…Herkes değilse bile, çoğu kişi sarsıcı olaylar karşısında müdahale edemez halde olmaya alışmıştır. Sessizliği bozmanın, kafesten kaçmanın, yanlışlara işaret etmenin, değişiklik talep etmenin korkunç cezaları vardır.
Her yirmi yılda bir özgürlükler için yeniden bir savaşım verilmesi gerektiğini savunan bakış açısında büyük bir gerçeklik payı var. Kimi zaman ise, sanki her beş dakikada bir savaşmalıymışız gibi hissederiz.
Sırf önünüzde durduğu için ağzınızı sulandıran bir şeyi seçmek, ruhsal Benliği asla doyurmayacaktır. Sezgi de bunun için vardır zaten; ruhun doğrudan habercisidir.