insan da yok zaten ama ben bu eseri kendim için okudum, kendim için şu anda düşünüyorum. Neden? Çünkü sevgili dostlar her şeyden önce Tanpınar'ın kaleminden akan kelimeler Türk dilinin kudretini gösteren bir hazine, ben o hazineyi temaşa etmeyi seviyorum. Önüme binlerce kilo altın yığsanız iki dakikadan fazla bakamam ama Tanpınar'ın kalemini takip etmek zevkinden kendimi alamıyorum. Türk dilinin iki büyük ismi aynı eserde bize sesleniyor, biri öğrenci biri öğretmen. Bu sanat mirası bir kitaptan daha fazlası elbet ama kitabın başında da denildiği gibi görecek göze ihtiyacı var. Kitabı zevkle okudum fakat kitabın sonunda Tanpınar'ın borç içinde yüzdüğünü görmek yıktı beni, biz günümüzde borcumuz var diyoruz ama gećmişimize olan borcumuz dağ kadar büyük. Anlamaya çalışarak borcunuzu ödeyiniz.
Yahya Kemal
Yahya KemalAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 2012218 okunma
Reklam
95 syf.
1/10 puan verdi
Mehmet Akif Ersoy hakkında son zamanlarda pek çok kitap okudum, açık ara en kötüsü ve tarihi bağlamdan uzak, taraflı olanı Karakoç'un eseri. Bu kitaba 9.5 puan verilmiş olması utanç verici...
Mehmed Akif
Mehmed AkifSezai Karakoç · Diriliş Yayınları · 20181,061 okunma
292 syf.
8/10 puan verdi
Kitabın adını taşıyan ilk bölüm hariç diğer bölümlerde akademik, yoğun bir dilin kullanıldığı bu eser okura bir klasik rehberi sunuyor. Sunulan bu klasikler içinde adlarını hiç duymadığım yazarlar olması oldukća üzücüydü fakat yeni pencereler açması açısından dikkatle okumak gerekir. İyi okumalar.
Klasikleri Niçin Okumalı?
Klasikleri Niçin Okumalı?Italo Calvino · Yapı Kredi Yayınları · 2020249 okunma
220 syf.
10/10 puan verdi
Konu Mehmet Akif olunca çok konuşmak inanın ki anlamsız, Türk şiirinin zirvesi, Türk sağının en güçlü münevveri fakat bilinmeyen adam, bilinmeden sevilen adam, hatta belki yer yer sevilmeyen adam... "Sessiz yaşadım, kim beni nereden bilecektir." demişti bir şiirinde, bu şiirine inat her geçen gün onu daha iyi tanıyorum. Akif bugün hepimize rehber olabilecek bir şiire ve şiiri gibi güçlü bir karaktere sahiptir. Mazide bizi besleyecek bôyle bir gıda varken açız diyoruz, buyrun efendiler, bu şiirin bu şairin gıdasından ıksırıncaya tıksırıncaya kadar yiyin. He bu arada esere gelirsek o güzel insanın hayatını en iyi anlatan kitaplardan biridir.
Mehmed Akif Ersoy
Mehmed Akif ErsoyM. Ertuğrul Düzdağ · Kapı Yayınları · 201381 okunma
415 syf.
10/10 puan verdi
Bir eseri okumadan evvel ona karşı beklentiniz yüksek ise ve onu okumayı daima ertelemişseniz o yaşanmamış aşk daha da büyüyor. Bendeki durum haliyle bôyleydi ve eseri okuyunca kafamdaki romanı bulamadım.Daha önce Tanpınar'ın Mahur Beste,Beş Şehir ve Saatleri Ayarlama Enstitüsü eserlerini okunuştum, bu eserlerdeki kusursuza yakın düz yazı tekniğini bu eserde yoktu. Bu teknikten kastım şu ki roman bir doğal seyirde olmadığını, bir yaratım olduğunu, içinde bir yapaylık gizlediğini daima hissettiriyor ve büyük infiallere yol açan duyguların aktarımı satıhta kalıyor. Misal vermek gerekirse Nihal ve Mümtaz arasında kelimelerle yaratılmaya çalışılan aşkın gerçek mahiyetini, derinliğini bizler anlayamıyoruz,sürekli bu aşk besteler üstünden beslenmeye çalışılıyor fakat buralar yaratılan şahsiyetlere oturmuyor. Bir romanda en zayıf şeylerden biri olarak gôrdüğüm aforizma yaratma kaygısı da eserde yer yer kurguyu bozuyor. Bu eleştirileri yaparken Tanpınar'a olan hayranlığım azalmıyor, aksine kusurlarıyla güzelleştiğini söyleyebilirim. Iyi okumalar.
Huzur
HuzurAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 201916,4bin okunma
256 syf.
8/10 puan verdi
Bu kitabı okumadan önce aslında bu tarz şeyler okuyacağımı tahmin etmiştim fakat okurken çok şaşırdığım yok artık dediğim çok yer oldu. Kitabı midesi kaldıracak olanların okumasında fayda var, eserdeki alıntılar doğrudan laynaklardan olduğu için bende şüpheye yer bırakmadı. Aslında bunları anlamak oldukça doğal çünkü onlar da insandı ve insan ifrata ve tefrite kaçabilir.
Osmanlı'da Seks
Osmanlı'da SeksMurat Bardakçı · İnkılap Kitabevi · 2009235 okunma
Reklam
232 syf.
8/10 puan verdi
Martin Heidegger insan için farklı bir kavram kullanarak "dasein" der. Dasein için asıl soru varlık nedir sorusu değil varlığın anlamının ne olduğudur. Yani insan hergünkülük kavramından, herkes olmaktan kurtulma çabası içinde olan kendini var eden bir varlıktır. Gazali için de hergünkülük ve herkes gibi olmaktan kurtulmak adına varlığın ve insanın hakikatinin peşine düşer. Gazali'ye göre hakikati felsefeciler, batıniler, kelamcılar ya da tasavvufçulardan biri keşfetmiş olmalıdır. Bu sebeple bu yollardan her birini iyice okuyup öğrenir ve hakikatin onlarda olup olmadığını inceler, vardığı netice tasavvufun hakikat yolu olduğudur. Bunun doğruluğu ya da yanlışlığı bizim için mesele değil. Bana göre mühim olan hakikati arayışındaki azimdir. Dasein'ın ölüm karşısındaki hakikat arayışına ne güzel bir örnek
El Munkız Mined Dalal
El Munkız Mined Dalalİmam Gazali · Beyan Yayınları · 20154,273 okunma
%18 (100/539)
1/10 puan verdi
Çevirmenin Türkçesinin iğrenç derecede kötü olmasından dolayı kitabı okumayı bıraktım. Bu kitabın kendisi zor değil arkadaşlar çevirmenin her kelime seçimi hatalı, bunu görmüyor musunuz. Bazıları eseri anlayamadım demiş, anlamak mümkün mü? Bunun yazarla değil çevirmenle ilgisi var. Başka bir çeviriden bulana kadar asla okumam.
Kelimeler ve Şeyler
Kelimeler ve ŞeylerMichel Foucault · İmge Kitabevi Yayınları · 2017486 okunma
93 syf.
9/10 puan verdi
Yaşar Kemal bu eserde Çukurova'yı yine tüm gerçekliğiyle sineğiyle sıcağıyla makinelerin canavarsı silüetleriyle aktarıyor fakat bu eserde bir yerde bir eksiklik var. Bu eksiklik eserin dilindeki hız olsa gerek çünkü ben acının, ölümün, işsizliğin, hastalığın ,zulmün olduğu yerde dilin ağır ilerlemesinden yanayım, kurgunun yavaşlaması bize duyguları derinlemesine hissettirir fakat Yaşar Kemal bu eserde kurguyu ve kelimeleri Toroslardan yuvarlanırmışçasına aceleyle kullanıyor. Bu açıdan eserin kusurlu olduğunu düşünüyorum. Benim kusur olarak gördüğüm bu durum başkaları için pekâlâ hoş bir şey olabilir , buna da saygım sonsuz. Bu yorumumdan sobra eseri beğenmediğin anlaşılmasın okumanızı tavsiye ederim.
Hüyükteki Nar Ağacı
Hüyükteki Nar AğacıYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 20184,608 okunma
352 syf.
10/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Türk edebiyatından Sisyphos çıkar mı demeyin yazarı Yaşar Kemal olursa elbet ve hem de alâsı çıkar. Sırtına yükünü, anasını, ailesini, kederini , umutlarını alıp da tırmanmaya başlayan Uzun Ali, bazen adımları geri giden, bulgur aşıyla soğanla dağları aşan Ali, eserde bize bitimsiz bir cezaya vurulmuş gibi gözükür.Uzun Ali Anadolulu bir Sisyphos'tur çünkü yalnızca bir taş değildir taşıdığı. Onun kaderi kitabın sonuna geldiğimizde Sisyphos gibi olmayacak, bir nihayete erecektir fakat belki de bu son bitimsiz cezaya oranla daha kötü olacaktır. Zira yolun sonu umuda bile çıkmamaktadır. Yaratılan kahramanların hem iyi hem kötü yönleriyle ortaya koyulması ve idealize edilmemesiyse romanı büyük yapan unsurlardan biridir çünkü insan ve de Anadolu insanı tam olarak böyledir. Yani iyidir ve kötüdür, samimidir ve iki yüzlüdür, merttir ve sahtekardır, dosttur ve de düşmandır, isyankardır ve köledir, azimlidir ve uyuşuktur, bunların hepsidir. Eserde gerçeklik, acı ve üslup aynı tencerede bulgur pilavıyla, soğanla karışıyor ve Ortadirek ortaya çıkıyor. Yaşar Kemal'in Ortadirek'ten kastı ne olabilir diye düşündüm, kitaba adını veren ortadirek belli ki ezilenler değil ezenlerdir ve bu yüzden adı böyle konulmuştur belki. Zira ezenler olmasa ezilen de olmaz. İyi okumalar.
Ortadirek
OrtadirekYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 20182,634 okunma
135 syf.
8/10 puan verdi
·
20 saatte okudu
Büyük adamdan büyük adam çıkar mı? Yahut büyük adamın oğlunun talihi de mi büyük olmalı? İstiklâl Marşı şairinin oğlu Emin Ersoy'un babasının yanında Milli Mücadele'ye giden yolculuğu, Beşiktaş'taki çöp bidonunun içinde talihsiz bir ölümle sefalet içinde bitiyor. Mehmet Akif'in oğlunu bu halde düşünmek insanın içinde bir mutsuzluk peyda ediyor. Bu kitabın tarihi açıdan tek görevi belki de bu içimizdeki hüzün teline dokunmaktır. İyi okumalar.
Babam Mehmet Akif
Babam Mehmet AkifEmin Akif Ersoy · Kurtuba Kitap · 2010138 okunma
231 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.