Özge Şenyigit
@Cavusss
İzmir
28 okur puanı
Haziran 2020 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Sabitlenmiş gönderi
Herkesin kendine göre bir zevki vardır. Kimi bahçe ile meşgul olmak, güzel çiçekler yetiştirmek ister. Bazı insanlar da adam yetiştirmekten hoşlanır.
Mustafa Kemal ATATÜRK
Öğrenme süreci zaman zaman riskler içerir; insanın tanımadığı yanlarıyla yüzleşmesinin rahatsızlığını yaşaması gibi.
İnsan bu güneş sisteminin sınırsız ölüm denizinde yok olmaya mahkum olduğunu idrak edebilecek bir öngörüye artık sahip değil ve insan yapısı başarı tapinağinin bir gün kaçınılmaz olarak evrenin yıkıntıları altında kalacağını göremez hâlde.
Russle'dan alıntı
Okur Takip Önerileri
Bir başlangıç, dengelerin doğruluğuna en büyük özenin gösterilmesi gereken zamandır.
Var olmak işte bu, diye düşündüm; bir neşe kıpırtısı, bir acının sancısı, yoğun bir keyif, tenin altında atan damar; bunlardan başka anlatacak gerçek hiçbir şey yok.
Şeylerin bütünlüğü, bazen bağlantıyı engelliyormuş gibi görünen rahatsızlık verici öğelerle bağlıdır.
Duyguları tanımlayan sözcükler çok belirsiz, bunları kullanmaktan kaçınıp nesnelerin, insanların kendileriyle, yani olayların sadık betimlemeleri ile yetinmek lazım.
400 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Zihin bedene emredince beden itaat eder, ama zihin kendi kendine emredince direnişle karşılaşır.
Filozoflar genellikle geometrinin dikkatli mantıksal adımlar yoluyla, kararlaştırılan başlangıç noktalarından şaşırtıcı sonuçlara doğru gitme biçimine hayranlık duyar.
Pascal'ın Bahsi
Tanrı varsa, sadece en güvenli bahis olduğu için kendisine inanan insanlara olumlu gözle bakmayacaktır. Bu Tanrı'ya inanmak için yanlış bir neden gibi görünür. Böyle bir nedenden ötürü tanrıya inanmak fazlasıyla çıkarcı bir davranıştır, çünkü bedeli ne olursa olsun ruhunuzu bencilce kurtarmak istemenize dayanır. Bir başka tehlike de Tanrı'nın, bu kumarbaz argümanını kullanan hiç kimsenin cennete gitmemesinin garantiye alması olabilirdi.
Cogito ergo sum
Descartes'a göre bir cin var olsa ve onu kandırsa bile, o cinin kandırdığı bir şey olmalıydı. Bir düşünce sahip olduğu sürece o, Descartes, var olmak zorundaydı. Var olmasaydı, cin onun var olduğunu düşünmesini sağlayamazdı, zira var olmayan bir şey düşüncelere sahip olamazdı. Descartes'ın bu durumdan çıkardığı sonuç "Düşünüyorum, öyleyse varım." oldu.
Bırak eylemlerin senin yerine konuşsun.
Sayfa 26
Boethius
Hiçbir şey kendi içinde kötü değildir; her şey onun hakkında nasıl düşündüğümüze bağlıdır. Mutluluk dünyanın değil, aklın bir durumudur.