Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gabıl dips

Gabıl dips
@KOZKALE
Uyumak isterim. Uyanmak istemem. Uyuyamam.
Beyaz İnsan
20 Temmuz 1969' da Neil Armstrong ve Buzz Aldrin, Ay' ın yüzeyine indiler. Apollo 11 astronotları bu seyahatten önceki aylarda ABD' nin batısında Ay' a benzeyen ıssız bir çölde eğitim gördüler. Bu alan pek çok kızıl derili topluluğuna ev sahipliği yapıyordu; bir yerliyle astronotlar arasında geçen bir diyaloğa dair şöyle bir hikaye vardır: Bir gün eğitim esnasında astronotlar yaşlı bir Kızılderiliyle karşılaşır. Adam orada ne yaptıklarını sorar. Astronotlar kısa süre içinde Ay' a yapılacak bir araştırma seyahatinin parçası olduklarını söylerler. Yaşlı adam bunu duyunca bir an sessiz kalır, sonra astronotlardan kendisine bir iyilik yapmalarını ister. Astronotlar "Ne istiyorsunuz?" diye sorar. Yaşlı adam, "Kabilemdeki insanlar Ay' da kutsal ruhların yaşadığına inanır. Onlara halkımdan önemli bir mesaj iletmenizi isteyecektim" Astronotlar "Mesaj nedir?" diye sorar. Adam kendi dilinde bir şeyler mırıldanır, sonra da astronotlara bunu ezberleyene kadar tekrar etmelerini söyler. Astronotlar "Bu ne demek?" diye sorar. "Bunu size söyleyemem. Sadece bizim kabilemizle Ay ruhlarının bilebileceği bir sır," der. Üsse geri döndüklerinde astronotlar uzun uğraşlardan sonra yerel dili konuşabilen birini bulurlar ve ondan mesajı tercüme etmelerini isterler. Ezberledikleri şeyi söyleyince çevirmen kahkahalarla gülmeye başlar. Nihayet sakinleşince, astronotların o kadar dikkatle ezberlediği sözlerin, "Bu adamların size söylediği hiçbir şeye inanmayın. Topraklarınızı çalmaya geldiler," olduğunu söyler.
Sayfa 286Kitabı okudu
Reklam
Öldüğümde çok sevdiğim şu kitabın sayfalarını artık çeviremez olacağım, bu yüzden de ölmeden önce hepsini okumuş olmaya dair nafile bir umut besliyorum. Bir an ışık vurduğunda yüzeyin altındaki hazinelerin ve batıkların hayal meyal göründüğü şu dipsiz suyun derinliklerine bakamayacağım. Zira ben henüz tek sayfasını okumuşken kitabın aniden kapanacağı çoktan yazılmıştır. Yüzeyinde ışıklar oynaşırken, suyun sonsuza dek donmasına hükmedilmiştir; bense kıyıda öylece kalakalmaya mahkûmum.
Sayfa 15
"Ben bu işe nasıl girdim? Beni kaprislerinize nasıl alet ettiniz? Sizin uğrunuzda acı çeken ve sonsuza dek kalbinizde olacak bu adamı nasıl alet ettiniz? Ama ilk olarak hanımefendi, ben size uygun değilim, iltifat etmeyi pek beceremem, hanımların karşısında süslü cümleler kurmayı pek sevmem, kadınların peşinde koşmaktan hoşlanmam ve siz de biliyorsunuz, çok yakışıklı da sayılmam."
Sayfa 170Kitabı okudu