Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ender Topçuoğlu

Ender Topçuoğlu
@Empedokles
63 okur puanı
Mayıs 2021 tarihinde katıldı
·
Puan vermedi
Onu (Kemik Bey), kendisine yol göstersin diye bir barınaktan almıştı şizofren olan Willy. Kemik Bey’ in Willy’ nin ölümünden sonra bulduğu ailede çok daha iyi yaşam koşulları vardı Kemik Bey’in. Ama onun aklı hep Willy deydi. En mutlu olduğu yerdi Willy’nin yanı. Bir köpeğin mutlu olabilmesi için sadece iyi bakılması değil, aynı zamanda bir işe yaramasıydı. O nedenle yol göstericisi olduğu, ölüme teslim olan sahibi Willy’i unutamıyordu. Willy evsiz barksız huysuz, asi, toplum dışı bir şairdi. Hayatının bir kısmını da akıl hastanelerinde geçirmişti. Yazdıkları şiirleri tepiştirdiği sandıktan çıkarıp, onu öğrenciliğinde takdir eden, ve onun teşvikiyle yazmayı sürdüren Willy, tüm yadıklarını öğretmeni Bea Suvanson’a emanet etmeye gitmiş, orada ölmüş, köpeği Kemik Bey’i de bilinmezliklere terkedip gitmişti… Kemik Bey, yeni sahipler bulmuş ama, Wiily’nin yerini hiçbir şey dolduramamıştı. Kemik Bey’in hastalandığı son aylar willy’i düşünerek geçti. Willy’nin yanı onun cenneti olacaktı. Cennetin adı TİMBUKTU. Bir köpeğin gözünden, dünyayı, insanları gözlemek ilginç olacak diyorsanız, zevkle okuyabilirsiniz.
Timbuktu
TimbuktuPaul Auster · Can Yayınları · 2018589 okunma
Reklam
·
Puan vermedi
SAATLERİ AYARLAMA ENSTİTÜSÜ 1961 yılında yazılmış. Romandaki olaylar, 1890 yıllarda başlayıp cumhuriyetin ilk yıllarına kadar sürüyor. Yani bir geçiş dönemi hikayesi. Enstitünün absürt kuruluş hikayesini okuyunca; günümüz akraba dost kayırmalarının tarihi köklerini çok daha iyi anlıyorsunuz. Yandaş kayırmacılığının, yandaşlığın nasıl
Saatleri Ayarlama Enstitüsü
Saatleri Ayarlama EnstitüsüAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 202341,5bin okunma
181 syf.
·
Puan vermedi
O Ana Adanmış
O Ana AdanmışJohn Berger
8/10 · 120 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
181 syf.
·
Puan vermedi
John Berger, en etkili sanat eleştirmenlerinden biri olarak tanınır. Daha önce “Görme Biçimleri” adlı kitabını okumuştum. Okuduğum bu iki kitap arasında “Görme Biçimleri” kitabı favorim; bir başucu kitabı… Bu defa okuduğum “O ana Adanmış” adlı eseri de “Görme Biçimleri” kitabına benzer içerikte. Bu kitapta da beğendiğim seçkiler var… Eser,
O Ana Adanmış
O Ana AdanmışJohn Berger · Metis Yayıncılık · 2007120 okunma
Reklam
·
Puan vermedi
Sabahattin Ali’nin öldürülmesinden 70 yıl sonra, sandığından çıkan eserler bu kitapta bir araya getirilmiş. Kitapta hiçbir yerde yayımlanmamış dört öykü, on üç şiir, sekiz makale ve ayrıca yazarın çizdiği birkaç desen çalışması var. Bitiremediği, yayınlamaya değer bulmadığı, yada yayımlamaya çekindiği yazılar olmalı bunlar. Kitaba da adını
Çakıcı'nın İlk Kurşunu
Çakıcı'nın İlk KurşunuSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 20198bin okunma
·
Puan vermedi
Yazar ağaçları konuşturmuş, biz insanlar ders çıkaralım diye… Genç bir gürgen ağacı, gürgenin çevresinde aksakallı meşe ağacı ,köknar ağacı, kızıl çam ağacı, çeşit çeşit ağaçlar, ayrıca çiçekler, böcekler dertleşiyorlar aralarında. Rüzgar da zaman zaman başka yerlerden onlara haberler getiriyor ayrıca…Mutlu mesut yaşıyorlar. Her canlı gibi
Ben Bir Gürgen Dalıyım
Ben Bir Gürgen DalıyımHasan Ali Toptaş · Everest Yayınları · 20196,7bin okunma
444 syf.
·
Puan vermedi
Yazarın karakter tahlili yapılırken; yazarın İkinci dünya savaşı yıllarında Avrupa’nın içine düştüğü durumdan duyduğu üzüntü ve Hitler rejiminin getirdiği karamsarlığın etkili olduğu kabul edilir… Yahudi yazar, Birezilya da sürgün hayatı yaşarken, aşırı dozda ilaç alarak, karısıyla birlikte intihar eder. İntiharından önce bıraktığı mektubun son satırında: ''Bütün dostlarımı selamlarım! Hepsine uzun geceden sonra gelen tanın kızıllığını görmek nasip olsun! Ben, her zamanki sabırsızlığımla önden gidiyorum.” yazmıştır. Yazar, bizzat savaşlara katılarak, savaşlara tanıklık etmiş. Yaşadığı tanıklıklar onu savaş karşıtı biri yapmış ve savaş karşıtı etkili yazılar yazmıştır. “Sabırsız Yürek” romanı, sanki bu yaşanmışlıkların bir hikayesi. Savaşlarda kahramanlık nişanı almış bir teğmenin iç hesaplaşması: Cesaretin aslında zayıflığın başka bir yüzü olduğunun kanıtı. Anlatılanlarda aşk da var ama öykü, sadece bir aşk hikayesi değil; yaşananların vicdani muhasebesi, vicdani sorgulaması… Zweig kitapları genellikle etkili, kısa öykülerdir. Ama, bu kitabı tam manasıyla psikolojik bir roman. Acıma duygusunun nelere yol acabileceğinin anlatıldığı güzel bir eser. Akıcı bir üslupla yazılmış. Okumak isteyenlere tavsiyemdir.
Sabırsız Yürek
Sabırsız YürekStefan Zweig · Zeplin Kitap · 20176,1bin okunma
440 syf.
·
Puan vermedi
Kitap distopik gelecek kurgusu. Anlatılanlar zamanımızdan çok da uzak bir zaman olmadığı hissi uyandırıyor. Uçan otomobiller, hava taksileri, hava trenleri, bileklik şeklinde kullanılan haberleşme aygıtları var. Birçok işi robotlar yapıyor. Zaman zaman Margaret Atvood’ un “Damızlık Kızın Öyküsü” kitabına atıflar var. Ramanis Cumhuriyeti’nden önce ülkede parlementer rejim varmış, iç savaş sonrasında rejim değişmiş. Ramanis Cumhuriyeti olmuş. Anlatılan gelecekte kadınlar, Damızlık Kızın Öyküsü’ndeki kadınlar gibi giyiniyorlar; başlar örtülü, saçların görünmesi yasak. Saçlar kısa kesiliyor (çünkü uzun saç insanı ahlakından ediyor.) Banyo yaparken bile kilot çıkarmak günah sayılıyor. Yeni rejimde, kadınlar için uzun etekler zorunlu. Kadınların 5 çocuk yapmaları özendiriliyor. Doğuramayan kadınları boşayıp yenisini almak serbest. Kadına şiddet “fıtrattan”. Tecavüz edilmeleri, hatta öldürülmeleri sıradan …Gençlerin birlikte olması için evlenmeleri şart. İçki içmenin de cezası büyük… Zeki çocuklar küçükken tespit edilip 10 yaşına geldiğinde saray akademisine alınıyor; yetiştirilip devlet yöneticisi yapılıyor. Saray ve çevresi imtiyazlı ve zengin. Cübbeli zabıtalar sokaklardaki asayişi kontrol ediyor. Bu cumhuriyette yandaş kayırmacılığı kaçınılmaz son. Tanrılarının adı: Ram. Devletin Kurucusu: Uluhan Zamanın Devlet Başkanı: Oğulhan Ülkenin adı: Ramanis Cumhuriyeti Ve bu yaşam koşullarına karşı başlayan direniş hareketi anlatılıyor. Yani hiçte yabancı olmadığımız bir hikaye…
Tutsak Güneş
Tutsak GüneşAyşe Kulin · Everest Yayınları · 20155,2bin okunma
226 syf.
·
Puan vermedi
Auster’i hep severek okudum. Her zaman hevesle ve tutkuyla okuduğum yazar bu defa beni sarıp sarmalayamadı. Bu okuduğum 9. kitabı. İlk defa bu kadar yabancı hissettim kendilerini. Kitap İki ayrı bölümden oluşuyor. Birinci bölümde; “Görünmeyen Bir Adamın Portresi”nde babasının ölümünden sonraki duygularını anlatıyor. İkinci bölümde, “Anı Kitabı” başlığı altında, kendi babalık konumuna mercek tutuyor. Kitap arkasındaki tanıtım yazısını okuyunca çok zevkle okuyacağımı düşünmüştüm. Yazarın bu kitabı bana iyi gelmedi. Ama her okuyucu başka bir ilişki, başka bir arkadaşlık gibidir zaten. Sizin anlaşamadığınız bir çok kişinin, bir çok seveni olduğu gibi; sizin okumaktan zevk alamadığınız bir kitap ile bir başkası büyük bir “aşk”yaşayabilir, birçok seveni çıkabilir. Neticede Paul Auster yani, bu kitap olmasa da yazar muhakkak tavsiyemdir.
Yalnızlığın Keşfi
Yalnızlığın KeşfiPaul Auster · Can Yayınları · 2018486 okunma
Reklam
384 syf.
·
Puan vermedi
Elime geçince okumadan edemedim. Çok okuyanının olduğunu, çok sattığını, Kitaplarının senaryolaştırılıp diziler yapıldığını dizilerinin de çok izlendiğini bildiğim bir yazar Gülseren Budayıcıoğlu. Psikolojiyi de severim aslında. Ama ben aradığım lezzeti bulamadım kitapta. Yazar kitabın sonunda Freud a atıf yaparak: ” Bilinçdışı süreçlerin, biz hiç farketmeden düşünce ve davranışlarımızı etkilediğini, adeta kaderimizi yazdığını, aslında kaderimizi, dünyaya geldiğimiz günden itibaren yaşadıkça doldurduğumuz bilinçdışımızın yazdığını…. Her birimiz çok farklı şeyler için övülmüş, yine farklı durumlarda utandırılmış, cezalandırılmış olduğumuzu. Kimileri parmağını bile oynatmasına gerek kalmadan sevilmişken, kimi ömrü boyunca çok gayret etse de mutluluğa bir türlü erişemediğini” söylüyor… Kuşkusuz genel kabul görmüş tespitler… Ama fazla “naif”. Edebi yönü zayıf bir Kenan Baran hikayesi ile bu görüş desteklenmeye çalışılmış. Her şey “Geçmişimiz kaderimizdir”yaklaşımıyla izah edilmiş. Anlatımlarda arzu ettiğim derinliği bulamadım. KiTAPTAN BİRKAÇ CÜMLE ALINTI: . Hiçbir insan ilişkisi yoktur ki içinde kişinin daha önceki ilişkilerinden getirdiği beklentiler olmasın. .Hepimizin iç dünyasında bir kenara saklanmış açılacağı günü beklerim böyle kapalı kutular vardır o kutular kapalı da olsa kokusu hiç gitmez burnumuzdan o kokunun nereden geldiğini bilmesek de bizi rahatsız etmeye devam eder. .Geleceğimiz gerçekten de geçmişimizde saklı! İyi bakmayı bilebilebilsek, bakınca görmeyi becerebilsek, bir falcı gibi okurduk kaderimizi.
Kral Kaybederse
Kral KaybederseGülseren Budayıcıoğlu · Remzi Kitabevi · 201516,8bin okunma
·
Puan vermedi
August Brill 47 Yaşındaki kızı ve 23 yaşındaki torunu ile birlikte yaşayan 72 yaşında emekli bir kitap eleştirmeni karısı geçen yıl öldü, kızının kocası beş yıl önce onu terk etti torununun sevgilisi öldü. Yaslı, yaralı insanlardan oluşan bir aile. Brill her gece karanlıkta uyanık yatıyor, geçmişi düşünmemek için başka dünyalarla ilgili hikayeler
Karanlıktaki Adam
Karanlıktaki AdamPaul Auster · Can Yayınları · 2017440 okunma
125 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.