Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Bayan_ Kitap

Bayan_ Kitap
@Bayan_Book
Aslında sadece kendimizle konuşuruz.. Bazen yükseltiriz sesimizi,başkaları da duyar mı diye. Ah Halil Cibran instagram.com/bayan_book?r=na...
366 syf.
·
Puan vermedi
Bu hikaye,tarihte günümüze kadar uzanan insan zekasının kayıtlarına maruz kalarak, inanç,adet,gelenek adı altında ritüellerini gerçekleştiren... düşünemeyen cahil hastalıklı toplumların hikayesi. Kitapta Modern toplumlar ve halk toplumları arasındaki modeller, inançlar,adetler kıyaslanmış olsa da anlatımdaki amaç insanlık tarihindeki insan adaptasyonunun daha iyi anlaşılmasıdır. Anlatımıyla, her halükarda mükemmel topluluk yoktur, ideal adaptasyon yoktur.. kanısına varıyor yazar “Bilerek ya da bilmeyerek; nüfuslar, sözde daha iyi bir yaşam kalitesi belirlemek için kendilerine yaşam stilleri ayarlamışlar lakin kimse daha cennet bahçelerini yaratamamış.” Özellikle, tarihin her sayfasında erkek egemenliği altında ezilen kadınlar için!
Hasta Toplumlar
Hasta ToplumlarRobert B. Edgerton · Buzdağı Yayınevi · 2017577 okunma
Reklam
328 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Ey yurdumun insanı, abuk subuk kitapların binlerce satış yaptığı,saçma sapan sözlerin aforizma gibi dillerde dolandığı “Mutlu olamazsın çünkü pizza değilsin” sözünden nasıl gerçek bir anlam çıkartılabilir bilmiyorum ama eğer çıkartabiliyorsanız da bu kitabı okumayın. Bu bir ihanet gibi! Ey gerçek okur işte size yurdumun bir düşünen beyni daha
Uğur Batı
Uğur Batı
Kusursuz Kararlar Vermek ve İkna Sanatı
Kusursuz Kararlar Vermek ve İkna Sanatı
kitap araştırma- inceleme psikoloji, kararlarımızın anatomisi; akıllı insanlar neden aptalca hatalar yapar? Karar veren beyin,değişen beyin, irrasyonel beyin, önyargılı beyin, iknacı,yaratıcı,kriz, fırsatçı,dönüşüm,anın cazibesi,geleceğin beyni ve özgür beyin...sanırım “onu” fazla küçümsüyoruz .. Batı, ilk sayfada uyarıyor: Sanki her şey beynimizin bir oyunu!” ama merak etmeyin oyunun tiolarını gayet anlaşılır, rahat okunabilir bir şekilde veriyor. Gelelim kitabı okuduktan sonraki hissiyatıma: Ne acizliktir ki diyorum :(( doğduğum günden beri onu vücudumun üzerinde taşıyorum ama onu nasıl kullanmam gerektiğini ve tam anlamıyla işlevini bile bilmiyorum. Yazarın keyifli anlatımıyla birlikte,kendinize soracağınız sorular çok olacak, cevapları bulamasanız bile soruyu doğru sorun yeter ;)
Kusursuz Kararlar Vermek ve İkna Sanatı
Kusursuz Kararlar Vermek ve İkna SanatıUğur Batı · Doğan Kitap · 202094 okunma
120 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Yüzyıllardır süregelen kurallar, inançlar... Günümüze baktığımızda da insanlar yeni bir dünyada yeni kurallar yaratıyor.. ve yarattıkları o şeye bakarak tatmin olduklarını ileri sürüyorlar. Peki ama bu durumları yaratırken kendilerine soru sormayı unutmuş olabilirler mi.? İşte bu kitap da Erich Fromm soruyor: kendine bakarak ne söyleyebilirsin? Sanırım bir çok kişinin cevabı da şu:benim dinim sağlam temellere dayalı. Ama bu kişiler dini kurallarını yerine getirirken kendi ruhunun isteklerini arzularını görmezden gelerek, ruhunu aç bırakıyor, Tanrıyı o kadar çok seviyor ki kendini sevmeyi düşünmüyor bile ve kendini sevmeyen insan bir başkasını da sevmeyi beceremiyor... işte orada Psikanaliz giriyor devreye. Din ile Psikanalizin anlamlarındaki ikilikleri tartışabileceğimiz bir kitap, bunu da ilk psikanalistler; din karşıtı olan Freud ve din yandaşı Jung ile yapabilirsiniz. Peki ama bu dahiler sandığımız gibi karşıt ve yanlılar mı? Okuyun, sandığınız gibi olmadığını göreceksiniz. ;)
Psikanaliz ve Din
Psikanaliz ve DinErich Fromm · Say Yayınları · 20231,073 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
432 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Nietzsche ağladığında inanın ki ben de ağladım, bu kadar güçlü bir zekaya sahip birinin yalnız kalıp çaresizliği yaşaması sanırım çok zoruma gitti.. Güçlü zeka da nasıl olur? derseniz eğer: zekasının getirmiş olduğu o irade onu güçlü kılan; hırslarının üzerine daha büyük hırslar eklemesi...bunlara istinaden de kimse tarafından anlaşılamayıp yalnız kalması. Kitapta Nietzsche, Salome ile öpüşmesi dışında hiç bir kadın ile duygusal birliktelik yaşamadığını söylüyor, ne kadarı doğru bilmiyorum ama bu duruma üzgünlüğüm Nietzsche ye değil tabi ki; o devirde yaşamış olan kadınlara.. zira; Zeki adam güzel sever iyi sevişir. Neyse bu kadar dedikodu da yeter azıcık kitaptan bahsedelim. Kitaptaki karakterlerin hepsi gerçek, onun dışında Nietzsche’nin güçlü fikirleri, bir çok erkeğin başını döndüren Salome’ye olan umutsuz aşkı (1882) de yaşanan bazı olaylar.. Doktor Josef Breuer’in hastası olan Bertha (Über histerie) üzerine ilk vakası hatta bununla birlikte psikanalizde ilk devrim. Bu kitapta yaşanan olayların çoğu kurgu olsa da kişilerin birbirleriyle ilişkileri göz önünde bulundurularak ihtimal dahilinde yazılmış bir kitap, kitap demeye dilim de varmıyor ya; zengin bir eser. Not: Bu eseri okumadan kim ne dediğimi anlayabilir ki. ;)
Nietzsche Ağladığında
Nietzsche AğladığındaIrvin D. Yalom · Ayrıntı Yayınları · 202352bin okunma
392 syf.
·
Puan vermedi
Kendi isteklerinin dışındaki açılan parantezi kendi iradeleriyle kapatanlar (.. .. ....—.. .. ....) Sanki bu olayla “bir basamak daha yükseldim” der gibi intihar eden bütün şairler. Sanki kimseye veremedikleri, kimsenin de tutamadığı ellerini intihar eşliğinde kendileri tutuyorlar-mış gibi. Yunus Emre için insan ruhu bir kuştur ve vakti geldiğinde uçup gider. Mevlana için ölüm bir vuslattır, sevinilmesini ister çünkü ölüm yeniden doğmaktır. Ölüm geldiğinde kaçınılmaz sona kimsenin itiraz etme şansı yoktur. Peki ama yaşamaya itiraz edenler! düşüncelerini şu koca dünyaya sığdıramayıp, ölümü arzulayıp, vuslata vaktinden önce varmak isteyenler... İntiharın aslında bir yardım çağrısı olduğunu iddia ederler ama Beşir Fuad için bu söz konusu bile değildir. Çünkü onun tasarlamış olduğu ölüm ve ölüm esnasında kendi kanıyla yazmış olduğu son satırlar hafızalara kazınır ve sonrasında intihar salgınları başlar. Gerçeğin ters yüz etmiş halidir Nilgün Marmara attığı kahkahaları yıllarca unutamaz arkadaşları ve hiçbiri bilmez on yıl boyunca şiirler yazdığını. Taa ki; Nilgün 13 Ekim akşamına pencereden kanatlanıp sessiz sedasız uçana kadar. Kenan Özcan da cezaevinde intihar eden, ne ilk ne de son kişi olur. bu bir karşı çıkıştır esasında ama intihar edenin suçlusu aranmaz ki zaten. “Hayatın neresinden dönülürse kardır” der hep Zafer Ekin Karabay belki de onun isteği o yardım çağrısıydı, yaramı sar der gibiydi son şiiri “yara bandı”nın satırlarında... Kim bilir Ne dersiniz: Gerçekten Özgür irade var mıdır? Yoksa biz bir yanılsamayı mı yaşıyoruz?
İntihar Şairleri
İntihar ŞairleriKolektif · Varlık Yayınları · 201640 okunma
Reklam
80 syf.
·
Puan vermedi
·
17 saatte okudu
(Sapere aude ) Bilmeye cesaret et; düsturuyla yola çıkıldı ve işte yolun sonuna gelindiğinde karşılaşılan slogan: “Gününü gün et ve sömür sömürebildiğin kadar.” Ahmet Doğan’ın çevirisi ve ön sözündeki haklı isyanlarıyla; Ruh,ahlak ve pratik eğitim üzerine
Immanuel Kant
Immanuel Kant
ın çıkarımları. İnsan eğitime ihtiyaç duyan tek varlık. En anlaşılmaz olan bu varlığı “insanı” eğitebilmek elbette hiç kolay olamasa gerek. Ve, Eğitim dediğimizde ne kadar da çok şeyi kapsıyor içine değil mi, Ahlaki, ruhani ve pratikte yapılacak olanlar, çok fazla çaba gerektirir. Ama bunu kısaca özetlemek gerekirse; sanırım şunu diyebilirim: Sende olmayanı bir başkasına veremezsin. İyi bir ebeveyn olmak istiyorsanız ;) okuyun.
Eğitim Üzerine
Eğitim ÜzerineImmanuel Kant · İz Yayıncılık · 20181,718 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
·
27 saatte okudu
Varoluşçuluk, kitabı okumadan önce benim de tam anlamını bilemediğim bir sözcüktü sadece.. Varoluşçuluk 19. Yüzyılın sonlarında — daha çok Almanya’da filizleniyor. Nietzsche, Schler gibi filozoflar varoluşçuluğun tohumlarını atıyorlar. Sartre’nin kitapları da bu sıralar çıkıyor. Varoluşçuluğa yöneltilen eleştiriler de çok fazla oluyor, Marksçılar, katolikler, komünistler... Mesela, Komünistlerin öne sürdüğü varoluşçuluk: umutsuzluğun doğurduğu bir durgunluk,miskinlik içinde kalmaya çağırıyormuş insanları tek başına bir gözleyicilik bir işe yaramazmış ve sonunda da burjuva felsefesine sürüklermiş insanı... Varoluşçuluğun tanımını, kökenini, ayrıntılı eleştirilerini, bilmek istediğiniz her şeyi Sartre’nin açıklamalarıyla bu kitapta bulabilirsiniz. Bilmiyorsanız ;) okuyun.
Varoluşçuluk
VaroluşçulukJean-Paul Sartre · Say Yayınları · 20193,162 okunma
429 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Düşünce Tarihi
Düşünce Tarihi
dört bin yıllık bir düşün serüveni. Daha dünyamız gök boşluğunda bir gaz bulutu oluşumundan günümüze kadar uzanan, insanın, tarihin, dinin, bilinenin ve bilinmeyenin üzerine
Orhan Hançerlioğlu
Orhan Hançerlioğlu
‘nun eleştirel incelemeleri, ki; bazı filozoflara olan eleştirel yaklaşımı canınızı sıkabilir, ama o kadar bilgi yoğunluğu olan bu kitapta ben onları es geçtim diyebilirim. Taştan topraktan, bitkilerden hayvanlardan,insana kadar gelen bu süreç, ve siz bu sürecin nasıl işlediğini merak ediyorsanız okunabilecek kitaplardan biri. Kitabın bende bıraktığı hissiyat: Mutluluk arayan insanlar, erdemli olmak isteyenler, Etik bir yaşam sürmek isteyenler ve bunların bağlamında gelen yaşadığımız toplumdaki dini inançlar... Bugün erdemli olmak isteyen bir insan, bunu gerçekten Erdem olarak kabul ettiği için değil, bunun yaşadığı toplumun getirdiği kural, buyruk olduğu için erdemlidir. Kısacası: insanoğlu yaratıldığı günden bu yana hep bir çatışma halinde, insana, doğaya, yaşama ama en çok da kendine. Daha da ne diyeyim :) okuyun.
Düşünce Tarihi
Düşünce TarihiOrhan Hançerlioğlu · Remzi Kitabevi · 2017533 okunma
443 syf.
·
Puan vermedi
·
539 günde okudu
Tanrılar Okulu
Tanrılar Okulu
kişisel gelişim adı altında yazılmış bir kitap Ne yani! benim kişisel gelişimimi bu kitap sağlayabilir mi? Tabi ki de tek başına sağlayamaz ama çok iyi bir destek olabilir. Hayatınızın temelini yaşadıklarınızdan ders çıkartarak kurarken bu tarz kitaplar da sizin çatınız olabilir. Çünkü insan yaşayarak öğrenir,yaşadıklarıyla hayatı çıkarımlar.. Okuyarak bilinçlenir, bilinçlenmek sorgulamayı getirir, zira;soruyu doğru sorabilmek doğru cevabı verebilmekten daha önemlidir. Gelelim kitabın bana verdiği hissiyata,bir çok yerini okurken babamın sözlerini duyar gibi oldum( Bu dünyanın senin etrafında döndüğünü unutma, sen varsan ben varım,sen varsan bir başkası var, sen bu dünyada yoksan zaten hiçbir şey yok) gibi. Yazarın insanların kalbini Pandora’nın kutusuna benzetip o kara delikten yayıldıklarını, aslında başlıca sorunun burdan kaynaklandığını insanların durmadan olumsuz düşüncelerini yenemediği sürece kötülüklerden kurtulamayacığımızı, dünyayı nasıl düşünürsek öyle olacağını savunmakta. Bu savunmayı felsefik bir dille anlatmış olması belki de; bazı kişilere yazarın sözleri, karışık ve ağar gelmiş. Bence gayet yalın, okunabilir, baş ucu yapılabilir,kişisel gelişimde katkı sağlaya-bilir.. Daha da ne diyeyim ;)) Okuyun. “Bağımlı olmak, istem dışı bile olsa her zaman kişisel bir seçimdir. Hiç kimse veya hiçbir şey seni bağımlı olmaya zorlayamaz, bunu kendin için ancak sen yaparsın.” Unutmayalım :)
Tanrılar Okulu
Tanrılar OkuluStefano D'Anna · Sinedie Yayınları · 20114,217 okunma
302 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Raymond Geuss’in bu kitabını çok da okumaya değer bulmadım diyebilirim Kitabın daha önsözünü okurken yazarın durmadan bu kitap Akademisyenler için yazılmamıştır, akademisyenlere yönelik değildir, gerçek okurları felsefe alanında eğitim almamış insanlardır. demesiyle, aklımda deli sorular başladı.. Yazarın antik çağ filozoflarının tezlerini, ortaya koymuş oldukları soruları ya da cevapları (çoğunluk sokrates’in) toplumsal koşullara bağlı olarak değişir diyerek, (konuyu da değiştirerek)kendi çıkarımlarını biz akademisyen olmayan okurlarına sunmuş. Belki benim haddime değil ama yazar o düşünürlerin tezlerini çürütebilmek adına, kılı kırk yarar gibi görünse de, konuları epey saptırmış. Daha da ne diyeyim, zamanınızı harcamayın.
Sokrates'ten Adorno'ya Felsefe
Sokrates'ten Adorno'ya FelsefeRaymond Geuss · Dipnot Yayınları · 20197 okunma
Reklam
192 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
İlk olarak şunu söylemeliyim ki, ben yaptığım incelemelerde uğraş vermeden kitabı bitirdiğim gibi içeriği ile ilgili ne düşünmüşsem o an en kısa şekilde yazarım. ( çünkü sıkılırım da uzun incelemeleri okumaktan ;)) Lakin: Bertnard Russell öyle uğraş vermeden hemen geçeceğim bir yazar değil ve onun o zekasına da istinaden incelememi biraz daha
Mutlu Olma Sanatı
Mutlu Olma SanatıBertrand Russell · Say Yayınları · 20134,039 okunma
320 syf.
·
Puan vermedi
·
19 saatte okudu
Bu günlerde okuduğum en ilginç araştırma kitabıydı diyebilirim. Seçkin Sarpkaya’nın Türk Halk Bilimi Anabilim Dalın’da yüksek lisans tezi olarak hazırlamış olduğu kitap. Türk mitolojisinden bu yana süregelen efsaneler masallar ve onların korku dolu “demonik” varlıkları. Cin,dev,Peri,cadı,canavar, ejderha,şahmaran, şeytan.. Yazar, Türk sahası masallarında kahramanlarımızın karşısında bulunan varlıkları araştırıp en ince ayrıntısına kadar anlatıp, alıntılar ve örneklerle keyiflendirmiş. Masallarda demonik varlıklara yer verilmesi çocuğun gelişimi ve hayal gücüne büyük etki sağlarken, korkuyu belli demonik varlıklarla sembolleştirip dini unsurlar kullanılarak yapılırsa..kötü eylemlerden uzak durması için örnek verilip anlatılan masallar çocuğun gerçek fikir ve düşüncelerini de engelleyeceğini düşünenlerdenim. Örnek vermem gerekirse: Çocukluğumuzda bu tarz hikayeler çok anlatılırdı, o zaman çocuk aklımla korkar ama bir taraftanda varlıkları üzerine düşünür “acaba” derdim, sonra acaba deyip varlıklarından şüphe ettiğim için, günaha girdim mi diye düşünür, yine korkardım. Son söz kitapta da sözü geçen Albet Einstein’ın “Çocuklarınızın zeki olmalarını istiyorsanız onlara masal anlatın. Daha zeki olmalarını istiyorsanız daha çok anlatın.” Daha da ne diyeyim. Okuyun
Türklerin Şeytani Masalları
Türklerin Şeytani MasallarıSeçkin Sarpkaya · Karakum Yayınları · 202168 okunma
232 syf.
·
Puan vermedi
·
27 saatte okudu
Kendinize,bazı şeylerin neden iyi,bazı şeylerin neden kötü olduğunun sorularını sorabiliyor olmanız bile bu kitabı okumanız için bir sebep. Kimleri neyin doğru, neyin yanlış olduğunu öğrenmek için toplumsal hareketlerimize bakmamız gerektiğini söylerken.. kimileri doğuştan bu erdemlere sahip olarak doğduğumuzu söyler..Kimileri iyi ahlaklı olabilmemiz için dini öne sürerken, kimileri onu doğadan öğrenebileceğimizi söyler. Kitapta ünlü filozofların teorileri ve Brıan Boore’nin yorumlarıyla; hayatınızın her evresinde etik davranabilmek adına bir çok sorunuzun cevabını bu kitapta bulabilirsiniz. Soruyorsanız! Okuyun
Etik 101
Etik 101Brian Boone · Say Yayınları · 2019186 okunma
296 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Felsefe 101 dünyanın en büyük filozoflarının varoluşçuluğa, doğaya, hakikate ilişkin düşüncelerinin yer aldığı bir kitap. Kitap; şekiller, resimler ve kısa hikayelerle daha da zengin bir hal almış, fakat felsefeye ilginiz olup, birkaç felsefeye giriş kitabı okumuşsanız bu kitap size yavan gelecektir Haa ben ezber yapmak istiyorum, diyorsanız. kesinlikle okuyun iyi bir kaynak. Ve son söz İsmini hatırlayamadığım bir düşünürden: Bir gün bilgiyi hakikaten anlayacak mıyız?
Felsefe 101
Felsefe 101Paul Kleinman · Say Yayınları · 2018957 okunma
272 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Dini dürtülerimiz ilk evrimini Fransa’nın Lascaux şehrinde mağara resimleriyle başlayıp günümüze kadar 5000 yıldan beri insanlığın psikolojisinin bir parçası olmuştur. Dünyada yaşanan beş ana din; Yahudilik, Hristiyanlık, İslam, Budizm ve Hinduizm ve bunun ötesinde küçük guruplara ayrılmış geniş bir alan... bu küçük dini inançlara sahip gurupları hiç bir kitabın bize aktarması mümkün değil gibi. Ama en azından kişiliğinizin gelişimi adına bu kitapta dinler hakkında bilmeniz gerekenleri öğrenebilirsiniz. Haa; ben dinimde hiç bir şüpheye yer vermiyorum diyorsanız çok fazla bu tarz kitaplar okumayın.
Dinler Tarihi 101
Dinler Tarihi 101Peter Archer · Say Yayınları · 2018878 okunma
54 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.