İd'in yersiz beklentilerini boşa çıkarmak her daim erdemli bir harekettir. İnsani mertebedir. Makul isteklerin yerine getirilmemesine gelince, evet ruhi açıdan insanda bir yaşanmamışlık duygusunu yaşatıyor. Fakat bu bozukluk bunun ötesinde bir yerde gelişiyor diyebilir miyiz?
Belki de hocam, işin nörolojik boyutunu pek bilmiyorum, bir çok yere bağlanabilir. Ruhani bir boyuta yüklemektense mekanizmamız da belli ki bu şekilde evrimleşen işleyen bir yapı var diye ele almayı tercih ederim. Tabi rasyonel varlıklar olduğumuz için sanırım düşünce yolu ile aşabiliyoruz zaman zaman bunları, belkide aşmış gibi yapıyoruzdur.
Kendini sevmek gibi argümanlar üretenlerin bu işi edebiyat boyunda değerlendirmesine bakma bu bir bastırma savunma mekanizması kişioğlu bunu yaşayamayınca 'yalnızlık güzel kendini sev' gibi argümanlar ile zihine fake atıp yarın bir gün patlar bir yerde. Kendini bu düşünce ile kandırıp depresan alıyor işte. Rasyonel bir varlık olmamız birşeyleri değiştirmez doğanın mekanizmasın da var bunlar bu istekler bu arzular karşılanmak zorundadır. Seven sevilen kişi iyileşir bu hayvanlarda da böyledir.