Kadir Şarkı
@GrigoriMihaylovicLitvinov
Az insan çok kitap=çok huzur
Marmaris
Marmaris, 21 Mart
291 okur puanı
Şubat 2017 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
İşçi sınıfı yaratıcı sınıftır. İşçi sınıfı bir ülkede maddi refahın gerektirdiği her şeyi üretir. İktidar işçi sınıfının elinde olmadığı sürece, işçi sınıfı iktidarın sömürücü toprak sahiplerinin, haksız kazanç sağlayanların, tekellerin, yerli ve yabancı çıkar gruplarının elinde kalmasına izin verdikçe, silahlar işçi sınıfının değil de çıkar gruplarına hizmet edenlerin elinde oldukça, bu çıkar gruplarının ziyaret sofralarından dökülmesine göz yumdukça kırıntılar ne denli çok olursa olsun, işçi sınıfı yoksul bir yaşam sürmeye zorlanacaktır.
Fidel Castro
Sayfa 89 - Yar YayınlarıKitabı okuyor
Öyle olsun. Latin Amerika’nın her karış toprağında özgürlük fethedilsin.
Sayfa 58 - Yar YayınlarıKitabı okuyor
Süngü ve mermiler el değiştirebilir, caniler kurbana dönüşebilir
Sayfa 56 - Yar YayınlarıKitabı okuyor
Okur Takip Önerileri
Ya hep birlikte kurtulacağız, ya da hep birlikte yok olacağız.
Fidel Castro
Sayfa 32 - Yar YayınlarıKitabı okuyor
Çok yaşamaktansa iyi bir biçimde yaşamak daha iyidir
Sayfa 49 - Say YayınlarıKitabı okudu
Hayvanlar akıl melekesi olmaksızın anlayışa sahiptir ve dolayısıyla onlarda algı bilgisi vardır , fakat soyut bilgi yoktur .
Sayfa 29 - Say YayınlarıKitabı okuyor
Kafesin biri, bir kuş aramaya çıktı.
Sayfa 15 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
O halde insan uygarlığının uzun yürüyüşünün sonu mu, manevi intiharı mı, ruhun madde şeklinde taşlaşması mı? Evriminin ulaşmaya çalıştığı insanlığın son yüce noktası başarılı işadamı mıydı? Her şeyden önce, bilimsel görüş doğruysa, neden olmasın? Protoplazmayla başlayıp orangutan ve şempanze ile çiçeklenen bir evrim, şapka, ceket, pantolon, İngiliz Aristokrat, Amerikalı kapitalist ve Parisli Apaş yaratmış olmaktan memnunluk dilenebilir de. Bana göre, önünde baş eğdiğimiz Avrupa aydınlanmasının başlıca zaferi bunlardır.
Sayfa 297 - Alfa YayınlarıKitabı okudu
Yabancılarla çatışmamız sertleştikçe, kendimi anlama ve bulma şevkimiz o kadar artar. Yalnızca bizim davamız olmadığını görebiliriz. Avrupa’yla çatışma bütün uygar Asya’yı uyandırıyor. Bugün Asya bilinçli ve dolayısıyla dinç bir biçimde kendini gerçekleştirmeye hazırdır. Kendisini anladı, tandı -özgürlüğün yolu bulur. Başkalarını taklit etmek yıkımdır.
Sayfa 294 - Alfa YayınlarıKitabı okudu
Amerika’da yaşayan Çinlilerin oy kullanması yasaktı. Okullar onlara kapalıydı. Kendilerini etkileyen davalarda bile tanıklık yapmalarına izin verilmezdi. Açık alanlarda ve mahallelerde açık işkenceye maruz kalıyorlardı. Normal zamanlarda can ve malları “güruh hukuku” na bağlıydı. Amerikalı demagogların emirleri, onlar için gerçek bir korku krallığı yarattı.
Sayfa 227 - Alfa YayınlarıKitabı okudu
Fransa mandalığı aldığından beri her şeyi, ölüm kalım yetkisini bile aldı. Bir tek Fransız köpeği, 10.000 “Annamlının” hayatından daha değerlidir; tek bir Fransız kadının itibarı, 100 mandarinin itibarından daha değerlidir. Bizim babamız ya da ağabeyimiz olmayan bu mavi gözlü, sarı sakallı insanlar nasıl oluyor da tepemize çıkabiliyor, üzerimize sıçabiliyorlar?
Sayfa 222 - Alfa YayınlarıKitabı okudu
Kitleler akıldan hoşlanmaz, aklın öğretilerini yalnızca birkaç seçkin zihin anlar. Bilim, ne kadar iyi olursa olsun, insanlığın ideal olana susamışlığını ya da filozof ve âlimlerin göremediği ve araştıramadığı karanlık ve uzak bölgelere ulaşma arzusunu tatmin edemez
Sayfa 137 - Alfa YayınlarıKitabı okudu
Hindistan ulemasını fırçalayan Afgani şunları yazar:
Niçin gözlerinizi bu kusurlu kitaplardan kaldırmıyorsunuz ve niçin bakışlarınızı bu geniş dünyaya çevirmiyorsunuz?… Son derece önemli bir konuya kafa yormuş değilsiniz, her akıllı kişi şununla yükümlüdür: Müslümanların yoksulluğunun, sefaletin, çaresizliğinin ve sıkıntısının nedeni nedir ve bu önemli görüngünün ve büyük talihsizliğin bir çaresi var mıdır, yok mudur?
Sayfa 124 - Alfa YayınlarıKitabı okudu
Afgani’nin 1883’te Hindistan’dan ayrıldıktan kısa bir süre sonra Fransız gazetesine verdiği demeç:
Bütün müslümanlar Mehdi’yi bekliyor ve onun gelişini mutlak bir zorunluluk olarak görüyor… Özellikle Hindistan’lı Müslümanlar, İngiliz egemenliği altında uğradıkları ağır işkence ve ıstıraplar yüzünden, onu büyük bir sabırsızlıkla bekliyor… İngiltere, her müslümanın ağzından çıkan Cihat sesinden daha güçlü olduğu için en korkunç ses olan Mehdi’nin sesini boğmayı mı umuyor?… Himalaya Dağlı’ndan, Dawlaghir’e, kuzeyden güneye kadar bütün doğuda sesini duyurmadan, Afganistan’ın, Sind’in ve Hindistan’ın müslümanlarıyla konuşmadan bu sesi boğabileceğini mi sanıyor?
Sayfa 123 - Alfa YayınlarıKitabı okudu
İskenderiye’deki konuşmada Afgani kadın haklarının önemini de vurguladı. Şunu ilan etti:
Kadın haklarından mahrum ve görevlerinden habersiz kaldıkça, ahmaklıktan, rezillik ve sıkıntı hapishaneden, karanlığın ve kepazeliğinin derinliklerinden çıkmak imkansızdır; çünkü onlar ilk eğitimi ve temel ahlakı veren annelerde… Bana göre, kadının eğitimi ihmal edildiğinde, bir milletin bütün erkekleri bilgili ve yüce ruhlu olsa bile o millet kazandığı yeri yalnızca bir kuşak yaşatabilir. O kuşak ortadan kaybolunca, annelerinin eğitim ve karakter kusurlarına sahip olan çocukları, bu kusurları ele verir ve milletleri cehalet ve sıkıntı durumuna geri döner.
Sayfa 115 - Alfa YayınlarıKitabı okudu