Daso
@Daso13
64 okur puanı
Eylül 2023 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
Okur Takip Önerileri
Bu yaşa erdirdin beni, gençtim almadın canımı
ölmedim genç olarak, ölmedim beni leylak
büklümlerinin içten ve dışardan
sarmaladığı günlerde
bir zamandı
heves ettim gölgemi enginde yatan
o berrak sayfada gezindirsem diye
ölmedim, bir gençlik ölümü saklı kaldı bende.
Vakti vardıysa aşkın, onu beklemeliydi
genç olmak yetmiyordu fayrap sevişmek
Şaştım Kaldım
Sözde, senden kaçıyorum doludizgin atlarla,
Bazan sessiz sedasız, ipekten kanatlarla,
Ama sen hep bin yıllık bilenmiş inatlarla,
Karşıma çıkıyorsun en serin imbatlarla,
Adını yazıyorsun bulduğun fırsatlarla,
Yüreğimin başına noktalarla, hatlarla,
Baş başa kalıyorum sonunda heyhatlarla,
Sözde senden kaçıyorum doludizgin atlarla..
Ne olur bir gün beni kapında olsun dinle,
Öldür bendeki beni, sonra dirilt kendinle,
Çarpsan karasevdayı en azından yüz binle,
Nasıl bağlandığımı anlarsın kemendinle.
Kaç defa çıkıp gittim buralardan yeminle,
Ama her defasında geri döndüm seninle.
Hangi düğüm çözülür nazla, sitemle, kinle?
Ne olur bir gün beni, kapında olsun dinle..
Şaşırdım kaldım işte, bilmem ki n’emsin?
Bazan kız kardeşimsin, bazan öpöz annemsin,
Sultanımsın susunca, konuşunca kölemsin,
Eksilmeyen çilemsin,
Orada ufuk çizgim, burda yanım yöremsin,
Beni ruh gibi saran sonsuzluk dairemsin,
Çaresizim, çaremsin.
Şaşırdım kaldım işte, bilmem ki n’emsin?
~Hiçbir hakikat önünde diz çökülmesini hak etmez
Herkes, kesin gözüyle bakılan ya da bilimsel bir gerçeklik olarak kabul gören şeyleri eleştirme ve onlara karşı çıkma hakkına sahiptir. En akıl dışı spekülasyonlar, en saçma iddialar gelecek gerçeklikler tarlasını kendilerince eker ve bir dönemin gerçekliğinin tartışmasız konuma gelmesini engellerler.
Utanç verici eski olayların izini kaybetmek istemiyorsak, bunların tekrarlanmasının sonsuza kadar önüne geçecek olan şartlan oluşturmadıkça, “hafıza ödevi” kisvesi altında uyandırdıkları cazibeye karşı temkinli olmamız gerekir. Bugün, hatırasının her türlü insanlıkdışı davranışın önüne geçmesi gereken Holokost dehşetinin, Filistin halkını ezen ve kendisini kınamak için yükseltilen her türlü sesi antisemit olmakla suçlayan bir İsrail politikasına karşı teminat işlevi gördüğüne tanıklık etmiyor muyuz?
Burada şüphe duyulan, ne Yahudi halkı tarafından vahşete ödenen utanç verici bedel ne de İsraillilerin barış ve özgürlük içerisinde yaşama hakkıdır. Sorgulanan, popülist bir hükümetin- ki sonuçta ülkenin en insani ve aklı başında kesimi tarafından da itham edilmektedir- korkuyu ve geçmiş acıları kullanarak, milyonlarca kadın ve erkeğin varlığını terör ve terörizmin kanlı ağlarına atan demagojisidir.
Kendi kendini yok eden bir dünyaya çözüm getirmenin yolu, onu kınamak değil, üzerindeki molozlardan arındırmak ve yeni bir medeniyet inşa etmektir.
—Hoş görülmeyenin açığa vurulması, sonuç olarak barbarlığa gizliden gizliye kaçınılmaz ve hatta çelişkili biçimde cazip bir nitelik yükleyen bir acizlik ifadesini de beraberinde getirmeye aşırı eğilimlidir.
Her türlü radikal değişim beklentisinden sıyrılmış bir durumda, her şeyin yalnızca daha kötüye doğru evrildiği inancıyla kızıştırılmış bıkkınlık, en azından bu kasvetli varlığımızı gizlice renklendiren alçaklıklardan, yüz kızartıcı suçlardan, cürümlerden, kötülüklerden zevk almaktan başka bir şey beklemez.
Düşmanın kim olduğunu karıştırmamak gerekir: çirkin olan, ne anlama gelirse gelsin, rahatsız edici bir söz değil; bunun, kendisini manipüle eden çıkarların kölesi olmasıdır.
Duyarlılığa kendini özgürce ifade etme hakkı tanımak, bilinci onunla damıtmanın ve gizlice iltihaplanarak vahşiliğe kaynaklık eden derin yaralardan kaçınmanın en iyi yolu değil midir?
Suçlanması gereken semptom değil; kaşıntının, apsenin, salgının yayılmasına ortam hazırlayan koşulların kökünü kazımak konusundaki gayretsizliğimizdir. Alçaklığın üstesinden gelme takıntısı, daha iyi, diğer bir deyişle daha insani, yaşama arzusu ile desteklenmelidir.
—Akılsızlık ve alçaklıkla savaşmak, cesaretlerini kırmak, bunların kendilerini ifade etmesini yasaklama yoluyla gerçekleştirilemez: hoşa gitmeyen bir olguyu eleştirmenin en iyi yolu, onu değiştirecek bir ortam yaratmaktır. Akılsızlık, alçaklık ve kirli düşünce, yaralı bir alıngan-lığın cerahatidir. Bu cerahatin atılışına engel olmak, yarayı iyileştirmek amacıyla kaynağını teşhis etmek yerine onu kızıştırmaktır.
Eğer bir anomalinin sosyal dokuyu zehirlemesini istemiyorsak, onu olduğu gibi tanımlamamız gerekir: bireydeki ve toplumdaki bir sıkıntının belirtisi olarak...