Bir çok kişi kitabı okurken duygudan duyguya sürüklendiğini söylüyor ama ben kitap boyunca öfkeden başka bir şey hissetmedim.
Yine de her kitaptan öğrendiğim bir şey var, ve bu kitapla distopik hikayelerden artık hiç keyif almadığımı keşfetmiş oldum.
İnsan neden negatif duygular hissetmekten keyif alır ki?
Maalesef tanıdık oldukları için. Neyse psikolojiye girmeyeceğim. Ama ben de eskiden bu tür kitapları, filmleri, üzücü şarkıları filan severdim.
Bunları sevmeyi ne zaman bıraktığımı hatırlamıyorum ama yaşam enerjimi ne kadar da düşürdüklerini ancak anlayabiliyorum.
Tabiki herkes kendi psikodinamisine göre yorumlar kitapları, bunlar da benim naçizane fikirlerim.
Sanırım müthiş yorumları gördükten sonra beklentim yükseldiği için hayal kırıklığına uğradım.
Başladığım kitabı yarım bırakmayı sevmediğim için okumaya devam ettim. Akıcı olduğu için 2 günde bitirdim. Basit bir dili olmasına rağmen, kitabın yorumlarında da hep söylendiği gibi evet kitabı okumuyor, yaşıyorsunuz.
Ama ben hep kötü hissettim, baş karakterden nefret ettim, kitabın sonlarına doğru bu baş karaktere acımam üzülmem gerekiyordu ama ben aptal buldum, yani hep öfke duydum bu adama. Bir türlü ölmeyişine sinirlendim. Geberip gitse de ailesindeki masum insanlar da kurtulsa bu baş belası heriften..!
Bazı yerlerde gözümden yaş süzüldü, sonra buna da sinirlendim çünkü bu hayali herifin bana bile bir zararı var gibi hissettim.
Yani kitabı gerçekten yaşadım, ama hepsi negatif deneyimlerdi.