Dört tarafı telaşlarla çevrili bu şehirde
Evlerin keder yüklü sesi tütüyordu bacalardan
Ben ise her yanı ağarmış,
Yamalı mantomun ceplerinde arıyordum
Bir güz gecesinde kaybettiğim sıcaklığı
| Eda Özdemir
youtu.be/LGpbjWpNams
24 Temmuz 2011'de sayısız 'ah' döküldü toprağa...
Canım Madak yine aynı yerde anıyorum seni... Keşke yaşıyor olsaydın ve seninle yüz yüze tanışma imkanım olsaydı. Sen gittin ama geride çok güzel şiirler emanet ettin bizlere. Rahmet olsun... 🌸
“Aslında o kadar da önemli biri olmadığımız ortaya çıktığında neden üzülüyoruz ki hemen? Bunu temel bir aydınlanma alanı olarak ele alabilsek daha iyi olmaz mı? İnanmak dediğimiz şey sonuçta insanın içinde başlattığı bir eylemdir. Ve güzelliğe, aşka inanmak kadar ayrılığa da inanmak, hazır olmak gerekir. Yani her güzelliğin sonunda bir kopuş, ayrılık pusuda bekleyebilir. Madem öyle, başımıza gelen bu gibi tatsızlıklara bizi kendi bilinmeyenlerimizle yüzleştiren hayırlı felaketler gözüyle bakmamız gerekmez mi?”
| Ahlat Ağacı |
youtu.be/xU58C8X8-wM
Acem kızı güzeller güzeli, beyaz tenli,siyah saçlı ve toprak rengi gözlü bir kızdır. Sürmesi gözünden hiç eksik olmazdı. Etrafındakilere gülücükler saçar,herkes onu cıvıl cıvıl birisi olarak bilirdi. Ama gözündeki nem hiç kurumazdı ve hep o yüzündeki burukluk belli olurdu.Ali ise acem kızı ile aynı çağda delikanlı ve çalışkan birisidir. Ali ovada çalışırken hep acem kızını görür ona bakmaktan işini bir türlü bitiremezdi. Acem kızı ise sadece anlık olarak Ali’ye bakar ve kafasını çevirirdi. Baktığı anda ise Ali’ye bir gülücük atardı. Bu Ali’nin kalbinin yerinden çıkması için yeterliydi.Ali bir gün tüm cesaretini topladı artık onunla konuşmalıydı… Uygun zamanı bekledi ve onu yalnız kaldığı bir an yakaladı ve dur Acem kızı korkma dedi..Seni her gün izliyorum. Gel benim sevdiğim ol... Acem kızının gözlerinden bir damla yaş aktı ve koşarak uzaklaştı Ali’nin yanından… Ali anlam verememişti bu gözyaşlarına… O günden sonra Acem kızı ne o ovaya uğradı nede ondan bir haber alındı. Ali endişeli bir şekilde günlerce ondan haber bekledi. Aylar sonra duydu ki Acem kızı başka bir köye gelin gitmişti başlık parası karşılığında, hemde yaşlı bir köy ağasına. Ali günlerce onun için şiirler yazdı, dağlarda ovalarda bağıra bağıra okudu şiirlerini ve türkülerini...