Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Elif Öğretmen

Elif Öğretmen
@Elifcskn
İnsanı ısıran ve sokan kitaplar okumalıyız. Okuduğumuz kitap bir yumruk indirerek bizi uyandırmıyorsa ne işe yarar? Okuduklarımdan kendime notlar instagram.com/elifcskn007
Tanpınar'ın Huzur'da söylediği gibi, "Kim bilir? Bazı kapı­ların bize kapalı görünmesi, önünde değil, arkasında durduğu­muz içindir . "
Reklam
Do­layısıyla kimin altın kimin bakır, kimin elmas kimin kömür, kimin şeytan kimin melek, kimin Firavun, kimin Musa oldu­ğunun belirginleşmesi için musibetlere lüzum vardır.
İddia, imtihanı gerektirir. Kur'an-ı K erim'de 'İnsan­lar 'iman ettik' demekle kendi hallerine bırakılacaklarını mı san­dılar?" buyrulur (Ankebut, 2).

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İmam Gazali Hazretleri şunları söyler: ( ... ) "Görmüyor mu­sun, uykudayken birçok şeyin varlığını kabul ediyor , nice halleri hayalen yaşıyor , bunların sabit birer değer olduğuna inanıyor ve o hallerin varlığından şüphe etmiyorsun; sonra uyanınca bütün bu hayal ve inançlarının aslı-faslı olmadığını anlıyorsun. Bu durumda uyanıklığın o hale göre uyku! Hz. Peygamber 'insan­lar uykudadır , öldüklerinde uyanırlar' buyurmuştur . Olabilir ki dünya hayatı da ahiret hayatına göre bir uykudur" (El Munkız Mineddalal).
Bilim adamlarına göre bir elektron aynı anda iki farklı yerde ve zıt yönde bulunabilmektedir. Bazı veli kulların aynı anda birçok yerde olabilmeleri gibi, meleklerin kendileri olarak aynı anda birçok yerde bulunup farklı işler yapmaları gibi, cennette müminlerin kendileri olarak, bölünüp parçalanmadan birçok yerde aynı anda var olacakları gibi, kainat da, şu anda, her insanda bölünüp parçalanmaksızın ayrı ayrı var olmaktadır. Abdalların, meleklerin ve cennetteki müminlerin aynı anda çok yerde bir bütünlük içerisinde var olmalarını sağlayan Nur esmasıdır ve bu tecelliye nuraniyet tecellisi denmektedir. İlahi isimlerin tecelligahı olan kainat, elbette Nur esması­nın da en mühim tecelligahıdır. Güneşin kendisi olarak her su damlasında ayrı ayrı, bölünmeksizin ve özelliklerini kaybet­meden var olmasına benzer bir şekilde, kainat her birimizde bir bütünlük halinde, ayrı ayrı var olmaktadır. Nur isminin hakiki sahibi Rabbimiz de, bütün varlığa Rabbülalemin ola­rak muhatap olmakla birlikte, her bir varlığa ayrı ayrı ehadi bir bütünlük içerisinde tecelli etmektedir. Buna 'hususi tecelli' veya 'ehadi tecelli' denmektedir.
Reklam
Kendisine musibet isabet etmemiş zayıf ruhlar hamdırlar ve en küçük darbeyle yıkılabilecek bir haldedirler.
Bir bedevi gelip "Ya Resulallah, seni çok seviyorum!" dedi­ğinde Hz. Peygamber (sav), "O halde fakirliğe hazır ol!"; bir başkası " Allah Tealayı çok seviyorum!" dediğinde ona "O halde belaya hazır ol!" buyurmuştur. Belaya hazır olmak, 'terakkiya­ta, ilerlemeye ve kemalata hazır olmak' anlamına gelir. Hiçbir zorluğa katlanmak mecburiyeti kalmamış birinin kemalatına ulaşması düşünülemez.
Vehb bin Münebbih der ki; 'İsa'nın havarilerden birinin elindeki kitapta şu parçaya rastladım; 'Eğer önünde bir bela yolu açıldı ise buna sevin. Çünkü peygam­berlerin ve salihlerin yoluna koyuldun demektir.Buna karşılık eğer önünde bir rahatlık yolu açılmışsa buna ağla. Çünkü peygamberler­le salihlerin yolundan ayrıldın demektir."
Rable görüşmek, yani Miraç. Kederlerle kemalat arasın­da bir ilişki olmasaydı, Miraç, hüzün senesine denk gelir miydi?
Cenab-ı Hakk herkese bir kemal noktası tayin etmiştir. Buna tasavvufta arş-ı kemal derler. Her insanın bir arş-ı kema­li vardır. İbadet ve hizmetleriyle o noktaya çıkamayan insanı Cenab-ı Hakk musibetler marifetiyle kemaline erdirmektedir. Kader, manevi yolculuklarında yavaş gidenleri musibetler ara­cılığıyla hızlandırmaktadır.
Reklam
Çalıştıkça, hatta musibet yaşadıkça alınan örtülü lezzet, nur olan varlığa yaklaşıldığından dolayıdır.
Alışkanlığa dön­müş bir mutluluk özünde örtülü bir buhrandır.
Kimin hayatı zorluk ve musibetlerle geçiyorsa, varlık ve nuru hisse­diş onda daha fazladır.
Hiç kimsenin ölünceye kadar bast, yani ferahlık yaşamaya hakkı yoktur. Üs­telik o sürekli bast, yani kesintisiz ferahlık, aslında bir kabzdır, bir darlıktır. Kalp grafiğindeki iniş ve çıkışların çokluğu ki­şinin hayatta olduğunu gösterdiği gibi musibetler nimetleri, sevinçler ve hüzünleri takip ediyorsa, bu canlılık alametidir. Aksi halde insan manevi bir felç geçiriyordur.
2.820 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.