Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.12
Perperok
Perperok
@Edebiyatci_kiz
Min kîn negirt, min li jiyâné girt...
(Ben kin tutmadım, yaşama tutundum)
Kendi kendimizle yarıştayız gülüm,
Ya ölü yıldızlara hayatı götüreceğiz,
Ya da dünyamıza inecek ölüm...
#154505445
Mamoste
Lisans
Gaziantep
Suruç, 14 Haziran
519 okur puanı
Şubat 2020 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
Küçük Ağaç'ın Eğitimi İncelemesi
Küçük Ağaç'ın Eğitimi kitabı Küçük bir Çeroki kızılderisinin hayatı öğrenmeye başlamasını konu ediniyor. Küçük yaşta annesini ve babasını kaybeden Küçük Ağaç büyükanne ve büyükbabasının yanında kalmak zorunda kalıyor. Tabi ki birer anne baba kadar olmasa da Küçük Ağaç için en az onların yerini tutacak kadar da birer anne ve baba oluyorlar ki bunu kitabı okuyunca zaten her aşamada görüyoruz.
Aslında ırkçılığa karşı bir baş kaldırıdır da kitap. Hem de beyazlara karşı tabi ki hepsine değil.
Kızılderililerin gelenek ve görenekleri, öğretileri ve yaşam tarzları bir okuyucu olarak bende güzel duygular uyandırdı. Severek okuduğum eserlerden bir eser arasına da girdi.
Şimdiden okuyacak olanlara keyifli okumalar diliyorum.
Bir idam mahkumunun son günü...
Ah! Sırtlanlar gibi haykıran iğrenç halk!
İnsan öleceği günü hatta öleceği saati bilerek nasıl yaşar? Kitabı ikinci okuyuşumda anladığım şu ki demek ki bazı kitapları insanlar ikişer hatta üçer kere okumalılar yalnız farklı duyguları o zaman hissedecekler.
Kanım dondu, dehşet içinde okudum. İdama giderken bir insanın hissettiği son şeyler bu derece film şeridi gibi geçer mi gözünüzün önünden evet evet geçiyor... Öylesine akıcı ve dehşet bir eser ki.
Yazarın dili akıcı ve sade. Okurken şifrelere ihtiyaç duymuyorsunuz. Bir o kadar da İliklerinize kadar sizleri de o giyotin sehpasına kadar sürüklüyor.
Yalnız bir adam üç yaşındaki bir kızı ve genç bir karısı varken böylesine acımasız bir ölüme mahkûm edilirken bu halk neden böyle sevinç icinde! Krallar her zaman doğruları mı yapar yani ? Ya da her zaman doğrular mı alkışlanır... Sefil ve iğrenç yaratıklar ancak böylesine acımasız bir ölüm karşısında alkış tutabilir öylesine haklı ki mahkûm...
Romanın sonunda mahkûm idam edildi mi edilmedi mi bilinmiyor ama zaten idam edilmese bile son bir yılında yaşayıp yaşamadığı da belli değildi. Sürekli bir kaçış ve özgür olmama durumu zaten bizleri yaşayan birer ölü yapmıyor mu ?
Post-modern eserlerden !
"Puslu Kıtalar Atlası" adından ve kapak resminden biraz felsefe, biraz fantastik, biraz tarih, biraz deniz olduğunu sanki görüyor gibiyiz. Kitaba geçmeden önce biraz spoiler olabilir o yüzden okuyup okumamak size kalmış.
Gel gelelim öyle zor ve sıradışı bir kitap var ki karşımızda. Bu kitaptan üniversite yıllarımda final sınavında
Okur Takip Önerileri
"Böyle Bir Sevmek" sadece şiir kitabı mıdır?
Şiir kitaplarında şaire dikkat ederim tabi ama ben bu kitabı almadan önce kapağından etkilenip aldığımı söylemeliyim. Kapağında sanki yıllardır yapayalnız bırakılmış bir odada yapayalnız kalan bir sandalye görüyorsunuz. "Sandalye yalnızların sandalyesiyim diyor sanki. Her geçen gün biraz daha büyüyen ve ağırlaşan yalnızlarına da yazılmış".
Kapanmış bir kapı ve eski bir oda. "Böyle Bir Sevmek" kaptanın aynasından yansıyanları anlatıyor. Özellikle bir kaç şiiri var ki can alıcı. Alıntılar da paylaştıklarım özellikle de. Kitapta günlük hayatta karşılaştığımız insanları görmeniz mümkün. Hatta belki bazen kendinizi bile kitapta bulmuş olabilirsiniz. Toplumun unutulmuşları, yalnız bırakılmışları, tutuklanan siyasileri("otomobil farlarına yağmur yağıyordu
Cigaram ıslanmış sokaklar nedense dar"dizeleri sorguya götürülen bir siyasiyi anlatır.) gizli ve saygılı fahişeleri, ölümü bekleyen ihtiyarları, devrimcileri, kadınları, "Gözlüklü Hamdi'yi"( Attila İlhan'ın diğer adı) göreceksiniz. Her bir şiiri ayrı ayrı tâhlile gerek duyuyor. Estetik kaygı ile yazılmış şiirleri "sanat" adına sizi doyuma ulaştırıyor. Yalnız şiirleri anlamakta, tahlil etmekte her okuyucunun harcı değildir. Mutlaka okuyun, okutturun. Okurken de tahlil edebilirsiniz. Şimdiden iyi okumalar dilerim.
Veronika Ölmek İstiyor İncelemesi
Hayatınızda bir kere de olsa intihar etmeyi düşündünüz mü? Bence bunu düşünmeyen yoktur. Kitabı okumadan önce açıkçası bende ölmeyi hep aklımdan geçirmiştim. Ölüm isteği, dünyada bir şeyleri değiştiremeyişler, hayata dair bir iz bırakacak kadar güçsüz olma düşüncesi vs vs işte...
Neyse kitaba gelelim, Veronika 24 yaşlarında ailesi tarafından sevilen, kültürlü, güzel genç bir kız. Görünürde hiç bir şeyi eksik değil ölmek isteyecek kadar... Fakat neden olmek istediğini açıklayınca ona hak verenlerin de olması(buna bende dahil) çok normal. İntihar girişiminde bulunacak ve başarısız olacaktır. Böylece hayatının asıl geri kalanı bu günden sonra başlayacaktır. Villete adında bir akıl hastanesinde yeni insanlarla tanışacak ve asıl hayatın amacını delilikte bulacaktır. Yaklaşık bir hafta boyunca onun ölüm ve yaşam arasındaki ince çizgisini okuyoruz kitapta. Hayatının asıl amacını bulacak, ve gerçekten ölmek istiyor mu bir kez daha düşünecektir.
Mucizelerin her an her yerde karşımıza çıkabileceğini gösteren kitabı emin olun hiç sıkılmadan okuyacaksınız. Kitabı okurken kendi ruhunuzu da aramaya başlayacak ve aslında kendimizle vakit geçirmenin ne kadar önemli olduğunu göreceksiniz.
Herkesin kendisine göre farklılıkları olduğunu, herkesin kendisine has duyguları olduğunu ve asıl duygularımızın ruhumuzda gizli kalmaması gerektiğini anlatıyor aslında yazar.
Bunu bir kez daha düşünmek ve hayatımızı yeniden anlamlandırmak için okumamız gereken eserler arasında. Çünkü Veronika'da aslında hepimizin bir parça hikâyesi olduğunu düşünüyorum.
Şimdiden iyi okumalar diliyorum.
