Kitabı bitirdiğim zaman düşündüğüm tek şey şuydu "Yöneticiler hiç mi değişmiyor?"
Kitabın başlığında da yazıldığı gibi korkunç sonlu bir peri masalıdır.
Fabl tarzındaki bu siyası hiciv romanı Starlin'i ve kapitalizmi eleştirmektedir .
Kitap bir çiftlikte zulüm altında ve insanların çıkarları için çalışan hayvanların, bu zulme daha fazla katlanamayıp Koca Reis'in akıllarına koydukları düşünce ile isyan etmeleriyle başlıyor . Bu isyanla amaçlarına ulaşan çiftlik hayvanlarının başlarına isyanın öncüsü domuzlar geçer ve yeni dönem başlar .
İnsana benzememe nutuğu çekmekle işe başlayan domuzlar gün geçtikçe daha çok insanlaşmışlardır . Giysi gimeme , ticaret yapmama , yatakta yatmama gibi insanlarda kınadıkları tüm davranışları yapmışlar ve diğer hayvanlar bunun nedenini sorduklarında ise onlara kendilerinin çok çalıştıklarını çiftliğin beyin takımı olduklarını söylemişlerdi .
Zaman geçtikçe kendilerini çiftliğin sahibi zanneden domuzlar hayvanlara sömürü uygulamaya başlamış ve insanlardan hiç bir farkları kalmamıştır .
Yalın bir dille ve akıcı bir şekilde yazılmış kitap okudukça bizi kendine çekiyor. Her bir sayfada bu günki yaşamımızdan izler taşıyor ve 1945'te yazılmış olmasına rağmen biraz durup düşünme fırsatı bulunduğunda sanki bu günü anlatıyor .
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2020248,1bin okunma
"Artık domuzların yüzlerine ne olduğu anlaşılmıştı . Dışarıdaki hayvanlar , bir domuzların yüzlerine , bir insanların yüzlerine bakıyor ; ama onları birbirlerinden ayırt edemiyorlardı."
"Bugüne kadar hâla anlayamadık ki ilim bir müzeyi andıran üniversite sarayının dört duvarı arasına hapsedilecek bir esir değildir . O cemiyetin hayatına , damalarımızdaki kan gibi yayılarak dağılacak ve benliğimizi idare edecek cevherdir . Kitaplara hapsedilen ve ciltlerle nazariyeler halinde Batı'dan aktarma bilgiler ilim değildir . Üniversiteyi ne kadar muhteşem bina etseniz , damarlarımızda ilmin hayatı cereyan etmedikçe onu dışarıdan almak kabil olmayacaktır . "
Fikirlerden yapılmış temel taşları olmadan , hayatın sonsuzluk kervanında yürümeğe azmetmiş bir Anadolu'nun , gelecekteki medeniyet tarihine isim bırakması imkânsızdır .