Huzur-suz-luk... Bir zulme karşı duyulan huzursuzluk. Zulme, işkenceye, acıya, ölüme, ayrılığa duyulan huzursuzluk, tüm olanlara karşı dünyanın tepkisizligine duyulan huzursuzluk. Dünyanın bi tarafında markalardan konuşulurken diğerinde hayatta kalmak için kendi sütünü içmenin verdiği huzursuzluk... Küçücük kızların daha fazla acıya dayanamayarak intihar etmesinin vermiş olduğu huzursuzluk. İslamiyet adı altında kızlara tecavüz edilmesinden duyulan huzursuzluk. İslamiyet isminin kirletilmesinin verdiği huzursuzluk. Ve tüm bu yaşananların gerçek olduğunu bilmenin verdiği huzursuzluk. Aslında bu, zerre kadar vicdanı kalmış olan her insanın hissetmesi gereken büyük bir Huzur-suz-luk...
Okurken yazar gibi ben de Huzursuzluğa boğuldum. Her ne kadar yazar kitabı bir nebze huzur bulmak için yazmış olsa da onun da içi huzursuzlukla dolu. Galiba onun gibi ben de uzun bir süre kendime gelemeyeceğim...