Bir şehir ne kadar büyük ve renkliyse, suçunuzu ve günahınızı gizleyebileceğiniz o kadar çok köşesi, ne kadar kalablıksa, suçunuzla aralarına karışabileceğiniz o kadar insan var demektir. Şehirlerin zekâsı, barındırdığı alimlere, kütüphaneler, nakkaşlar, hattatlar ve medreselere değil, karanlık sokaklarında binlerce yılda sinsice işlenmiş cinayetlerin çokluğuyla ölçülmeli.