Bir ruh, ancak bir benzerini bulduğu zaman ve bize, bizim aklımıza,hesaplarımıza danışmaya lüzum bile görmeden,meydana çıkıyordu... Biz ancak o zaman sahiden yaşamaya -ruhumuzla yaşamaya- başlıyorduk.
Gökyüzünün başka rengi de varmış..! Geç farkettim taşın sert olduğunu. Su insanı boğar ateşte yakarmış! Her doğan günün bir dert olduğunu, bu yaşa gelince anladım...
Herkes gibiyim biraz bugün,
Ne şiir yazdım ne de seni düşündüm, Gökyüzü o kadar güzel gelmedi bugün, Ne kuşları gördüm ne de aynaya baktım bugün.
Kendim gibiyim biraz bugün,
İçimdeki kuşlar çırpınıyor uçabilmek için, Gözlerim arıyor gözlerini, ruhum bedenime ağır geliyor bugün...
Ahmet Arif'in hasretinden prangalar eskittiği, mektubunu ulaştırmak uğruna hamallık yaptığı Leyla Erbil,"Sevilmek nasıl bir his?" sorusuna "Bilmem, hiç sevilmedim ki." diyor. Hayat böyledir işte. Ne yaparsan yap yaranamazsın. Suladığın çiçek kurur gider bazen.