Kitap zaman makinesini icat eden zaman yolcusunun geleceğe giderek insanların tembel ve hayattan hiçbir beklentisi olmayan yaratığa dönüşünü anlatıyor, zaman makinesini çalan yer altı dünyasındaki canavarlarla mücadelesiyle devam ediyor. Okurken sonunu çok merak etmediğim bana göre akıcılıktan uzak bir kitaptı.
Hayattaki yaşama amacımızı bulup o doğrultuda ilerlemenin ne kadar önemli olduğundan bahsedilen kitapta amacı olmayan Osman’ın savruluş ve en sonunda hayata yenik düşüş hikayesi anlatılıyor. Sahip olduklarının kıymetini bilmeyen Osman, yanlış tercihlerle kendi hayatını kendisi mahvediyor. Akıcı ve öğütlerle dolu bir kitaptı, tavsiye ederim.
Fakir bir hayat süren ailenin ölmek üzere olan çocuklarına doktor bakmak istemez. İnciyi bulan aile sevinçlerini komşularıyla sevdikleriyle paylaşıp hayatları düzelecek sanarlar fakat komşuların gözünü bürüyen para hırsı ve kıskançlık aileyi felaketlere sürükler.
Mutluluk ve huzur zenginlikte aranmaması gerekir, esas önemli olan ailenin sağlıkla birarada olmasıdır. Bu anafikri çok akıcı bir şekilde işleyen bir kitaptı.
Kitapta Doğu ve Batı karakterler üzerinden imgelenerek Nerimanın hangi yönü seçmesi gerektiği anlatılıyor. Macit yani Batı; samimiyetsiz ve sadece şekilciliğe önem veren özentilik olarak tasvir edilirken, Şinaside yani Doğuda ise kendi öz değerlerimizin öneminden bahsediliyor. Kitabın biraz daha ilerlemesini ve Macitin yaşayışından daha çok örnekler verilmesini isterdim. Akıcı bir kitaptı.
Felix ve Kontes’in birbirlerine kalpten bağlılıklarının anlatıldığı kitapta, Kontes çektiği sıkıntılara rağmen, eşine sadık kalmak istediği için sevgisini kimseye göstermeden kendi içinde yaşıyor. Felix iş için yanlarından ayrıldıktan sonra yeni sevgilisi olduğu haberleri Kontes’i derinden üzüyor. Felix, bu ilişkide duygusal bir bağlanmanın olmadığını sadece fiziksel bir birliktelik olduğunu anlatsa da Kontes’i hasta eden bu olay onun ölümüne sebep oluyor. Basit bir konu olarak görünse de ruhsal betimlemelerin yoğun olduğu güzel bir kitaptı.