Açıkça görülmektedir ki kişilik sorunları, çoğu zaman insanın aldığı psikolojik yaralara, gerek içsel doğasının uğradığı saldırılara karşı bir başkaldırıdır…
Hazreti Ebu Bekir’e güzel bir söz söylendiğinde, “Allah’ım, kardeşlerime karşı bu güzel zanlarda beni mahcup etme,söylediklerinin gerçek olmasını nasip et.” dermiş…
Hepimiz görelim veya görmeyelim bir hikayenin içindeyiz.Görmediğimizde bunun bedeli ağır oluyor.Ezbere bir yaşam, otomatik ve makineleşmiş bir düzenek içinde buluyoruz kendimizi.
Toplumda kadın ve erkeğin birbirine yabancılaşması süregeldikçe, birbirilerini sahip olunacak nesneler olarak değerlendirme eğilimleri de kaçınılmaz bir sonuç olarak varlığını sürdürür.