Evet , bu kitap benim bir hayalimi gercekleştirdi herzaman için istegim olan bir gün boyunca kapanıp ortalama bir kalınlıkdaki kitabı aynı gün ara vermeden okumak isterdim ilk kez bunu başardım bugun . Kitap başlarda çok yaratıcı geldi belki yarısına kadar bu inanılmaz bir kitap diye söylene söylene okudum karakterler mükemmel anlatılmış .Ama 100 dayfafan sonra kitap oldukça karışıktı çünkü tüm karakterlerin 2. 3 . kocası, sevgilisi vardı buda beynimi allak bullak etti.
Buket Uzuner en sevdiğim yazar olmasına rağmen bu denli kişileri karıştırmasına ve sonuna çok kızdım , sonunda tüm karakterler aynı yola çıkıyor sanırım ilkkez bi sonu tam anlamıyla kavrayamadım yada birgünde okuduğum için beyin hücrelerim birbir yedi kendini son beklemeyin kitapdan çünkü son yok anlaşılmıyor . Kitapda ailesi ve sevdiklerin tarafından terkedilen ve artık sadece terkeden Nilsu ve , Annesi intihar etmiş farklı çoçuk olan Teomanın ayrı ayrı hayatlarını anlatıyor sonundada bunlar tanışıyor ve evleniyor ve çoçuklarının adını Su koyuyorlar Su Su Su Su Su .......tamam bu sonu ben buldum çünkü anlam veremedim sonuna kızdımda Yazara en azından bir açıklama yap beynim yandı belki kafamı toparladıkdan sonra soy ağacı cizip sonunu tekrar okurum...?? (ölmeden önce yapmam gerekenler listesine yazıyorum bunu) :)
Duyun ve bir darağacı olarak bilmeyin beni! Eğer Beşparmak dağları’nın ardındaki düzlükte kuru bir dalım kalmışsa , artık ben bir gürgen dalıyım ... Kitabı kitapcıda yeni kazandığım bir arkadaş sayesinde oludum Hasan Ali Toptaş’ın ilk kez bir kitabını okuyorum ve hem dilindeki sadelik hemde güzel seçilen sözcükler beni büyüledi . Yazarın diğer kitaplarını okumaya devam ederim sanırım . Novellaya gelicek olursak , Bir gürgen ağacının yürek yakan sonunu anlatıyor . Beşparmak dağlarının arkasındaki gencecik bir ağacı ne yazıkki Darağacına dönüştürülen bir agacı anlatıyor en büyük korkusu yakılmak olan bir agacın , odun olmaya bile yalvartırılabileceği durumu anlatıyor . Hüzünlü bir novalla tavsiye ederim ....
