Aralık 2020 •
Her sene bitiminde içimizde yeni umutlar yeşerir, bayram sabahına uyanacak çocuk gibi oluruz. Bir kum saatini izlemenin keyfiyle izleriz yıl biterken geçen saniyeleri, hatta “10..9..8..” diye sayar 1’e gelince çığlık çığlığa bağırırız bazılarımız 😁 -İnsan âlemini dışardan görenler deli sanıyor bile olabilir.- İnsan umut etmeye hep bahane arar çünkü, “bundan sonrası daha güzel olacak, daha farklı olacak” inancına sahip olmak ister. Ben de her şeye rağmen bu akışta olmayı seviyorum, öğrenmeyi, kendimi keşfetmeyi ve gün geçtikçe hayatıma yeni bir şeyler katmayı gerçekten seviyorum. 2020 -her ne kadar üst üste kötü şeyler yaşamış olsak da, belki de bunların sayesinde- hepimize yeni bakış açıları kazandırdı, içsel bir yolculuk vesilesi oldu, dışarı çıkıp sosyal hayatta aktif olamayınca, kendimize dönüp “ben kimim?” dedik. Ki bu soru insan hayatının en kritik sorusu, cevabı ararken her merhalede özümüzle daha bir içli dışlı olduk, daha iyi tanımaya başladık kendimizi.
E hadi hayırlı uğurlu olsun, bir seneyi daha deviriyoruz. Ne çok şey aldı gitti bu yıl, ne çok şey de verdi tabi. Dünya doğum sancısı çeken bir anne gibi marttan beri, bu sancının hoş bir sedâ bırakıp 2021’de geçmesi ve gülümseyerek anımsayacağımız bir deneyim bırakması dileğiyle. Ne demiş Nazım Hikmet: Güzel günler göreceğiz, güneşli günler lay la la lay la la la la la la lay! 💜 Yeter ki umudumuzu kaybetmeyelim. 🌸