Birey bilişsel çarpıtma yoluyla durumları öyle yanlış algılar ki, şemayı onaylayan bilgi vurgulanarak güçlenir; şemayla çelişen bilgi küçümsenerek inkâr edilir.
Birey davranışsal olarak öz yıkıcı örüntülerle ve bilinçsizce şemayı tetikleyen ve devam ettiren ilişki ve durum seçimleri yapma ve bunların içinde kalma ile meşgulken, şemayı iyileştirme olasılığı olan ilişkilerden kaçınır.
Şema terapinin ilk amacı, psikolojik farkındalıktır. Terapist, hastanın şemaları saptamasına ve onlarla ilgili çocukluk anıları, duyguları, bedensel duyumsamaları, bilişleri ve başa çıkma biçimlerinin farkında olmasına yardım eder.
Çocuğa sağ elini mi yoksa sol elini mi çizmek istediğini ve ayrıca kendisinin mi yoksa terapistin mi bunu yapmasını isteyeceği sorulur. "Harika! Daha şimdiden burada iki karar verdin," gibi bir yorum çocuğun sorunları ele alabilecek kapasitesi olduğunu fark etmesine yardım eder ve hatta bu, gün boyunca tekrar tekrar yapılır. Kayda değer bir ego inşası ve güvenceye ihtiyaç duyan çocuklar için küçük başarılar üzerine yapılan doğrudan yorumlar çoğu kez faydalı olur.
İnsan ruhunu bir hücre gibi düşünürseniz üç temel ihtiyacı vardır: Sevgi, saygı ve güven. Yani bu hücre (kişi) bu değerleri yeterince alıp verebiliyorsa "hayatından çok mutludur" diyebiliyoruz.
Erken Dönem Uyum Bozucu Şema tetiklendiğinde birey, duygu ve bedensel duyu yağmuruna tutulur. Birey kaynak anıya bu deneyimi bilinçli bir şekilde bağlayabilir ya da bağlayamaz (Burada, terapistin bir diğer rolü; hastanın çocukluk anılarına ait duygusal ve bedensel duyumsamalarını bağlamasına yardım etmektir).