Şebnem
@Cilginbiyolog
1246 okur puanı
Aralık 2019 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Sabitlenmiş gönderi
Artık karşısına gözlerinin titreyen işaretlerini okuyabilen birinin çıkması gerektiğine inanıyordu.
Sayfa 26Kitabı okudu
Ruhunun derinliklerinden geçecekleri hiçbir zaman önceden kestiremezdi.
Sayfa 47Kitabı okuyor
Yazgının yolları her zaman gizemlidir...
Sayfa 41Kitabı okuyor
Okur Takip Önerileri
Günler geçip gidiyor ve aşk kalıyor.
Ruhun kendisi, aşktan ve ete kemiğe bürünmüş acıdan başka nedir?
Sayfa 39Kitabı okuyor
Aşk sayesinde ruhumun bir cismi olduğu bilincini duyumsuyorum ve ona dokunuyorum.
Sayfa 39Kitabı okuyor
İnsan tek başına kalınca ve gözlerini geleceğe kapayınca, sonsuzluğun o korkunç uçurumu ortaya çıkıyor. Sonsuzluk gelecek değil. Biz ölünce, ölüm bize çevremizde yarım daire çizdiriyor, o zaman geriye, geçmişe, geçip bitmiş olana doğru yürümeye başlıyoruz. Ve böylece yazgımızın yumağını çöze çöze, bize hazırladığı bir sonsuzluk asla var olmadığı için, hiç ulaşamadan hiçliğe doğru yürüyerek gidiyor, gidiyoruz.
Sayfa 38Kitabı okuyor
Her yeni saate, önceki saatlerin beni ittiği düşüncesine kapılıyorum, geleceği hiç bilemedim. Ve onu sezinlemeye başladığım şu an, geçmişe dönecekmiş gibi geliyor bana. Euginia hemen hemen bir anı benim için. Geçip giden günler... bu gün, geçen bu sonsuz gün, iç sıkıntısının sisinde kayıp gidiyor. Bugün dün gibi, yarın bugün gibi.
Sayfa 38Kitabı okuyor
Bir kitabı okumayı düşünüyor
Peki söyle bana Orfeo, tanrının, dünyanın ve nesnelerin olması gerekli mi? Bir şey olması gerekli mi? Bu gereklilik fikri, rastlantının kafamızda oluşturduğu üstün modelden başka nedir, ne dersin?
Sayfa 37Kitabı okuyor
Bilim ne kadar da şiirsel.
Sayfa 25Kitabı okuyor
Önceden hazırlanmış bir uyumla birbirimize yazılmıştık; birbirimizi tamamlayan iki monadız biz.
Sayfa 25Kitabı okuyor
Her yasa bir ritim yasasıdır, ritim de aşktır.
Sayfa 24Kitabı okuyor
En üstün sanat rastlantı sanatıdır.
Sayfa 23Kitabı okuyor
Evet, evet bilinçsiz bir sıkıntı. Hemen hemen hepimiz bilinçsizce sıkılıyoruz. Sıkıntı yaşamın temeli; oyunları, eğlenceleri, romanlari ve aşkı bulan sıkıntıdır. Yaşamın sisi, tatlı bir sıkıntı, ekşimtrak likör damlatıyor. Butunbu günlük ve anlamsız olaylar; vakit geçirdiğimiz, yaşamı uzattığımız bütün bu tatlı söyleşiler dünya tatlısı sıkıntıdan başka nedir ki?
Sayfa 21Kitabı okuyor
Artık yaşamın bir ereği var; kazanmam gereken bir sabah var.
Sayfa 12Kitabı okuyor