Göçmüş kıtalar üstünde kuşlar dönüyor garipsi
Çığlık çığlığa kuşlar dönüyor evcil ve tedirgin
Gök mavisi bir türkü dolanmış yüreciğime
Selsele yolculuklar tütüyor gözlerimde, neyleyim
İnsan demişim, kitap yüzlü insanlar demişim gidemiyorum...
Sen de uzak ülkelerden dönüyorsun
Ve bana bütün söyleyebildiklerin
Akşam evinin eşiğinde oturmuş
Serinleyen birinin
Aklına gelebilecek düşünceler
Peki, ne anlamı var öyleyse
Bunca yolculuğun..
Biz bu kendimizi boşuna soruyoruz kendimize
Boşuna asıyoruz onları, boşuna öldürüyoruz
Bu bizim gözlerimizden ufacık şeyler geçiyor – acaba?
Evet, çok değil, bakışırken düzeltiyoruz
Biz ne garip şeyleriz ki; doluyuz, bazıyız, avuntuluyuz
Ve bizim en güzel öldüğümüzdür bu: yaşamak
Ben biliyorum, yalan mı, sizde biliyorsunuz.
~
üç sözcükten oluşan bir cümleye
"hayat buymuş demek"
sığacak denli yalındır yaşam
insan yalnız yaptıklarıyla değil
yapmadıklarıyla da insandır
yıllardır
"bana yaşamımı geri ver"
diyeceğim
birini arıyorum
savaşa gitmedim
para sahibi olmadım
ünüm, unvanım olmadı
tüm yaşamım boyunca eksik bir şey vardı
hiçbir zaman bulup çıkaramadım
~