Dindar, iyi ahlaklı, namuslu, akıllı bir adam diyorlar; ama onlar benim gördüğümü görmüyor. Sekiz yıldır hayatımı nasıl mahvettiğini, içimde canlı olan her şeyi nasıl boğduğunu, benim aşka gereksinimi olan capcanlı bir kadın olduğumu bir kez bile düşünmediğini bilmiyorlar. Her adımda beni nasıl aşağıladığını ve yaptığı şeyden hoşnut olduğunu bilmiyorlar. Yaşadığım hayatı haklı çıkartmak için bütün gücümle çabalamadım mı? Onu sevmeye, kocamı sevmek olanaksız olunca oğlumu sevmeye çalışmadım mı? Ama zaman geçti, artık kendimi aldatmayacağımı, dipdiri bir kadın olduğumu, bunda benim suçumun olmadığını, Tanrı'nın beni böyle yarattığını, benim için sevmenin ve yaşamanın gerekli olduğunu anladım.
Anna aşkının, hırsının, kuşkusunun esiri oldu ve kendi sonunu kendisi hazırladı. Anna öldü ve acı bir şekilde unutuldu.
Anna KareninaLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Yayınları · 201939,3bin okunma
Tabiki bencillik olur sadece insanın doğasından bahsediyorum. İnsan doğası gereği hep önce kendini düşünür. Yaptığı, yapacağı her şeyde istemsiz de olsa önce kendi çıkarını gözetir. Çok basit düşünmek gerek bu konuda aslında ama tabiki dediğiniz gibi her açıdan değerlendirildiğinde yanılma payı illaki olacaktır.
Defalarca okumama rağmen hala ilk kez okuyormuş gibi heyacanlandığım ve her sayfası için sabırsızlandığım kitaplardan birisi. Her okuyuşta ilk kez okuyormuş hissi veren kitapların yeri çok başka.