ne var aranda günebakanlarla diye soruyor bana
dışarıdaki sapsari tarlayı gösteriyorum
güneşe tapınıyor günebakanlar
o geldiğinde uyanıyorlar yalnızca
ve gittiğinde güneş
yas tutar gibi eğiyorlar başlarını
çiçekleri canlandırıyor işte güneş
senin bana yaptığın da bu
-güneş ve onun çiçekleri
Ben seni severim sevmesine de toplum buna hazır değil
Nükleer denemeler Kyoto Sözleşmesi küresel ısınma falan
Belki sen çok küçüksün belki benim ruhum ölü Biraz Nietzsche biraz Kant kafan karışmış belki Parliament'i de bozdular tutunacak dalımız mı kaldı?
Pavyonda tanıdığım bilge bir pezevenk vardı! Kötü kitaplar okumak kötü yaşamak gibidir derdi İyi kitaplar okudum bir boka yaramadı
Ben seni severim aslında da düzenim bozulur diye korkuyorum
Durduk yere başımıza saçma sapan bir aşk çıkar
Sinemaya gitmeye ele ele tutuşmaya falan kalkarız
İşin yoksa çiçek al, saç tara, parfüm sık
Küsmesi, barışması, ayılması, bayılması Hatta eninde sonunda kaçınılmaz ayrılması Meyhanede tanıdığım gerzek bir filozof vardı! Güzel kadınlar insanın ömrünü uzatır derdi
Bir sürü güzel kadın girdi hayatıma
Hepsi ağzıma sıçtı
Ben seni severim belki de Rabbim buna hazır degil.
Her şeyin güzelini sever o ideal birliktelikler ister Seninle benim yan yana oturacagımız çekyata Ne ilahi adalet sigar ne de diyalektik
İçime çöreklenmiş sig bir sığır var benim.
Ben seni severim sevmesine de
İş çıkarmasana şimdi ne gerek var güzelim.