Yazarı sosyal medyadan da takip ettiğim için zaten genel anlamda azarlayıcı ya da sivri bir dil ile hitap ettiğini , gerçekleri insanların yüzüne tokat gibi çarptığını , kendimizi sorgulatan bir üslubu olduğunu bu kitabında da görmek beni rahatsız etmedi.. Kitapta o kadar çok altını çizip alıntıladığım, o kadar çok bana bir şeyler katan kısım vardı ki kesinlikle inkar edemem.. Her ebeveynin okuduğunda bir şeyler öğreneceği, kendini sorgulayacağı muhakkak.... AMA!!! Kitapta öyle bölümler vardı ki kesinlikle çok rahatsızlık duydum.. Bazı bölümlerde kişisel gelişim olmaktan çıkıp dini yargılama boyutuna taşınmış.. Kurban ibadeti ve Hz. Amine hakkında söyledikleri biraz haddi aşmak hatta hadsizlik olmuş malesef. Kişisel gelişimin din ya da siyasetle bu kadar iç içe anlatılmasını kesinlikle doğru bulmuyorum. Yazarın Deist olmasını sorgulamak bana kalmaz fakat çocuk için yazılmış bir kişisel gelişim kitabını bu boyutlara taşıması ve Kurban edilme mevzusunu diline pelesenk yapması çok itici ve rahatsız ediciydi.. Diğer eleştirim de o kadar çok Alice Miller alıntısı vardı ki kitap gereksiz şişirilip uzatılmıştı keşke bu kadar alıntı yerine kendi düşünceleriyle daha kısa bir anlatım tercih etseymiş.. Alice Miller ın kitaplarını okumuş kadar oldum o derece.. Bu sebeplerden ötürü sevdim mi sevmedim mi , tavsiye eder miyim etmez miyim muallak oldu bende. Sizin takdirinize bırakıyorum okuyup okumamayı..