Tarihçiye engel tarihçi meslektaşından gelir, okumuştan gelir. Şunu diyemezsin, bunu diyemezsin derler. Bir şey dediğin an, bir tarafın adamı olursun. Onun için bu gibi memleketlerde o anlamda geniş tarihi sentez ve yorum yapılamaz.
-- Işe bak! Öyleyse bugün Paris'e gideceksiniz herhalde değil mi?
-- Neden?
-- Ruslar para bulduklarında Paris’e gider, dedi Bay Astley, bunları bir kitapta okumuş gibi konuşuyordu.
Sayfa 149 - Türkiye İş bankası kültür yayınlarıKitabı okudu
Topkapı Sarayı her şeye rağmen Osmanlı medeniyetini bütün şatafatıyla nakleder. Zaten Topkapı Sarayı da kapısında toplar olduğu için halkın verdiği bir isimdir.
Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesi incelemekle bitmeyecek bir Türkoloji, bir Türk Dil kaynağıdır. Bir coğrafya ve kültür kaynağıdır. Abidevî bir eserdir. Evliya Çelebi gibisi ne daha evvel ne de ondan sonra bizde olmuştur; ne de Avrupa'da kolay rastlanır.
İstanbul'un tahılı, unu, buğdayı Dobruca'dan gelirdi. Süt ürünlerinin yağ ve peynirin Kırım'dan geldiği anlaşılmaktadır. Ekmek ve et Anadolu'dan gelmek zorundaydı. Türkiye, Rusya'nın ve Dobruca'nın buğdayına muhtaçtı.
Bugünün insanı yemek yapmayı büyük bir külfet ve angarya olarak düşünüyor. Halbuki bilmiyorlar ki bu, özendiğimiz Batı kültüründe bir meziyettir. İyi yemek yapmak bir kültür göstergesidir. Herhangi bir entellektüelden çok daha fazla takdir edilen kişidir aşçı.