Cahilliğin rahatlığı ve hafifliğini, bilginin ağırlığını vurgulayan kitaptır. Okurken çokça kendinizi, hayatınızı ve sosyal alanınızı sorgulatır. Martin'in tüm sancıları bir yana, o son bölüm en vurucusudur. İçgüdüleri onu kurtarmaya çalışırken, iradesinin ölüme yüzmedeki ısrarı adeta gözünüzde canlanır.Her ne kadar kitabın başlarında Martin'in safında yer alsamda kitabın sonlarına doğru taraf değiştirdiğimi hissettim. Bir amaç uğruna her şeyden vageçmek herkese karşı olmak yüce bir durum gibi görünse bile insan durması gerektiği zamanı bilmeli. Bunun sonunda çok para kazanmak, meşhur olmak veya statü sahibi olmak olsa dahi bu yolda kaybedilen şeylerin de geri dönüşü olmuyor. Tıpkı Martin'e olan durum gibi. İnsanoğlunun en büyük zaafı güçlüye, güzele ve zengine olan ilgisi de bu kitapta işlenen bir durum. Martin'in asıl takıldığı nokta da tam olarak bu. Eskiden burjuvazi tarafından ötekileştirilirken meşhur olduktan sonra bunun tam tersi bir şekilde burjuvazi sınıfı tarafından içselleştirilmeye çalışılması, sorgulamasına ve sonunun gelmesine sebep olan şeylerden belki de en büyüğü.