Uzun zamandır ne okuduğum kitapları ne de bir inceleme paylaşımı yapıyordum. Kitaplığımda uzun süredir var olan, sürekli sonra okurum diye ertelediğim bu kitap için bir şeyler yazmak istedim. Aşkı ve sevdayı konu alan ne şiirler, şarkılar, hikayeler yazılmış. Bu da onlardan biri muahakkak. Bir çok kişiyi duygulandıran, içine alan bu hikayeyi etkili kılan en önemli neden gerçekçi olması. Herkesin aklında , kalbinde, dimağında böylesi bir aşk yatar. Raif in masumiyeti ve naifliği, Maria nın aşka inanmaya olan inancı hepimizin kalbinde ümitli bir taraf bırakıyor. İyi okumalar dilerim.
Benim şiir okumalarım ikiye ayrılıyor. Füruğdan önce, Füruğdan sonra. Böyle bir ruhla aynı gezegeni paylaşabilmek ne güzel şeref. Kısacık ömrüne sığdırdığı mücadele çok anlamlı, çok yüce. Engin ruhlara sahip kadınların Orta Asya' da dünyaya gelip sınavlarını buralarda veriyor olmaları çok manidar. Füruğ da o kadınlardan biri. Aşkı, sevdayı, ayrılığı, acıyı en derinlerde hissetmiş. Evladına hasret kalarak son nefesini vermiş gencecik bedeninde ama okurken hala yaşıyor hissine kapılmanız çok olası. Artık benimle yaşayan, yaş alan, bir vatan arayan, pencerelerde şiirler yazan, ağlarken aynaya ihtiyaç duyan bir Füruğ var. İçimizdeki Füruğların uyanması dileğiyle.