Kitabın birinci bölümünden “ Kalp Cilâlayanlar” başlığının son paragrafında “Sûfîler Anadolulu ressamlardır. Bunların Ezberlenecek kitapları yoktur, Fakat gönül aynalarını cilalımışlar, hırstan, cimrilikten ve kinden arındırmışlardır. Böylece kalplerine hadsiz hesapsız görüntüler akseder. Aynaları kiralamak lazımdır ki hakikatler ortaya yansısın ve hakikatler ile aradaki perdeyi kaldırmak gerekir.” Başlıktan da anlaşılacağı üzere.. Cilâlamak .. Her şekilde kendimizi cilâlamak.. Önce kalplerimizi.. Etkileyici bir bölüm .. İkinci bölümünde ise “Merhametli Kalp” başlığında bizler merhamet kelimesini “acımak, esirgemek,korumak,affetmek, bağışlamak, iyilik, ihsan, “ olarak biliriz elbette ama bunlar dışında da “kalp inceliği” demektir.. Çoğumuz biliriz ama bu inceliği gösteren bilenlerin çoğundan azdır.. “Çağımızda insanlık merhamet eksikliğinin sınavını veriyor. Özellikle Müslüman dünyada insanlar birbirlerine merhamet gösterme konusunda bu hastalığı tedaviye mecburdur. Merhamet yalnızca yoksunlar ve mazlumlara yardım edip destek olmak demek değildir; Merhamet, Kötülüğe yönelenlere Acıyıp onların kötülük yapmalarını engellemeye ben çalışmaktır.” paragrafı ne kadar çok şey anlatıyor aslında.. beni de en çok bu iki başlık etkiledi.. Topu topu üç dört sayfa ama hayatımızın tüm sayfaları aslında..