Ben de çocukluğumla birlikte kaybolmak istiyordum. İşin tuhaf yanı bu isteğimin hemen akabinde kayboluyordum da...Sadece şu kayboluşlar ne kadar çabalasa da şu anı yaşayan bana bir türlü ulaşmıyordu. Hep bir dem gerimde...
Tabii ki ağlamıyorum. Ben güçlüyüm! Hepsi bu koku yüzünden. Sadece, bu koku değdiği yeri yaşartıyor. Hepsi bu. Önce burnum, sonra gözlerim, boğazım, ciğerlerim, kalbim... Tüm iç organlarım o kadar yaşarıyor ki yosun tutuyor.
Bu insanlar nasıl oluyor da bütün yaşadıklarına rağmen böyle huzurlu kalabiliyorlar diye merak ediyorsan işte cevabı burada; yaşadığı acıları anlamlandırıp, kendi içlerinde sindirmişlerdir çünkü.
İnsan mutlu olur, üzülür, öfkelenir, bazen yetersiz hisseder, bazen bir gün batımını izlerken dünyanın geçiciliğini düşünür, içini bir hüzün kaplar. Bütün duygular insanlar içindir ve yaşanmalıdır.
Bilmediğini bilmek büyüklüktür
Bildiğini bilmemek eksiklik
Ancak eksiğini eksilten
Kurtulur eksiğinden
Kutlu kişinin eksiksizliği
Eksiğini eksiltmesindendir
Ondan eksiksizdir o
Biz, rastlantı ya da kaza diye bir şeyin olmadığına, ruhsal bir düzeyde yaratılmasına yardımcı olduğumuz sorunların ya da derslerin olduğuna inanırız.
Bu bizim yaşamımızdaki her şeyin sorumluluğunu üstlenmeye inandığımız anlamına gelir.