Kitabı okumaya karar vermem çok zor oldu öncellikle. Çünkü kitap sizin ruhunuzu emiyor, bitiriyor ve tüketiyor. Ama bu tükenmeye rağmen ben bayıldım !
Yazarın isyanlarını, mutsuzluğun dibine vurduğu hallerini daha iyi anlatamaz kimse.
Sorguladığı birçok konu ve konuların çeşitliliği de beni etkiledi.
Anlamadığım ve tekrar tekrar okuduğum cümleler öyle çok ki. Hayatımda bu kadar yorulduğum ama bir o kadar da cümlelerin içinde kendimi bulduğum bir kitap yok sanırım.
Mutsuzluk kitabı evet. Birçok da beğenmeyeni var evet. Ben biraz da çok bunalımlı bir dönemimde hatta bazı arayışlar içerisinde olduğum zamanda okudum. Bu nedenle de beni içine aldı yazar.
Aynı zamanda birçok yazara ve kitaplarına da değiniyor ve sizi merak ettiriyor. Felsefe ile uğraşıyor olsam kesinlikle kitapta yığınla notlarım olurdu. Hatta baş ucu kitabı bile yapardım notları açıp açıp okumak adına.
Tanrı'yı sorgulaması, sorgulama biçimi, bu sorgulamaya inanç sahibi olsanız veya olmasanız dahi sizi içine alması etkileyici en başta.
Sadece Tanrı'ya değil, her türlü bağlanmalara ve sapkınlıklara değiniyor, eleştiriyor. Sonunda şöyle derken buldum kendimi; yahu bir şeye çok bağlanmamak ve çok sevmemek gerekiyor. Bunu ama size feci hissettiriyor. Bu tip nesnel veya öznel bağlamlara da yazar "şeyler" olarak ifade ediyor ki çok anlamlı buldum.
Ben sevmişim bayağı :)
Sizlere de tavsiye eder miyim bilemedim. Tavsiye ederken bile düşünülmesi gereken bir kitap bence.
İncelememi buraya kadar okuyup merak ettiyseniz e kitabı da okuyun madem.
Keyifli çürümeler.
