Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Zeyneb

Zeyneb
@Melal__
Özlediğim veya heves ettiğim dünya ile içinde bulunduğum dünya arasında, kabul etmek gerekir ki dünya kadar fark var.
Eğitimci
Almanya
64 okur puanı
Ekim 2017 tarihinde katıldı
312 syf.
·
Puan vermedi
Doğan Cüceloğlu'ndan çok faydalı bir kişisel gelişim kitabı. İletişimin önemi şu zamanda ne kadar gerilediğini farkediyor insan bu eseri okuyunca. O kadar çok iletişim bozukluğu var ki hayatımızda, kurduğumuz yavan ve kopan tüm ilişkiler iletişimsizliğin kurbanı oluyor genelde. Yani aslında yazık ediyoruz belki de birbirimize. Doğan Cüceloğlu
İnsan İnsana
İnsan İnsanaDoğan Cüceloğlu · Kronik Kitap · 20236,8bin okunma
Reklam
392 syf.
·
Puan vermedi
·
142 günde okudu
Tarık Tufan'ın bu değerli eseri film tadında bir roman yahut roman tadında bir film derinliğinde olmuş. Her insan kendi hikayesinde kaybolduğunu fakat bunun sebebi hep başkaları olduğunu fakat kendini yine birinde bulduğunu farklı hayatlar üzerinden çok akıcı bir dille anlatmış. Her bir karakter kendini aramış durmuş kayboldukları o geçmişinde. Yüzleştikleri her acı ile biraz daha rahatlamışlar. Ki insan, kaybolduğu zamana aittir. Hayatı boyunca o kayboluş üzerine yaşar. Bir yaradan dağılır tüm yaraları. Bulmak için kendini o yaraya ihtiyacı vardır. Kaybolduğu an ile yüzleşince, yeniden doğar. Çocukluğumuzda açılan yaralar, ömür boyu takip eder bizi. Hergün o acıda kayboluruz. Gençliğimizde yaptığımız hatalar, bizimle sürüklenir ta ki, onlarla tekrar karşılaşıncaya dek. Göz göze geldiğimiz an buluruz kaybettiğimiz benliğimizi. Acılar, özlemler, sitemler, gizli kalmış itiraflar hepsi bizimle büyür... Kalbimizle eşlik edebileceğimiz, aklımızla da tasdik edeceğimiz bir kaboluş/buluş hikayesi. Çok severek okudum. Favori karakterim ise Zurnacı Muzaffer. Kitabın kahramanı bana göre o. Julide ve İshak ile tekrar karşılaşmak sevindirdi ayırca beni. :) Tarık Tufan'ın tüm kitaplarını beğenerek, severek okuyan biri olarak bu eserin bende bambaşka yer aldığını söyleyebilirim. Kayboluşlarımın izini tuttum sayesinde belki de kim bilir.
Kaybolan
KaybolanTarık Tufan · Doğan Kitap Yayınları · 20203,123 okunma
160 syf.
·
Puan vermedi
İçinde bulunduğumuz zamanın içinden NASIL geçtiğimizi, değerlerimizin hızla değiştiğini gösteren ve teknolojinin doruk noktasında olduğumuzu güzel dille anlatan bir kitap. Kendimizle yüzleşiyoruz okuyunca. Sosyal Medya kullanan herkes okumalı zannımca. Müslüman olmak ayrı derin bir mevzu lakin insan olmak bu çağda ne ile ölçülüyor hatırlamak için okunmalı. En sevdiğim yeri kitabın: Ben kitabın sayfalarına notlar alarak, çizerek, hırpalayarak okumayı severim. Yıllar önce çizdiğim satırları, aldığım notları sonradan anlamlandırmaya çalışmak bazen canımı sıksa da düşünsel serüvenimi takip etme imkanı verir bana. Yani kağıdın üzerine dizilen harflerin büyüsünden, raflarda dizili kitap ciltlerine dokunmanın hazzından, üzerine çize çize, kenarına yaza yaza kitap okumaktan vazgeçmem mümkün değil.
Dijital Çağda Müslüman Kalmak
Dijital Çağda Müslüman KalmakNazife Şişman · İnsan Yayınları · 2021626 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
145 syf.
10/10 puan verdi
Nurettin Topçu en iyi düşünürlerden olduğu için her eseri ufuk açıcı mahiyetinde olduğu kanaatindeyim. Bilhassa bu eseri. Var olmanın ( olmamanın) hakikatını iliklerime kadar hissettim her satrını okudukça. Düşünme kapasitesi artıran kitapları çok seviyorum. Kesinlikle Nurettin Topçu bu hususta çok başarılı. Kısa kısa mefhumları derinlemesine açıklayan muazzam bir eser. Tefekkür ile okunması gerekiyor zira. "Yeryüzü günahkârların vatanıdır. Günahsız olanlar, dünyaya hiç gelmeyenlerdir.Rabb'in huzuruna aslında günahsızlıkla değil günahlarımızdan temizliğine temizliğine gidiyoruz. Fazilet, dünyaya günahsız gelip, buradan günahsız gitmek değil, günahlarından temizlenmesin bilmektir." dediği, aynı zamanda kitabın özeti olmuş zannımca.
Var Olmak
Var OlmakNurettin Topçu · Dergah Yayınları · 20183,903 okunma
319 syf.
·
Puan vermedi
Söze nereden başlayacağımı ciddi manada bilmiyorum. Şahsen (birçoğunuz gibi) ben de bir İstanbul aşığıyım. Manevi değerleri ile kalbimi harekete geçiren bu muazzam şehri anlatmaya kitabeler kâfi gelmez. İstanbul’a ilişkin birçok neşriyatı okuduğum halde, gittiğimde karış karış gezip seyrettiğim halde, bu müthiş eser İstanbul'u ilk defa geziyor, ilk defa tanıyor ve ilk defa hayran kalmışım hissi uyandırdı. Haluk Dursun, Evliya Çelebi'yı andıran bir üslub ve aşkı ile öyle bir anlatmış gibi bu mübarek şehri, okurken hem göze hem gönle hitap ettiriyor olması ayrı tad veriyor okuyucusuna. Size İstanbul'u herşeyi ile adeta gezidiriyor, bilgilendiriyor, maneviyatını aşılıyor, değerlerimizin ne denli kayba uğradığını uyandırıyor ve dahası şükrettiriyor. Haluk Dursun kadar İstanbul'u tanıyan bilen yoktur zannımca çünkü İstanbul’un mimarisini bu boyutta bu merakla araştıran, Camii'lerin süsü, erguvanların dokusu, lalelerin derin manasını, Osmanlı’nın bu şehre bağlılığı, tüm çeşmeleri bir bir bilip herbirinin muazzam tarihini, yapılma gayesini v.b nice değerlerini en detayına kadar bilen birini ben henüz ne gördüm ne de tanıdım. Bu kitap hem rehber hem de tanımak ve istanbul hakkında eksik bildiklerimizi tamamlamak adına birebir. Divan edebiyatı ile de misaller vermesi beni mest etti. İstanbul'u merak eden ve dahi etmeyen herkese naçizane tavsiyem olsun. Fethin sembolü, mânâsı, kalbgâhı Ayasofya'dır. Ayasofya kapalı kaldıkça kalbimiz çalışmıyor demektir. Sultan Fatih'in fetihten muradı; Ayasofya'yı camiye tahvil ederek, hilâli salibe galebe kılmaktır.
İstanbul'da Yaşama Sanatı
İstanbul'da Yaşama SanatıHaluk Dursun · Timaş Yayınları · 2009299 okunma
Reklam
200 syf.
10/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Kitabı bitirince bir boşlukta çivili kaldım adeta. Nasıl denir? Hayatım gözlerimin önünden film şeridi gibi gelip geçti... O Anadolu’nun bağrından kopup, yabancı damgası yiyip yerli işçiden daha çok çalışıp daha az maaş alanlardan biri de benim babamdı. “Heim”larda 8 kişilik odalarda kalan, bayram namazlarına gitmek için kilometrelerce camii arayan, o teyiplerinde türküler dinleyen, köydeki anama, anasına, babasına mektup yazıp fotoğrafını yollayıp, “bu cansız hayalimi duvara asın” diyerek unutmamayı tenbihleyen de benim babam.. Yıllarca ağır işçi olarak çalışan, o işte belini sakatlayıp, bir günde çıkışını verip, acımayan “meister” lerine, yıllar sonra “beni harcadılar “ diye durgunlaşan da benim babam.. Arbeitsamt ( İş yardım kurumundan) yardım almayı gururuna yediremeyip kendi işini kuran onurlu babam. Ve “Biz” o Getto! sokaklarında büyüyen, ırkçılığı her köşede hisseden, türk mahallelerinde oynayan yabancı çocuklar. Peşimize köpeklerini salan Naziler! Okulda sayım yapılınca adımız geçtiğinde “kafalara bakın burada mı değil mi anlarız” diyen ırkçı alman öğretmenleri.. ... Ve şimdi Almanya’da türklerin başarısı, azmi, eğitimleri ile doktor, öğretmen, avukat v.b daha nice başarılara imza atan gençlerimiz ile dolu. Ekonomiye büyük katkı sağlayan iş adamları, esnaflar. Kısaca, bize muhtaç bir Almanya..
11. Peron
11. PeronGökhan Duman · Vadi Yayınları · 2018363 okunma
296 syf.
·
Puan vermedi
Hiç şüphesiz Osmanlı Sarayı’nın son muntazam harem hayatının yaşandığı devir Abdülhamit Han Hazretlerinin devridir. Hayatları hep bir Allah rızası, İman aşkı ile ilerlediği hepimizce aşikar. İnceliklerle dolu olan Harem Hayatına da (hususî hayat) gıpta etmemek elde değil. Allah onlardan razı ve memnun olsun...
Sultan İkinci Abdülhamid Han’ın Aile Hayatı
Sultan İkinci Abdülhamid Han’ın Aile HayatıÖmer Faruk Yılmaz · Hamidiye Kitaplığı · 2015144 okunma
112 syf.
·
Puan vermedi
Pek ilgi alanım değildir aşk romanları. Bu kitabın ama birçok yerini işaretleyip, not yazdım içine. Belki de edebiyata fazla meyilli olduğum içindir. İmkansız aşkın sesini, hasretini, acısını duymak, hissetmek isteyen, Galata ve Kız Kule'sinin aşkını okuyabilir. :)
Kız Kulesi'nden Galata'ya Mektuplar
Kız Kulesi'nden Galata'ya MektuplarEda Tezcan · İz Yayıncılık · 2015166 okunma
480 syf.
10/10 puan verdi
Ölüm pahasına Peygamberin kabrini terk etmeyen bir Paşa. Yüreği iman sevgisiyle dolu bir Paşa. Nam-ı Diğer Çöl Kaplanı Fahrettin Paşa. Okurken de şöyle bir şey geçti içimden; Eğer tarih öğretmeni olsaydım bütün öğrencilerime bu kitabı ödev olarak verirdim...
Fahreddin Paşa'nın Medine Müdafaası
Fahreddin Paşa'nın Medine MüdafaasıFeridun Kandemir · Yağmur Yayınları · 2021370 okunma
146 syf.
·
Puan vermedi
Aytunç Altındal'ın batıdaki sekülerleşme hareketlerini bilinen ünlü isimlerin okültizm, ezoterizm, gizli örgütler vb. ile olan ilişkileri bağlamında ele aldığı kitabı. Kitaba konu edilen kişiler arasında isaac newton, baruch spinoza, daniel defoe, antoine lavoisier gibi isimler var. Biraz ağır bir dili var ama merak uyandırdığı için bilhassa batının ortaçağ karanlığında olup bitene, okutturuyor yine de kendini.
Bir Türk Casusunun Mektupları
Bir Türk Casusunun MektuplarıAytunç Altındal · Alfa Yayıncılık · 2014160 okunma
Reklam
200 syf.
·
Puan vermedi
Kitap bir zencinin biyografisidir,yazar köleliğin kaldırılması sırasında zencilerin yaşadıkları dramı gözler önüne seriyor.Hayattaki ilerlemesini ve ilerlemesini borçlu olduğu prensiplerini anlatıyor.Kitabın bir yerinde oldukça ilginç bir tespit var diyor ki ; “beyaz adama göre medenileşmiş olmanız için onun gibi giyinmeli ve onun gibi yaşamalısınız.Aksi taktirde o sizi kabul etmeyecektir. Zahmette rahmet vardır,sözünün adeta açıklaması bu kitap.
Kölelikten Kurtuluş
Kölelikten KurtuluşBooker T. Washington · Timaş Yayınları · 199756 okunma
256 syf.
·
Puan vermedi
Sultan İkinci Abdülhamid Han, belki de hakkında en çok konuşulan ve yazılan Osmanlı hükümdarı.. Bu çalışma 34. Osmanlı Hakan’ın şahsiyeti ya da hayatından çok, onun adeta 30 küsur yıl boyunca devletin kalbi haline getirdiği Yıldız Sarayı’nı ve de tahttan indirildiği 31 Mart Vakası’nın ardından gerçekleşen şuursuz yağmayı konu ediniyor. Sayısız evrak, kıymetli eşyalar, şimdi hangi müzeyi süslediğini bilmediğimiz mücevherler, hatıra diye saklanan silahlar, paha biçilemez kitaplar vs... Bütün bu listenin ortaya konuluşudaki asıl maksat, çapul edilen bu maddî ve manevi ziynetlerin değerini takdir değil, “tasfiye fiilinin” ardında yatan zihniyete mercek tutmaktan ibaret. Yıldız Sarayının tasfiyesi meselelerinin o zamanın birinci elden kaynaklarıyla anlatan bir eser olması önemli. İlgilisine naçizane tavsiyemiz olsun..
Son Yıldız Düşerken
Son Yıldız DüşerkenMurat Candemir · Hamidiye Kitaplığı · 201681 okunma
224 syf.
10/10 puan verdi
Başta Rasûlullah efendimiz olmak üzere Allah dostların ve evliyalarin yaşantıları bizim yolumuzu çizmekte. Ve bu vesile ile Cennetin yolunun Allah yolunda hizmet etmiş zatlar sayesinde bulduğumuz aşikâr. Esas ismi Ahmed bin Ali olan İbn-i Hacer-i Askalânî Hazretleri, Hicrî 773 ( Mîlâdî 1373) de Mısır'da doğdu. Fıkıh, usûl-i fıkıh, arap dili ve edebiyatı, tefsir, lügat ve tarihî ilimler okudu. İlmin her dalında büyük bir mevkiye ulaşmış olup uzun süre tefsir okumuştur. En ileri olduğu dallardan biri de fıkıhtır. Sadece bu konuda 30 kadar eseri vardır. Bütün eserleri 150'den fazladır. İlme kendini adamış böyle bir zatın eserinin tercümesidir bu kitap. Madde madde öğütlerden oluşan bu eser her maddeden sonra şiir eklentisi ile daha bir hoş hâle gelmiş. Arapça bilenler için arapça metni de tercümeye ilave edilmiş.
Cennet Yolunun İşaretleri
Cennet Yolunun İşaretleriAli Eren · Kitap Kalbi Yayıncılık · 201735 okunma
465 syf.
10/10 puan verdi
İslam Tarihi'nin en önemli olaylarından birini aydınlatmak için yazılan bu eser, ana kaynakların kaydettiği tarihi gerçeklere dayanarak Hz. Osman'in şehit edilişini, Ilk Yahudi dönmelerinin kurdukları gizli ve yıkıcı cemiyet ile bu cemiyetin Müslümanlar arasında çıkardığı fitneleri, Islam Tarihi'nde yaşayan ilk iktidar mücadelelerini ve bundan dolayi Hz. Ali ile Hz. Ayse ve Hz. Muaviye arasında vuku bulan olayları, edebi bir üslupla konu etmektedir. . . Kuran okuyordu bir ara susuzluğun verdiği yorgunluğun verdiği tesirle uzaklara daldı kuran okurken… Diz üstü oturmuş kuran okurken başı öne eğildi uykuya dalmıştı birden bire … uykudayken rüyasında önünde bir koridor o koridorlar açılıyordu onu tutanlar götürüyorlardı burdan burdan diyorlardı… Sonra o koridorlardan geçti orda bir ışık kümesi gördü orada birileri oturuyordu yaklaşınca birden ne görsün… Allah’ın resulu oradaydı bir yanında hz Ebu Bekir öteki yanında hz Ömer vardı Allah’n resuluyla karşı karşıya kalmıştı Allah resulu bakıyor gülümsüyordu Osman geldin mi ? Geldim ya resul Allah Seni susuz mu bıraktılar ? Beni susuz bıraktılar ya resul Allah Seni haps mi ettiler ? Beni haps ettiler Seni mescide indirtmiyorlarmı ? Beni mescide indirmiyorlar Naile geldi ve ne oldu Osman dedi Demin resulAllahı gördüm beni çağırıyordu ben gitmek üzereyim demekki !
Kanlı Gömlek
Kanlı GömlekÖmer Rıza Doğrul · Kaknüs Yayınları · 2018376 okunma
248 syf.
·
Puan vermedi
Hasan Ali Toptaş’ın okuduğum ikinci kitabı. Hediye olarak aldığım için değeri okumadan zaten paha biçilemezdi. :) Pek roman okumayan biri olarak ilk etapta dikkatimi çeken su gibi anlatımı oldu yazarın. Çok güzel bir Türkçe ile yazılmış. Hiç sıkılmadım. Şahsen kendimden çok şeyler bulduğum için kitapta, beğendim. Alıp götürdü beni uzaklara; babama. Türk insanımızın baba - oğul ilişkisini de hiç eksiksiz ele almış konu içersinde. Yahut bir annenin direnişi ve korkusu çok güzel hissetirilmiş. Kitabın ortasında dahi anlaşılıyor sonu lakin yinede bu kırmıyor okuma şevkinizi. O sonu illa okumak geliyor içten, inanmak uğruna belkide. Babanızdan yana bir yaranız var ise, kitabı okurken ister istemez duygulanacak ve korka korka okuyacaksınız; korka korka okudum ve zamana yaydığım nadir kitaplardan birtanesi. Kulaklarımda kitapta söz edilen ve okurken dinlediğim türküler; yol boyu kişneyen dolu dizgin bir at, konuşan dipdiri doğanın fısıltıları... Naçizane tavsiyemdir.. .
Kuşlar Yasına Gider
Kuşlar Yasına GiderHasan Ali Toptaş · Everest Yayınları · 201919,7bin okunma
352 syf.
·
Puan vermedi
Hz. Meryem'in doğumundan başlayarak Hz. İsa'nın dünyaya gelmesine,büyüyüp yetişmesine kadar her şey romanın bütün incelikleri ile okuyucusuna sunulmuş. Kuran ve hadislerle delillendirilmesi çok güzel olmuş, hem öğretici hem şiirsel anlatımı sayesinde insan kitabı okurken sıkılmıyor. Bilakis daha da okuyası geliyor. Şahsen çok etkilendim. Sibel Eraslan ilk defa okudum ve beğendim. Naçizane ilgilisine tavsiyemiz olsun..
Siret-i Meryem
Siret-i MeryemSibel Eraslan · Timaş Yayınları · 20121,186 okunma
Reklam
92 syf.
·
Puan vermedi
Kısa cümlelerden sayfalarca yazılar edindim zihnimde okurken. En çokta “Delice” anlatımını sevdim. Kitaptan bir alıntı paylaştığımda “bu intihara meyilli şahıs” da kim diye sormuştu taktir ettiğim bir kişi. Aslında çokta haksız değildi, meyilli den ziyade ölümle içiçe yaşayan diyelim.
Kambur
KamburŞule Gürbüz · İletişim Yayıncılık · 20196,1bin okunma
200 syf.
·
Puan vermedi
Osmanlı Devleti Kanuni devrinde adaletiyle, idaresiyle, iktisadi faaliyetleriyle, ilim, kültür, san'at faaliyetleriyle bütün dünyaya örnek olmuştur. Kanuni rahat döşeğinde ölümü hazmedememiş, Hakkın emanetini harp meydanında teslim etmek istemiş ve öyle de olmuştur. Son "Sefer-i Hümayun'da" ordu Zigetvar kalesi önlerindeyken top, tüfek sesleri, kılıç şakırtıları arasında teslim-i ruh etmiştir. Vefatının akabinde de kale fethedilmiştir. . Yılmaz Öztun, Kanuni Sultan Süleyman’ın devlet adamlığından, adaletinden askeri dehasına kadar gayet akıcı bir şekilde anlatmış...
Kanuni Sultan Süleyman
Kanuni Sultan SüleymanYılmaz Öztuna · Babıali Kültür Yayıncılığı · 200696 okunma
164 syf.
8/10 puan verdi
Yurtdışında okuyup yurduna geri dönen, güçlü karakterli genç, İstanbul’un ve aslında Türkiye’nin o günden bugüne olan değişiminin panoramasını çiziyor. Memleket meselelerine kafa yoran bir güzel insan. Baya sevdim Ömer Faruk’u. :) Kafa zehir ama gel görelim ki hemfikir olan insanı yok çünkü insanların para için her şeyi yaptıkları, para için eski benlerinden koptuklarını v.b gördükçe huzursuzluğu “Tıklayan Bacağı” vicdanının sesi oluveriyor. Hasbihâl eder gibi okuyup huzursuz ettiği tüm meselelerin içinde hissediyorsunuz kendinizi. Velhasıl; Tıklayan bir bacağımız olup olmadığını sorgulayan bir kitap... Naçizane meraklısına tavsiyemdir. En beğendiğim noktası kitabın. -Ee sen neler yapıyorsun? Hâlâ aynı fikirde misin? Hiç duraksamadan: -Evet. Hâlâ zenginlerin servetinden fakirlerin hakkını nasıl alabiliriz, bunun formülünü arıyorum.
Huzursuz Bacak
Huzursuz BacakMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 20113,097 okunma