DoganTAŞÇI

DoganTAŞÇI
@DoganTasci
Yazarım, evliyim, şiir okur, ney üfler ve bağlama çalarım. Yayınlanmış Kitaplarım: 1-Sırat-ı Müstakimde Yarışanlar 2-Sırat-ı Müstakimde Rehberlerimiz 3-Sırat- ı Müstakimde İz Bırakanlar İnstegram: mfdgntsci
Kamu Yönetimi ve İlahiyat
45 okur puanı
Mayıs 2024 tarihinde katıldı
DoganTAŞÇI tekrar paylaştı.
Sünnet-i seniyyeye, hadis-i şerife çok çatıyorlar. Neden? Sünnet-i seniyye onların foyalarını ortaya çıkarıyor, onların günahlarını, hatalarını çok güzel açıklıyor da ondan... Prof. Dr. Mahmud Esad COŞAN Rh.A 07.01.2001
Reklam
DoganTAŞÇI tekrar paylaştı.
Cemil Meriç, diyalektiği bir metot olarak uygulayan 'serazad' bir düşünür; sonunda titreyip kendine/yuvaya dönmüş, hidayete ermiş, hak yolunu bulmuş eski bir Marksist; Batı'yı tanıdığı öl­çüde, ışığın ancak Doğu'dan gelebileceğinin farkına varmış eski bir batıcı; Doğu ile Batı ve/veya 'muhteşem bir mazi' ile 'muhte­şem bir istikbal'i birbirlerine bağlamanın yılmaz misyoneri, Av­rasya idealinin öncüsü veya Cemil Meriççiliğin babası; müzik zevk ve anlayışından dil ve din konusundaki görüş ve tavırlarına kadar Türk-İslam sentezinin ete kemiğe bürünmüş prototipi, son ve mükemmel Osmanlı veya bu temelde. komple ve sistema­tik bir düşünür; derin inanç sahibi modern bir mistik; komple ve sistematik bir düşünür; post-modernizmin ilk yerli ve öncü temsilcisi; otodidakt ve malûmatfuruş bir lise/Fransızca hocası... Kadıköy'den Emek-Bahçeli'ye Aznavour'dan Cemil Meriç'e Kadir Cangızbay
DoganTAŞÇI tekrar paylaştı.
Kur'ân-ı Kerim, güneş gibidir. Her yürekte farklı doğar. Her bir ayet çocuğa, kadına, evladını kaybeden babaya, muzaffer bir kumandana, yenilmiş bir Ümmete farklı şeyler söyler. Bu yüzden gün de ideolocyalar da bir daha doğmamak üzere batar. Kur'ân-ı Kerim'in sayfaları ise her gecede, her gündüzde, her yürekte yeniden doğmak için açılır, kapanır. Yeni gün doğumlarını muştular; dostlara umut, hasımlara korku aşılar. Her bir ayet, bin bir tecelliye namzettir. Muhatap; camide, mezarlıkta, çarşıda, mektepte, sarayda aynı ayeti birbirinden farklı anlar. Her okuyuşta, her yüreğe ayrı bir mânâ dokunur, camide ubudiyete, mezarlıkta dirilişe, çarşıda dünyayı imara, mektepte okumaya, sarayda adalete çağırır ayetler. Açlık gününde sabra, mihrapta yönelişe, minberde teslimiyete, Kosovada şehadete, Mohaç'ta tevekküle, cenazede vuslata, zaferde tevazuya, mektepte ilme çağırır Kur'ân-ı Kerim.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
DoganTAŞÇI tekrar paylaştı.
90’lı yılların Tarihselcileri, 2000’li yıllardan sonra Din ve Diyanet ile alakalı kurumlarda üst düzey yöneticiler oldular. Tarihselcilik belli alanlarda kuvveden fiile taşındı. 2012 yılında Diyanet’e bağlı 29 Mayıs Üniversitesi’nin bir kurumu olarak Kuramer açıldı. Kuramer, Tarihselciliğin adeta AR-GE’si gibi çalıştı. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 2014 yılında neşrettiği, “Kur’an Yolu Meâli” adlı eserde, “Cilbâb Ayeti”nin (Ahzâb, 59) izahı yapılırken düşülen şu not, Tarihselciliğin Din ve Diyanet ile alakalı müesseselerde kat ettiği mesafeyi göstermesi açısından önemlidir: “Ahzab Suresi’nden sonra inen Nûr Suresi’ndeki örtünme, devamlı ve iffeti korumaya yönelik bir farzdır. Burada emredilen cilbab(belli bir dış giysi) cariye ile hür kadınları birbirinden ayırarak asayişi korumayı ve tacizi önlemeyi hedefleyen geçici bir tedbirdir. Toplum içinde cariye kalmayınca veya başka tedbirler alma imkânı hâsıl olunca dışarı çıkarken, usûlüne göre tesettür (kapanması gereken yerlerin örtünmesi) yanında bir de, hür kadın alameti olarak cilbâb vb. elbiseler giymek gerekli olmaktan çıkmıştır.”. Nûr Suresi’nin 31. ayet-i kerimesinin farklı izahlarının olduğu ehline malumdur. Buna göre Nur Suresi’ndeki ayet, baş örtüsüne tahsis edilirse, Tarihselci yoruma göre asayişin sağlandığı hallerde bir kadın pekala şortla dolaşabilir ve bu da nasslara -haşa- aykırı olmaz.
DoganTAŞÇI tekrar paylaştı.
Modern hayatı esas alarak Kur’an’ı sorgulayan, onu tarihe hapseden Tarihselcilik, Kur’an-ı Kerîm esas alınmadığından dolayı oluşan sorunları sanki Kur’an-ı Kerîm’in uygulanmasından kaynaklanmış problemler gibi ona isnat etmekte ve O’nun tarihsel okumaya tabi tutulmasının kaçınılmaz olduğunu savunmaktadır. İslam Dünyasının sorunlarını Kur’an-ı Kerim’i sorgulayan bir anlayış değil, Kur’an’ı anlayan bir idrak çözecektir.
Reklam
Reklam
461 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.