Bir insanın kaderi,dağdaki patika gibidir: Bazen çıkar,bazen iner,
insan tek başına böyle bir yolda ilerleyemez,
ama birleşenler,birbirine omuz verenler her engeli aşarlar.
Gerçek mutluluk,yavaş yavaş,azar azar gelir ve bu bizim hayata bakış açımızla,çevremizle,çevremizdekilere karşı davranışımızla doğrudan doğruya ilgili ve orantılıdır.Mutluluk,birbirini tamamlayan ufak tefek şeylerin birikmesinden doğuyor.
Bir şahıs olarak bir savcının rolünü üstlenmeye neden gönüllü olmam gerektiğini anlamakta zorlanıyorum.İnsanları yargılamaktansa onları anlamaya çalışmak bana daha çok keyif veriyor.