Hayat, birbirinden ayırdıklarını, kısa bir müddet için tekrar yaklaştırır gibi olsa bile, uzun zaman yan yana bırakmıyordu. Geçen günleri bir daha geri getirmek mümkün değildi ve sadece hatıralar, iki insanı birbirine bağlayacak kadar kuvvetli değildi.
Katıksız bir kayıtsızlık var bugün bakışlarında, hani şu dünyada sadece üç türden insana has kayıtsızlık: Ya umutsuzca saf, ya umutsuzca içekapanık, ya da umutsuzca umut dolu insanlara.
Yukarıdan üzerine ne düşerse düşsün, kabulün olmalı. Sağanak ne kadar şiddetli, tipi ne denli dondurucu olursa olsun, bulutların biz aşağıdakilere reva gördüklerine sövemezsin.
Yeni bir üslup yaratmalı insan, yaşlılık döneminde. Haksızlıklara, sömürüye, çirkinliklere onca yıl tanık olmanın ve her şeye rağmen, kötülüğün mutlak egemenlik sağlayamadığını görmenin bilgisiyle; sakin bir itiraz geliştirmeli.