“Onu buraya getiren benim, uzun ve mutlu bir yaşlılığı olmasını arzu ediyorum. Öyleyse onun istediği gibi yaşamam icap ediyor. Oysa benim ne kabına sığmaz bir şefkate ne de desteğe ihtiyacım var, yalnızca sessizliğe gereksinim duyuyorum; yorgunum. Bu duruma alışacak mı? Ben alışacak mıyım? Ne olacak?” (s.99).
Yaşam, anne karnına düştüğümüz andan
Diyelim, herhangi bir patron, fakirlere sadaka verse, hayvanları sevse, acı olaylar karşısında iki gözü iki çeşme ağlamadan durmasa, kısacası onu tanıyanlar tarafından genellikle iyi bir insan olarak kabul edilse bile, "ben bu sömürüden vazgeçeyim" diyemez. Çünkü o zaman, kârını devam ettiremez, kendisi de patron olmaya devam edemez.
TKP'nin patronlara düşmanlığı bizzat o kişilerle ilgili değil, sömürü ilişkileri içinde ortaya çıkan ve patronların içinde var olduğu sınıfla ilgilidir. TKP, sermaye sınıfına düşman olduğu için patronlara karşıdır.
İç Sesim kitabımı okuma listenizde görmek isterim.
Ücretsiz İndirmek için
heft-reng.blogspot.com/p/e-kitaplar.html
Kitabımı okuduğunuzu, alıntı paylaştığınızı ve incelemelerinizi görmekten mutluluk duyarım.
°°#154732904°°
Apartmanın kapısı aralandı. Aralıktan içeriye, süzülen sokak lambasının ışığı düştü. İçeri ilk bir kadın gölgesi adımını attı. Merdivenleri sessizce çıktı. Bugün hiçbir şey yapmamıştı ama çok yorgundu, ruhu yorgundu kadının. Sonra bir ara gözü saatine kaydı "00.00". Durakladı kadın.
Nefesi