Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Beyza er

" ...İmdi, insana düşen, kirleneni atmak değildir, kiri atmaktır! Kirleneni dışlamak değildir, kiri dışlamaktır. Herkes kirlenebilir ama temizlenme imkânı daima vardır. İnsandır, nefis sahibidir günaha girebilir, küfre sapabilir, çamura düşebilir. peki çamura düştü diye onu feda etme hakkımız var mıdır? Allah yaratmıştır madem, öylece bırakamayız, onu alıp yıkamak Mûsâ'nın nın eli gibi pırıl pırıl etmek gerekir.”
Reklam
"Yer demir, gök bakır ise de mi?” "Hatta ev tamtakır ise de!" "Ne yapmalı?” "Kalp rızıklarının veren eli olmaya bakmalı!" "Nasıl?” "Dilini muhafaza ederek!"
Ha bir tuz parasıyla hacca giden ha bütün yolun azığını sırtına yükleyip yola çıkan; rızkı veren Allah'tı ve Allah'a güvendikten sonra gelmişmiş, gitmişmiş, kazançmış, dünyalıkmış, azmış, çokmuş deyip durmanın pek de önemi yoktu. Alayın çevresindeki sebilciler işte, ikram etmek için birbirleriyle yarışmıyorlar mıydı? Her bireri gönüllerinden gelen yüceliği avuçlarıyla dağıttıklarını düşünerek... "Onların elleri Allah'ın hazineleridir evlât, hiç azalmaz, gitgide bereketlenir!"

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
160 syf.
·
Puan vermedi
·
102 günde okudu
Fıtrat Pedagojisi 2
Fıtrat Pedagojisi 2Hatice Kübra Tongar
8.8/10 · 1.311 okunma
Oysa din hayatın kendisidir. Psikoloji, pedagoji, tıp, fizik, felsefe gibi onlarca bilim dalının hem kaynağı hem de varacakları yegâne menzildir.
Reklam
"Tamamen masum kimse olmadığı gibi tamamen suçlu kimse de yoktur.” Bozuk bir plak gibi zihninde bu cümle dönüp duruyordu. Görevini yerine getirmek için sadece bu cümlenin yeterli olduğuna inanıyordu. Sokağın ortasında durdu ve gökyüzüne baktı. Bedenindeki parçaların kimlere ait olduğunu gözden geçirdi. Bu durum, aslında onun misyonunu temelden bozan bir gerçeğe işaret ediyordu. Zira öldürdüğü her suçlu aynı zamanda bir kurban, bir mağdurdu. Kimilerinde mağduriyet oranı suçluluk oranını bile aşıyordu. Bazen durum tamamen belirsizleşiyordu. O yüzden suçlu birinin organını alıp bedenine takacağı zaman fazla tereddüt etmiyor, içinden "Belki daha çok mağdur biridir,” diye geçiriyordu.
Sayfa 240Kitabı okudu
Bir kötülükten sakınmanın en iyi yolu ona yakın olmaktır
Sayfa 188Kitabı okudu
Diktatörlük döneminde türlü ölümlerden yakayı yırtıp "demokrasi" devrinde bir caddenin ortasında önüne çıkan motosikletle anlamsız bir ölüme kurban gidenler. İnanç sahiplerinin ihanetlerine maruz kalıp dinsizleşenler. İman etmenin sağladığı "menfaatleri” keşfedip imana gelen dinsizler. Son üç yılda ortaya çıkan tuhaflıkları saymanın imkânı yoktu. Gitar çalan sıska Danyal Teydaros Moşe'nin yaşlı annesinin evine dönmesi mi insanlara garip gelecekti?
Sayfa 264Kitabı okudu
320 syf.
·
Puan vermedi
·
24 günde okudu
Frankenstein Bağdat'ta
Frankenstein Bağdat'taAhmed Saadavi
7.2/10 · 146 okunma
'Hepimizin masum bir tarafı olduğu gibi suçlu bir tarafı var. Suçsuz yere öldürülen biri bugün için masum görünebilir. Fakat on yıl önce eşini veya huzurevindeki annesini pencereden sokağa attığında veya bir ailenin suyunu, elektriğini keserek bir çocuğun hastalanarak ölmesine sebep olduğunda aynı adam bir suçluydu.'
Sayfa 165Kitabı okudu
Reklam
Dürüst olmak gerekirse sanırım herkes bir şekilde sorumlu. Daha da ileri gidip şunu diyebiliriz: Meydana gelen olayların ve yaşanan trajedinin kaynağına indiğimizde tek neden çıkıyor karşımıza: Korku. Köprüdeki insanlar öldü, çünkü ölmekten korkuyorlardı. Toplum olarak her gün aynı korkuyla ölüp duruyoruz.
Sayfa 133Kitabı okudu
Hayatın boyunca tatmadığın, tadamayacağın; yaşadığın sürece aklından çıkmayacak bir koku...
Seferden kopan, hareket fonksiyonları işlevsiz yolcular, yaşayan mevta olmaktan öte ne anlam ifade edebilirler?
Sayfa 112Kitabı okudu
Cafer (ra) şehid düşünce sancağı Abdullah b. Revaha (ra) aldı. Düşmana doğru ilerledi. Yürürken nefsini sorguluyordu. Tereddütlerini yenmeye çalışıyordu. Ölüm korkusu, dünya metaı onu alıkoymak istiyordu. Fakat o düşmandan önce nefsine direniyordu... 'Ey nefsim, seni kendime boyun eğdireceğim diye yemin ettim. Sen buna ya kendiliğinden razı olursun ya da sana bunu zorla kabul ettiririm. Ey nefsim! sen şimdi öldürülmezsen ölmeyecek misin? İşte ölüm sana geldi, çattı. Arzu etmediğin şey sana verilecektir. Eğer o iki kişinin yaptıklarını yapar, şehitliği tercih edersen, doğru bir iş yapmış olursun. Eğer gecikirsen bedbaht olursun.”
Hacer'in çölündesin yolcu... Gölgenin, ekmeğin, suyun olmadığı çölde Hacerleşmen gerekiyor... Safa ve Meyveni belirle, koşman gerekiyor... Sen sa'yini tamamlamazsan, İsmaillerin susuzluktan helak olacağını düşünmüyor musun?
Sayfa 140Kitabı okudu
307 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.