Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

fnc

Ama gençliğin güzel yanı geleceğinin olmasıdır.
Reklam
'Beni bağışlayın fakat sormadan edemeyeceğim; daha iyi bir yaşam sürmeyerek kendinize yazık etmiyor musunuz?'
Sayfa 194 - Miss Manette, Mr. Carton'aKitabı okudu
Çok cahil bir adam; sizce de bu kadar cehalet tehlikeli değil mi?
Sayfa 223Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Sesin cılızlığı hem yürek parçalayıcı hem de ürkütücüydü. Hapiste kalmanın ve zor koşulların bir miktar payı olsa da, bu cılızlık salt fiziksel zayıflıktan kaynaklanmıyordu. Sesin insanın yüreğini parçalayan yani, uzun süreli bir yalnızlık ve terk edilmişlikten kaynaklanıyor olmasıydı. Adeta çok, çok eskiden çıkarılmış bir sesin en son cılız yankısıydı. İnsan sesinin sahip olduğu o canlılığı ve tiniyi öylesine yitirmişti ki, insanda, bir zamanlar güzel olan bir rengin soluk bir lekeye dönüşmesinin yarattığı hissi yaratıyordu.
Tanrı'nın istediği iyilik mi yoksa iyiliği seçebilme şansına sahip olabilmek mi? Kötülüğü seçen biri gerçekte iyiliğe zorlanan birinden daha mı geçerli tanrının gözünde?
Reklam
Düşümü gerçekleştirmekten korkuyorum, çünkü o zaman yaşamak için bir sebebim olmayacak.
Geleceği nasıl seziyorum? Şimdinin işaretleri sayesinde.Gizin kökü şimdidedir; şimdiye dikkat edecek olursan, onu iyileştirebilirsin. Ve şimdiyi iyileştirebilirsen, daha sonra gelecek olan da iyi olacaktır. ... Her gün kendisiyle birlikte ebediyeti getirir.
Sayfa 125Kitabı okudu
Nihayet çiçeği kopardığım zaman artık büsbütün dağılmıştı, çiçek de öyle taze ve güzel görünmüyordu. Üstelik o güzelim kır çiçekleri arasında kaba ve çirkin duruyordu. Kendi yerindeyken eşsiz güzellikte olan çiçeği böyle boşuna koparttığıma da üzüldüm. Hele kopartırken harcadığım gücü hatırlayarak "Ne zorlu yaşama gücü bu!" "Büyük bir çabayla direnip, hayatını nasıl da pahalı sattı." diye düşündüm.
Hayır. Asla, uykuya dalarken bile olsa artık beni hiçbir şey şaşırtamaz demeyeceğim böbürlenerek. Hayır. Bir yıl geçti, yeni bir yıl daha geçecek ve bu da geçen yıl gibi bir yığın sürprizle dolu olacak. Demek ki öğrenmeye boyun eğmek gerekiyormuş.
Her şeyin geçip gittiğine, yaşadıklarımızın geçmişte kaldığına kim inandırabilir bizi?Anılarımızı avuç dolusu su gibi her sabah yüzümüze çarpmanın işe yaramayacağına kim inandırabilir?