Kitabın çarpıcı bir başlığının olması onu okuma listemde öncelikli hale getirdi.
Esere ilk bakışta sanki cocuklara öykü niteliğinde olduğu hissediliyor ama cümlelerin arkasındaki manaları görebilenler için durum çok farklı. Aynı Franz Kafka'nın Dönüşüm kitabında olduğu gibi. Yüzeysel ve anlamsız gibi duruyor kitap. Bu muymuş diyorsun. Ama kitaptaki olayları ve gelişmeleri gercek hayatla kıyasladığımızda kitabın bir alegori olduğu hemen anlaşılıyor.
Kitabın daha iyi anlaşılabilmesi için kitabin sonunda yer alan Mine Urgan'ın 12 sayfalık sonsözünü okuyun derim..